Pera~SevemezsinMerhabalarr efendim!
Haliniz hatrınız nasıl? Umarım iyisinizdir.
Şu sıralar biraz yoğun olduğum için sık bölüm atamıyorum, kısa bir süre de böyle devam edecek sanırsam.
Ama merak etmeyin, en yakın zamanda devam ediyor bu sıcak hikaye.
Siz sadece keyifle okumaya bakın ve gülümseyin.
İyi seyirler...
Aman, iyi okumalar ♥️
***
Kendimi çok boş hissediyordum şu sıralar. Bomboş.
Sanki tüm yaşanmışlıklar belli belirsiz birer hâyâlden ibaretti.
Sanki tüm arkadaşlarım, ailem, tanıdıklarım, herkes sahteydi de beni bırakıp gidecekti.
Sanki şu koskoca dünyada yapayalnızmışım gibi hissediyorum.
Biliyorum, saçmaydı. Kim olsa bunun saçma olduğunu düşünürdü. Sonuçta bir sürü arkadaşım vardı. Etrafımda beni seven birçok insan vardı. Ama ben yine de yalnız hissediyordum işte.
Yapayalnız.
Uyanmama rağmen uzun süredir yatağımda uzanmış hayatımı gözlerimin önünden geçiriyorsun yavaş yavaş. Siyah kareler Aras'ı -pardon Özgür'ü- gördüğüm ilk yere geldiğinde bir an görüntü bulanıklaşıp kayboldu.
Yanağımda minik bi ıslaklık fark edince hızla doğruldum ve hemen karşımdaki aynaya baktım.
Ne zamandan beri ağlıyordum?
Usulca yataktan atlayarak odadan çıktım ve banyoya girdim. Sıcak bir duş aldım, sonra yeniden odama girdim.
Aşağı kattan annem "Kahvaltı hazır! Hadi uyan artık kızım." Diye bağırdığında kendi kendime gülümseyerek üstümü giyindim ve saçımı kurutup aşağı indim.
"Günaydın anneciğim." Annem gülümseyerek kafasını salladı. "Günaydın kızım, hadi geç otur. "
Yavaşça masaya doğru ilerledim ve babamın karşısına oturdum. Annem ve babam makine mühendisiydi ve birlikte çalışıyorlardı. Daha doğrusu bir şirketimiz vardı diyebilirim.
Kahvaltımızı yaparken her zamanki rutinlerimiz gerçekleşiyordu. Annem ve babam sohbet ederken abim ve benim didişmelerimiz, sonra annemlerin bizim didiştiğimizi görünce kızmaları, sonra annemin babama "Ay Gökhan görüyor musun? Hep böyleler eşek kadar oldular hâlâ kavga edip duruyorlar." Temalı sitemleri. Abim ve benim homurdanmamız, babamın "Annenizi üzmeyin." Demesi ve kapanış.
Her zamanki şeylerdi işte.
Kahvaltıdan sonra telefonumu elime alarak oturma odasındaki koltuklardan birine oturdum. Gözlerim takvime takıldığında derin bir iç çektim.
31 Aralık 2016
Ne kadar geçiyordu zaman, resmen su gibiydi. Göz açıp kapayana kadar her şey bitiyordu. Cidden, çok kısaydı hayat.
Gelen bildirim sesiyle bizimkilerin açmış olduğu whatsapp gurubuna girip her zamanki yeni yıla girmeden önce yaptığımız şeyler konulu mesajları okudum.
2016 Finished Beybi
Tuna: Abur cuburlar hazır değil mi? Bu sefer markete ben gidemem söyleyeyim. Kaan gitsin,anca boş boş oturuyor.
![](https://img.wattpad.com/cover/112556631-288-k721906.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deniz Kızılı
Teen FictionÇünkü senin gözyaşların denizlere hükmediyor kızıl. Biliyor musun? Benim kalbim de bir deniz. Gülsen de ağlasan da uslanmaz fırtınaların hükmettiği mavilere sahibim. *** Gün geçtikçe, nefes almak daha da zorlaşıyor. Sanki biri kalbimi söküp almak is...