Düğün günü gelmişti... Tüm Asgard bu düğünü bekliyordu, o gün kimse işe gitmemiş çünkü tatil ilan edilmiş ve herkes düğüne çağırılmıştı. Tabii en yakınlarından biri olarak, babasının düğününde bulunması gerektiğini bilen Hel de oradaydı.
Hel, bu devasa ve kendininkine oranla fazla parlak olan saraya ikinci kez geliyordu. İlkini bile hatırlamıyordu, üstünden o kadar çok sene geçmişti ki... Muhtemelen babasının Signy ile olan evliliğine katılmak için gelmişti. Zaten düğünler ya da kendini ilgilendiren çok önemli olaylar haricinde pek davet edilmezdi. Çünkü karanlık ruhunun yaydığı enerjiyi kimse dört gözle beklemiyordu. Loki, babası, hariç...
''Kızım! Seni burada görmek ne büyük şeref!'' Loki sevinçle kızına sarıldı ve kızının, neredeyse kendininkinden daha siyah olan saçlarını okşadı.
''Sen görüşmeyeli epey değişmişsin...'' kız babasına biraz kibir biraz tiksinti ile bakıyordu. Loki'nin en korkunç hallerine tanıklık etmiş bu genç kız, babasını bu kadar neşeli ve mutlu görmeye alışık değildi. Haliyle bu tavırları çok yapışkan ve mide bulandırıcı geliyordu ona.
''Gençleşmişim değil mi? Onu kastettin?'' diyerek tek kaşını havaya kaldırdı.
''Hayır... Nasıl desem bilemedim ama...'' Hel konuyu değiştirmek için gelinlik içindeki kızı göstererek ''Wow! Yeni cici annemin benden genç olacağı kimin aklına gelirdi? Dur bir dakika, zaten bir önceki de öyleydi!'' laf sokuşturmalarının ardından babasının kulağına eğilip ''Sanırım birileri çıtırlardan hoşlanıyor.'' diye fısıldadı ve kıkır kıkır gülmeye başladı. Kız bunlara biraz bozulmuştu ve ilk tanışmadan böyle kaba bir tepki beklememişti. Loki sinirlenmiş gibiydi ama sevdiği kadının önünde bir baba kız kavgasına mahal vermemek için sadece tek bir cümleyle yetindi: ''En azından ben hoşlandıklarımla evleniyorum.''
Hel'in sinir olmuş yüz ifadesinden de anlaşılacağı üzere evlenmeden, sadece gönül eğlendirerek yaşaması babasının pek hoşuna gitmiyordu. Gelinlik içindeki kız şaşkınca bir Loki'ye bir Hel'e bakmıştı, atışmaları biter bitmez de söze girmişti.
''Sana bir anne olamam elbette, zaten öyle bir amacım da yok. Beni 'cici anne' gibi değil de bir arkadaş gibi göremez misin?'' kız kibarca elini uzattı ve Hel'in de uzatmasını bekledi ama bunu beklemek yanlıştı. Hel kollarını göğsünde kavuşturup ''Tabii ki annem olamazsın! Ayrıca ben buraya sadece senin görünüşünü merak ettiğimden geldim. Size mutluluklar dileyip törende en önden alkış tutacak değilim. Hem ayrıca, öyle ahım şahım bir güzelliğin de yokmuş. Hayal kırıklığına uğradım doğrusu, onca yolu boşuna tepmişim.'' diyerek alaycı bir ifadeyle gülümsedi ve tiksinen bakışlarını hemen babasına yöneltti. ''Neyse ben artık gideyim. Zaten görünen o ki kehanet çoktan gerçekleşmiş.'' dedi ve Loki'ye acıyan bir ifade ile baktı.
''Ne demek bu şimdi küçük hanım?'' Loki kızının arkasından seslendi.
Hel parmağını şıklatıp da kaybolmadan hemen önce ''Daha iyi biri olmuşsun baba.'' dedi.
Hel kaybolduktan sonra kız sinirle Loki'ye döndü. ''Bu da neyin nesiydi? Neden böyle garip çocukların olduğunu daha önce söylemedin?''
''Hala vazgeçmen için geç değil, biliyorsun.'' diyerek sırıttı Loki.
''Hayır, bu sefer komik değildi. Neyse, onu bir daha görmem umarım.'' kız sinir, stresten ağrıyan başını ovuşturarak oradan ayrıldı ve Loki de yanından geçip giden garsonun tepsisinden bir içki alıp ''Daha iyi biri olmuşmuşum!'' diye söylene söylene başka bir tarafa doğru yürüdü.
*****
Saat gece yarısını vurduğunda konuklar yerini almış, kız ve Loki de Odin'in önünde yere diz çökmüşlerdi. Düğün törenlerini de Odin kıyıyordu elbette. Frigga ufak bir konuşma yapmıştı ve ardından sıra Odin'e gelmişti.
''Saygıdeğer konuklar ve sevgili ailem... Bugün burada çok özel bir an için toplanmış bulunmaktayız. Bu güzel günde bizleri yalnız bırakmayan herkese çok teşekkürler.'' kısa alkıştan sonra Odin devam etti. ''Bildiğiniz gibi, oğlum Loki... Hani şu iki kez evlenip ayrılan ama hala daha-'' kraliçe Frigga'nın dürtmesiyle kendini toparlayarak devam etti kral. ''Yani şey... Oğlum Loki... Bir kez daha hayatını sevdiği bir kadınla birleştirme kararı aldı ve bu sefer ciddi olduğunu düşünüyoruz.'' bu cümlesinin ardından salondaki herkesten kahkaha sesleri yükselmişti.
Loki 'Sen ne diyorsun yahu?' der gibi başını kaldırıp babasına bakınca adam kendini ikinci kez toparladı. ''Öhöm, öhöm... Ben... Tanrıların tanrısı, kralların kralı ve 9 diyarın hakimi olan Odin, Loki'nin bu isteğini yerine getirerek onları karı koca ilan ediyorum!''
Kız ve Loki alkışlar eşliğinde yerden kalktılar ve önce Odin önünde ellerini kalbinin olduğu tarafa yumruk yapıp koyarak eğildiler sonra da Frigga'nın önünde saygı gösterisinde bulundular. Ardından Loki, kızın elini tutarak güller eşliğinde altın sarısı işlemelerle donatılmış yolu yürüyerek halkın arasından geçti ve bir yandan da halkı selamlayıverdi. Onları izleyen Thor'un dudağında buruk ama bir yandan da onların bu haline sevinçle bakan bir gülümseme vardı. İçinden ''Lütfen o kızı üzme kardeşim.'' diye geçirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asgard'ın Kurtuluşu (Loki Fanfiction)
Fanfiction9 Diyardan ve tanrıların varlığından habersiz bir kız bir gün kendini çok farklı bir yerde, tanrıların arasında, bulsa ne olurdu? Gerçek kimliğini öğrenince hayatı nasıl değişebilirdi? Asgard'ı kim kurtarabilirdi? Loki'yi kim kurtarabilirdi?