-
-
-
"nereden bileceği-"
"e o zaman neden Eric dedin?!"
"ay bir dinlesen keşke Finn"
"ha ben dinlemiyorum yani?"
Tövbe.mal bu çocuk.
"niye trip atıyorsun?"
"atmıyorum,söyle hadi"
"Josh söyledi,Josh!"
"a öyle mi? tamam"
yürürken beni kendine çekti ve kolunu omzuma attı
"ya bir şey söyleyeyim mi?"
söyle gülüw
"söyle canım"
"seni çok seviyorum olm ben"
"aa"
"evet aa"
evleneq mi finn
yanağına öpücük kondurdum.
ah şirin şey seni
gülümsedi
Finn
yanağımı öptü
evleneq mi kayla
pis şirin şey seni
-
-
son ders bitince çıktık.
"hadi biraz gezmeye gidelim,anneme söyledim ben"
"olur, nereye gidelim?"
"burada bir sürü mağaza olan bir yer var hadi oraya gidelim,cadde gibi bir yer işte.sonra parka gideriz"
aslında ona kaykay öğretmeyi planlıyordum.
-
-
-
"şurada bir kaykaycı var gidip bakalım mı?"
"hadi bakalım nasıl bir yermiş?"
kaykaycıya girdik ve ben Jake'in yanına gidip
"kaykayım burada değil mi?"
"evet kanka al" dedi ve verdi
"seçtiğim kaykayı da ver hadi"
onu da verdi ve Kayla'nın yanına gittim
"hey aşkım bak!"
hemen baktı ve
"ne oldu?" dedi
"bu kaykay nasıl?"
"oha lan güzelmiş,sana baya yakışır bence bunu almalısın"
dedi
YES BE
YES YES FUCK THE WORLD NASIL BİLŞYORUM AMA NE SEVECEĞİNİ
aldım ve 2 kaykayla çıktık
"niye elinde iki kaykay var"
"çünkü bunu sana aldım"
gözlerini kocaman yaptı
bu haliyle baya komşkti
"nE?"
"sana aldım öğreticem"
"ya sen mükemmel misin? pis şapşik harika falan mısın?"
"galiba öleyim"
-
-
"Finn sana yetişemiyorum ama"
Kayla isyanlardaydı.
ona nasıl yapılacağını gösterdim
"bak böyle yapacaksın"
sonra yaptı ve hızlı hızlı sürmeye başladık
derken arkamdan 'AĞH' diye bir ses geldi
"Kayla! KAYLA!"
yere düşmüştü ve kolu yamuk gözüküyordu
"kolum,KoLum kOPTU"
"shit"
-
-
-
-
