Kardeşim

210 35 12
                                    


Selamün aleyküm..

"Gönül taşla kırılmaz dedi derviş , ya ses tonuyla kırılır ya da söz tonuyla..."

İyi okumalar 💗💗

"Çiçek kim ?" Dedi bir anda . Kafamı çevirdim ona doğru .

Gözlerimin içine baktı . O da bana dönüktü. Helalimdi artık ama bi yabancı gibiydi . Bunun sebebi onu çok tanımamamdı.

İlk defa bir erkeğin gözlerine uzun uzun baktım .

Babam ve abilerimle zaten bir araya gelmezdik pek. Bakmazdım öyle gözlerine falanda .

Bir anda gözlerimi çektim ve önüme döndüm .

"Az önce gömdüğünüz Sevda'nın kızı ." Dedim.

Ona bir şey anlatmamıştım . Çünkü zaten kızgındı bana . Gerçi hala kızgın.

Ama dünküne nazaran daha sakindi .
Geç kalmadan anlatmalıyım diye düşünüyorum . Belkide şimdi sırası değil . Bilmiyorum.

Ellerimi başımın arasına aldım ve dirseklerimi masaya dayadım.

"Neden sende başka akrabası yok mu da bu kızı sana bıraktı ?"dedi.

Sevda'nın yazdığı mektup..
Orada yazanları anlatacak gücüm yoktu. Ondan mektubu vermeye karar verdim. Yani en iyisi bu olur herhalde..
Acaba nerede ?
Çantamı karıştırdım . Buldum ve ona uzattım .

"Çiçek benim için asla bir sorun değil . Sadece başına bir şey gelmesinden ya da bir şey olmasından korkuyorum.
Sevda'nın da akrabası değilim bu arada.

Bunu şimdi okuma . Sevdanın bana yazdığı mektup . Daha sonra oku . O zaman anlarsın ne demek istediğimi ."

Teyzemlerin geldiğini o da fark edince elimdeki kağıdı aldı .
Sandalyesine astığı yağmurluğunun iç cebine attı . Sinirli değil sakindi bu sefer , dinledi ilk defa beni..

Önüne döndü ve çayını yudumlamaya devam etti. Teyzemlerde karşımdaki yerini aldı .

Daha sonra yemeklerimiz geldi . Az da olsa sohbet ettik . Benim için söylemiş olduğumuz çorbadan bir iki kaşık alsam da pek yemedim .

Ardından plastik bir kaba koymalarını söyledim . Herkes yemeğini bitirince kalktık.

Zorba bizi bi AVM ' ye götürdü . Teyzemin istediği bir mağazaya girdik .

Kız çocukları için burda çok fazla çeşit vardı ve hepsi çok güzeldi .

Pantolon, t-shirt , iç çamaşırı, çorap vs. Her türlü şeyi aldık . Ayakkabı hariç .
Teyzemler mağazadan Çiçek'i de alıp çıktılar . Ben ayakkabı bakıyordum hala .

Birkaç tane beğendim ama karsız kaldım ve düşünüyorum derken arkamdan gelen ayak sesleriyle arkama döndüm .

" Şey .. ben pek anlamam ama bu güzel . Alalım mı?" Evet bunu söyleyen zorbaydı .

Eli ensesinde bana bakıyordu . Bense açılmış olan ağzımı kapadım ve elindekine baktım .

Bu pembe , üzerinde kelebek olan bir bandanaydı. Görür görmez gözlerim dolmuştu.

" Küçükken babam da bunun aynısından bi bandana almıştı bana .

Saçlarımı tarayıp kendi takmıştı .
İlk ve son hediyesi oldu .
Sonra saçlarımı da taramadı."

Bu babamın beni unutmadan önceki son hatıraydı aklımdaki .
Beni kaybetmişti, belkide hatırlamak istemedi. Bı daha öyle hiç şevkat ve güzel bir şekilde bakmadı .

İmtihan'ımWhere stories live. Discover now