6. Bölüm

559 40 4
                                    


Kurt Larsen, yenilgisinin acısını aşçıbaşından çıkarmaya çalıştı. Ortalığı toplamaya başlayan aşçıbaşının üstüne atılarak:

"Böyle pis ve sökük gömleklerle dolaşma diye sana kaç kez söyledim!" diye bağırdı. "Ocağın üstündeki yağı da temizlemedin değil mi? Sana iyi bir ceza vermenin sırası geldi.!"

Bembeyaz kesilen aşçıbaşı çareyi kaçmakta buldu. Kaptan da arkasından koştu. Güvertede bir kovalamaca başlamıştı şimdi. Diğer tayfalar da kovalamaya katılınca aşçıbaşı seren direğine tırmanmaya başladı. Tayfalar da onu izlediler. Aşçıbaşı tekmelerle kendini savunmak istediyse de başaramadı. Yakalayıp kaptanın karşısına getirdiler. Onun işareti üzerine tayfalar aşçıyı iple bağlamaya başladılar. Zavallıya deniz banyosu yaptıracaklarını anladım.

Thomas'ın bağlanması bitince denize daldırıp çıkarmaya koyuldular. Her dalışta su yutan aşçıbaşı çok acı çekiyordu. Birden Smoke'un:

"Köpekbalığı geliyor!" diye bağırdığı duyuldu.

Tayfaların yanına koştum. Thomas'ın elli metre arkasında siyah bir çizgi vardı, bulunduğumuz tarafa geliyordu. Güvertedekiler bağırıp çağırmaya başladılar. Aşçı da telaşlanmıştı, ama elinden bir şey gelmiyordu. Thomas'ı Hayalet'in bordasına kadar çektiler. Fakat geç kalmışlardı. Aşçıbaşı acı bir feryat kopardı. Güverte kan içinde kalmıştı. Canavar balık, Thomas'ın ayak bileğini koparıp yemişti.

Bayan Brewster yanımda duruyor, gözlerini iri iri açarak olup biteni izliyordu. Böyle bir şeyi ilk kez gördüğüne emindim. Birden Thomas yattığı yerden fırladı ve Kaptan Kurt Larsen'in bacağını ısırıverdi. Kaptan, aşçıbaşının kulağının arkasını sıkarak bacağını kurtardı. Kadıncağız kendini zor tutuyordu. Neredeyse düşüp bayılacaktı. Nefretle Kaptan'a baktı.

Kadını kamarasına götürdüm. Kaptan yukardan:

"Bay Van Weyden!" diye bağırdı. "Çabuk sargı bezi getir buraya!"

Bayan Brewster yalvaran bakışlarını üstüme dikti. İnleyerek:

"Lütfen... Gidin... Gidin de o zavallıya yardım edin." dedi.

Güverteye gidince bir de baktım ki, aşçıbaşıyla ilgilenen yok. Herkes köpekbalığının yakalanmasıyla ilgileniyor. Sargı bezleriyle akan kanı dindirmeye çalıştım. O sırada köpekbalığı yakalanıp güverteye çekilmişti. Kaptan, suçlu olarak kendini değil, köpekbalığını görüyordu. Köpekbalığının kuyruğu parçalandıktan sonra tekrar denize atıldı."Suçlu" cezalandırılmış, herkesin gönlü rahat etmişti...

***

Bayan Brewster, güvertede bana doğru geldi. Daha önce iki denizcinin bile bile ölüme terkedildiğini duyduğunu, belki bu sabahki olayı kaza olarak kabul edebileceğini, ama diğerini önlemeye çalışmadığım için beni suçlu bulduğunu belirtti. "Buna nasıl izin verdiniz?" diye sordu.

"İzin vermek mi? Buna, engel olamamak desek daha doğru olacak." dedim.

"Peki öyle olsun." dedi. "Olaya engel olmak için çaba sarfettiniz mi?"

"Bayan Brewster..." diye söze başladım. "Karadaki değer yargılarıyla bu gemidekiler hiç de birbirine uymaz. Önce ben de sizin gibi düşünüyordum. Ama buradaki kavramları görünce değişmek zorunda kaldım."

Bana inanmayan bakışlarla baktığını görünce öfkeyle:

"Yani sızce ne yapmam doğru olurdu?" diye bağırdım. "Bir baltayla kaptanı öldürmem mi gerekiyordu?"

Deniz KurduHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin