ep'1 - home

1.4K 96 21
                                    

bölüm isimleri şarkı isimlerinden oluşuyor.

"dynasty"

♦♦♦

Peggy Carter görevlere çıkarken cebimde taşıdığım küçük not defterimde göz gezdirmeyi severdi.

Bazen defterin içinden seçtiğim birkaç cümleyi ona okurdum, bazen ise bizi dinlemiyormuş gibi yapan arkadaşlarıma...

Peggy her zaman sanatçı ruhumun her şekilde dışarıya fışkırdığını dile getirirdi. Bir savaşçı ruhunda sıkışmış bir sanatçı.

O zamanlar gülüp geçiyordum, şimdi ise yorulduğum gecelerde yazdıklarımın hepsini tek arkadaşıma, sırdaşıma okuyordum.

Buna minnettardım. Ruhsuz denilerek suçlanan bu kadın, benim gibi imkansız bir aşka tutulmuştu ve beni anlıyordu. Bazı geceler onun kısık ama etkili sesinden, yazdığım birkaç mısrayı dinlerken uyuyakalıyor, bazı geceler gülüp şakalaşıyorduk.

"Natasha?"

Onun uyuması ihtimaline karşın fısıldadığımda ince ve soğuk parmakları alnıma dökülen saçları sıraya geri soktu. Dizinde yattığımdan dik çenesi ve dolgun dudaklarına bakıyordum.

"Seninle bir göreve daha çıkmalıyız."

Natasha kıkırdadığında kalemi açıp kapayarak o sinir bozucu sesin tüm çatıda yayılmasına neden oluyordum.

"Üzgünüm Steven."

Alnıma değen soğuk dudaklar beni üzsede gülümseyerek elimi Natasha'nın eline kenetledim.

"En azından yanımda olacaksın."

Natasha aramızdaki bu anlaşmayı bildiğinden sırtını tekrar duvara yaslayıp saçlarımla oynama işine geri döndü. Uykulu sesi bana bilmediğim, hatta kendisininde doğru dürüst bilmediği,  bir rus ninnisine başladığında gülümsedim.

Onu isteme şeklim mükemmeldi. En küçük ayrıntısına kadar onu istiyordum. Ona sahip olamayacağımın farkındaydım. Sessizdim, yorgundum, belki biraz da kırık.

"Steven gelecek misin?"

Bakışlarım üssün devasa kapısına kaydığında derince nefes aldım. Tüm ekibin biraraya gelip kutlama yapacağı o odada olmak bile istemiyordum.

"Yanındayım."

Natasha'ya gülümsediğimde koluma girip beni çekiştirdi. Yüzümüze yayılan sahte gülümseme ile odaya girdiğimizde herkes kendi arasında konuşuyordu.

Natasha beni hafifçe dürttüğünde ikimizde aynı yöne hayal kırıklığıyla bakıyorduk. Tony kucağında tuttuğu Nathaniel Pietro'yla oyun oynarken, Clint tek kolunu karısına sarmış şekilde Pepper ile konuşuyordu.

"Gidelim."

Kulağına doğru fısıldadığımda Natasha duruşunu dikleştirdi ve kolumdan çıkıp önden ilerledi.

Natasha oyunculuk için tasarlanmış bir casustu, bende ondan öğrenen bir ajandım. İkimizde mükemmel derecede acılarımızı kapatıyorduk.

"Selam çifte kumrular ve sıkıcı çift."

Tony sırıtarak bize döndüğünde hepsine gülümseyerek göz gezdirdim. Natasha Tony'e Pietro yüzünden yarım bir sarılma verirken hemen sonrasında kollarını sıkıca Clint'in bedenine sarmıştı. İki yakın arkadaş ayrıldığında bende herkesi selamlamıştım.

"Görevden geldiğiniz için memnunuz."

Pepper'ın yüzüne dönüp bakma gayreti bile göstermezken Natasha kısa bir cevapla geçiştirmişti.

"Kucağına almak ister misin?"

Gözlerimi kırpıştırarak Tony'e baktığımda Pietro'yu bana uzatıyordu. Gülümseyerek kucağıma aldığımda Pietro ellerini sakallarıma daldırmıştı.

"Büyükbaba Steve'i sevdin mi, ufaklık?"

Gülümseyerek Pietro'nun başına öpücük bıraktığımda Pietro bana şaşkınca bakıp geğirmişti. Herkes kahkahalara boğulurken bebeği annesine verip adımlarımı beni bunaltan kalabalığın dışına çektim.

Natasha kadar profesyonel olmadığımdan taklit yapmak beni çok çabuk yoruyordu. Kendimi devasa odama attığımda batan güneş odamı kızıla boyamıştı. Bakışlarım duvarlarda gezindikten sonra üstümdeki ceketi masanın üzerine bırakıp yatağıma ilerledim.

"Yorgun musun?"

Duraksadığımda geri dönüp sesin sahibine bakmak istemiyordum.

"Yatmadan önce listeyi şuraya bırakıyorum, baş sağdıç."

Yatağıma oturduğumda gözlerim çoktan dolmuştu, başımı ellerimin arasına aldığımda bana kararsızca bir adım atmıştı.

"İyi misin Steven?"

Başımı olumlu anlamda salladığımda gülerek yanıma yaklaştı.

"Berbat bir oyuncusun."

O an ne  kadar iyi bir oyuncu olduğumu göstermek için dudaklarına yapışmak ve onu delice sevdiğimi söylemek istemedim ama tek yaptığım gittikçe boğuklaşan sesimle onu başımdan savmak olmuştu.

"Başım ağrıyor sadece. Yatacağım."

Tony sessizce odadan ayrıldığında gözlerimi kapayarak kendimi geriye bıraktım. Bu gece Natasha yanıma gelmeyecekti muhtemelen. O yüzden tek başıma kalmıştım.

Gece uzundu, tıpkı masanın üzerinde ki liste gibi...

black ¤ stony ✅Where stories live. Discover now