~28~

2.5K 182 122
                                    

"YOK YA BUNLAR İNSAN OLMAZ!"
Jin oppanın -hatta omma demeliyim- bağırmasıyla bakışlarımı bizimkilere çevirdim.

Ne mi oluyordu? Jin Omma yemek yapmıştı övgü bekliyordu ama diğerleri hayvan gibi yiyordu.

Ellerimi yıkayıp masaya oturdum.

"Nodon normol orgonlor gobo bor hoyotom yok?! (Neden normal ergenler gibi bir hayatım yok?)"

Ağzı dolu bir şekilde konuşan Jungkook'a kınayan bakışlar atıp cevap verdi Joon oppa.

"Çünkü biz normal değiliz."

Herkes onaylayan sesler çıkardı.

"Hyung ne anormalliğimi gördün ki?"

Jimin içtiği meyve suyunu ağzından püskürtmemek için kafasını yana eğdi.

"Pardon Jungkook?" Dedi Hoseok.

Jin omma bize boş gözlerle baktı.
"NE? Joon'un tabağından köfte kaçırıyordum konuyu kaçırdım."

"Jungkook, ne anormalliğimi gördünüz ki deyip dolanıyorsun da lisenin ilk yıllarında her önüne gelene bulaşıp, okul çıkışında bizi peşinde sürükleyen sendin." Dedi Taehyung.

"Ve Jin Hyungun yemekleri kaçırmaya çalışan da sendin. Kim Jin hyungun yemeklerine dokunabilir?" Dedi Hoseok. 

"İngilizce ödevimin fotokopisini çektirip hocaya ben yaptım diye yutturan da sendin. Halbuki o son sınıf konusuydu." Dedi Jimin.

"TAMAM TAMAM! HEM KONU BURAYA NEREDEN GELDİ?" diye çıkıştı Jungkook.

Young-Ra ile gülmemek için dudaklarımızı birbirine bastırdık.

"Özürlü bir nesil yetişiyor." Dedi Yoongi Jungkook'u gösterip.

"Ne tesadüf bende Jimin'e her baktığımda aynısını düşünüyorum Hyung." Dedi Jungkook.

Ve tam olarak savaş böyle başladı.

***

Aradaki savaş bitmişti ve herkes usluca oturuyordu.

Yoongi aniden ayaklanınca hepimiz ona döndük.

"KALKIN! SEHUN'UN YARDIMA İHTİYACI VARMIŞ, DEPOYA SALDIRI DÜZENLEMİŞLER."

Hepsi birden ayaklanınca Young-Ra ile öylece kalmıştık.

Birkaç dakika içinde hepsini hazırlanmış bir halde gördüm. Kapıya doğru ilerlerken peşlerinden gittim ama Yoongi beni durdurmuştu.

"Kyung-Rim bu sefer gelemezsin."

"Ne demek gelemem?"

"Bu tehlikeli, seni tehlikeye atamam."

"Ama Yoongi-"

"Aması yok lütfen işleri zorlaştırma sevgilim."

Kafamı salladım. Alnıma öpücük kondurdugunda iç sesim hiç güzel şeyler söylemiyordu.

Birden Jungkook'un sesini duyduk.

"O ne lan?"

Yoongi ile dış kapıya ilerledik.

"Jongin bu ne kardeşim?" Dedi Hoseok.

"Sehun minibüs yolladı."

Joon oppa elini alnına vurdu.

Jungkook volta atıp minibüsü işaret etti.

"Çocuk minibüs yollamış lan!"

"Abi siz ne yapıyorsunuz anasını satayım?" Dedi Jimin.

Life Swap//Min YOONGİWhere stories live. Discover now