babam çıplak yatıyoy

3.9K 357 139
                                    

"Chanhyun bugün tabletini akvaryuma attı." Baekhyun gündüz çok kızmış olmasına rağmen unuttuğu şeyi şimdi kocasına söylüyordu.

Oğlunun akvaryum fantezisini bilen Chanyeol üzerinde durmadı, küçük olan yapabilse Chanyeol'le Baekhyun'u da o akvaryumun içine atardı.

"Chanyeol?" Kocasının kollarından sıyrılıp yüzünü ona döndü. Birlikte sarmaş dolaş televizyon izliyorlardı fakat Baekhyun tablet meselesine bir dönüt beklemişti.

Chanyeol izlediği şeyden epey keyif alıyorken, Baekhyun'u neredeyse duyup da algılamayacak kadar kendini kaptırmıştı. Hâlâ televizyona bakıyordu ve kendisine bakan eşini fark etmiyordu. Sonrasında ekrandaki bir sahneye tebessüm ettiğinde Baekhyun duraksadı. Gözleri Chanyeol'ün kusursuz yüz hatlarında ve hatrı sayılır gülümsemesiyle yüzünü süslemiş gamzesinde gezindi. Kocasının güzelliğine bakakaldığı saniyelerde, Chanyeol de üzerinde hissettiği güçlü hissiyatları olan bakışlarla ona döndü.

Gözlerinin birbirine değdiği birkaç saniyenin ardından Chanyeol bu sefer eşine gülümseyerek elinin birini onun pürüzsüz beyaz tenini sevmek için kullandı. Hemen sonra yeniden televizyona dönmüştü, aklı oradaydı bir kere.

"Chanyeol?"

Bedenine sokulan Baekhyun'a kollarını dolarken, ısrarla gözünü ekrandan çekmeden konuştu. "Söyle bebeğim."

Baekhyun televizyon izledikleri zaman oturdukları gibi oturmuyordu, sırtı Chanyeol'ün göğsünde değildi, aksine gövdeleri birbirine değiyordu ve o neredeyse eşinin kucağındayken, onun yüzüne epey yakından bakıyordu.

Chanyeol'ün ısrarla televizyon izleyişine sessiz bir iç çekerek onun saçlarıyla oynamaya başladı. Hafif kıvrımlı tutamları ince parmaklarına dolayarak yer değiştiriyor, yumuşak her tutamla sevgiyle ilgileniyordu.

"Chanhyun uyuyor." Belki bir şeyler yapmalıyız demek istiyordu.

Fakat Chanyeol dalgınlıkla onayladı. "Uyuyor bebeğim."

Bu kadardı. Baekhyun daha fazla çabalamayacaktı. Chanyeol'ün yüzüne boş bakışlar atarak ellerini onun saçlarından çekti ve doğrulmak adına kıpırdandı. Tam da o anlarda Chanyeol'ün ilgisi eşine çekilmişti. Onun üzerinden kalkmak adına hamle yapan bedenini ve aşağı düşmüş bakışlarını fark etti. Sarıp sarmalandığı sıcaklık nereye kaçıyordu?

Baekhyun'un bedenini kavrayarak onu daha çok üzerine çekti. Bir anda güçlü kollarla sarmalanan Baekhyun, şaşkınlıkla kocasına bakmıştı. Chanyeol hafifçe gülümseyerek onun yüzüne sokuldu, belirli noktalara dudaklarını bastırırken fısıldamıştı.

"Nereye kaçıyorsun sen?"

Baekhyun zaten cilveli saatlerindeydi. Sıcak tenine dudaklarını bastıran eşine uysallıkla sokuldu. "Benimle ilgilenmiyorsun diye uyuyacaktım."

Chanyeol tam olarak fark ettiği şeyle gülmüştü.

"Üzgünüm, dalıyorum biliyorsun." Son öpücüğünü de Baekhyun'un dudaklarının üzerindeki bene bırakıp geri çekildi. Eşinin güzel yüzünde geziniyordu bakışları, ilgiyle, sevgiyle.

Baekhyun çok güzeldi, Chanyeol şimdi çok fazla enerjik hissediyordu.

Kıpırdanarak Baekhyun'u kucakladı ve uzandıkları koltuktan doğrulmak adına hamle yaparken, memnuniyetle vücuduna dolanmış bedenin boynuna dudaklarını sürttü. "Odamıza gidelim."

Baekhyun kıkırdamıştı. "Ne yapacağız?"

Chanyeol eşinin keyfi yerinde haline ve oyuncu sorusuna sırıtarak yürümeye koyuldu. "Oyun oynarız."

♤♡♤

"ÇAMYUYUM ACIKTI BEKYUYUM!"

Chanhyun elindeki tencere kapağı ve metal bir kaşıkla, ebeveynlerinin odasında sağa sola paytak adımlar atıyordu. Onun tencereye kaşıkla vurarak ses çıkartmayı ve böylelikle bir sabah uyanışını zehir etmeyi nereden öğrendiğini ise kimse bilmiyordu.

Chanyeol ağlamaklı bir halde, mecbur hissettiği uyku adına başını yastığının altına sokmuştu. Baekhyun ise uyanmıştı ama henüz yataktan kalkacak kadar ayılmamıştı. Dün gece ikisi de epey yorulmuş, yeterince de geç uyumuşlardı. Ne olurdu biraz daha uyuyabilselerdi?

"BEK-YU-YUM!"

Chanhyun ebeveynlerinin yatağına yaklaşarak onlarda göz gezdirdi. Hâlâ ikisi de uyuyor gibiydi. Elindeki kaşığı tencere kapağına yeniden vurmaya başlayarak Baekhyun'un burnunun dibine kadar sokuldu.

Yakından gelen korkunç sese daha fazla tahammül edemeyen Chanyeol, yüzündeki yastığı fırlatarak hızla doğruldu. Bakışları minik bebeğini bulur bulmaz acı çeker hali yumuşamıştı.

Chanhyun açık mavi zıbınıyla, sabah sabah dağılmış ipeksi saçlarıyla, her daim pembe yanak ve dudaklarıyla peri gibi duruyordu. Henüz bebek olan bir peri.

"Bebeğim." Uykulu gözlerini doğrudan minik perisine dikti. "Beni öperek uyandır neden bunu yapıyorsun? Sonra başım ağrır bak, hasta olurum."

Chanhyun Chanyeol'ün söylediklerini dikkatle düşünürken onu izliyordu. Bir an için onun başını ağrıtmaktan ve hasta olmasına sebep olmaktan çok korkarak, ilgiyle elindekileri bırakacak olsa da, sonra fark ettiği detayla Baekhyun'a yaklaşmıştı.

"BEKYUYUM BABAM YİNE ÇIPLAK YATIYOY!"

Baekhyun ikili arasındaki konuşmaları dinliyorken, oğlunun hızla kurduğu cümleye güldü. Gözlerini hafifçe aralayarak, dudaklarının ucuna kadar sokulmuş oğlunu izledi. "Günaydın meleğim."

Chanhyun'un gözü hâlâ Chanyeol'deydi. Baekhyun'un ona kızmadığını fark ettiğinde, elindeki metalleri bırakıp Baekhyun'un kolunu çekiştirdi. Sonra kulağına yaklaşıp sessizce fısıldamıştı.

"Babam çıplak yatıyoy."

Honey! ♤ChanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin