Voldemort'un Kızı

Kardeş?

"Yani, sadece 10 yaşından sonraki hayatını hatırlıyorsun? Başka birşey yok?"

"Hayır"

"Hafızasını silmiş olmalılar..." diye fısıldadı Katie ama o da emin değildi.

"Sadece, birkaç şey hatırlıyorum..."

"Adın neydi?"

"Ivary"

"Bak Ivary, senin gerçek bir Potter olduğundan bile emin değiliz ama kehanetteki pottersan sana ihtiyacımız var"

"Bana inanın ki o olduğumdan eminim"

"Nasıl.. nasıl emin olabiliyorsun? Hatırlamadığını söyledin"

Ivary konuşmadı, sadece halıya bakmakla yetindi. Hatırladığı tek şey ona bakılıp söylenen birkaç sözdü, bu ne gibi bir işe yarardı ki? Sadece adının Ivary Potter olduğunu biliyordu, bunun dışında önemli birşey bilseydi herhalde söyleyecekti. Önemli olan hatırladığı değil, onları uyarmasıydı. Onları kendine karşı uyarması.

"Pekala, bu yalancı sahtekarı daha ne kadar dinleyeceğiz?" dedi Moody. O da 30 dakikadır onaylamayan bir biçimde onları dinliyordu.

"Ben yalancı sahtekar deği-"

"Peki, değilsin ama gerçeği söylemeni istiyorum"

"Gerçeği söylüyorum!"

O sırada hızla kapı açılınca bakışlar kapıya döndü, Fudge ve arkasında Dumbledore hızla içeri girdi.

"O bir potter" dedi Dumbledore sandalyeye oturup.

"Ne?!"

"Buna inanmayacaksınız ama... o bir potter"

"N-nasıl?! Annemle babamın bizden başka çocuğu yoktu"

"Zaten o onların çocuğu değil!" diye atladı Fudge "Lily'nin büyük babası"

"NE?!" diye bağırdı 3 potter.

"Voldemort geçmişe gidip bir hortkuluk yapmış olmalı, böylece bulunması daha zor olacaktı ama birşeyler ters gitmiş belli ki"

"Nasıl yani ters gitmiş?"

"Yanlışlıkla, onunla beraber gelmiş olmalı ve bu yüzden de hafızasını sildi"

"Yani... o" kızıl saçlı oğlanı işaret etti "benim büyük büyük büyük babam?" kendisini işaret etti.

"Evet galiba büyük büyük büyük baban oluyorum"

"Bu cidden... garip ama... bunu, bunu nasıl?"

"Voldemort'un günlüğünün konuşabildiğini öğrendiğimizde sormaya karar verdik ve gelecekte geçmişten birini hortkuluk yapacağını öğrendik. Seherbazlarla çoğumu bulduk, bir tek Rovena Ravenclaw'ın diademi ve Nagini kaldı"

"O iş benim!" diye bağırdı Katie "Onu kolayca tuzağa düşürebilirim"

"Diademi de ben bulabilirim, galiba... galiba nerede saklandığını biliyorum"

"Bir saniye? Şu hortkuluk nedir ve ben geçmişten mi geldim?"

"Oh hayır" dedi Moody "Sen.. sen dışarı çıksan iyi olur"

"N- ne?" diyecek oldu Ivary ama kapı yüzüne kapatılınca sesi duyulamadı.

"Ivary! Onu ne yapacağız! Öleceğini, daha doğrusu yok olacağını bilmesi gerek!"

"Peki, bunun başka yolu yok mu?"

"Hayır, Ivary Potter ölmek zorunda"

"Bir saniye, eğer o ölecekse... annem?!" diye çıkıştı Katie. Bir süre sonra Dumbledore yavaşça başını aşağı-yukarı sallayınca göz yaşlarına boğuldu.

"Ne yazık ki hepimizin sonu olabilir" (spolier?)