Basketbol Aşkına...

3(Yeni Hayat)

TALİA

Selam canlarım. Biliyorum şu bir ayda neler yaşadığımı merak ediyorsunuz. Bende sizlere anlatmak için can atıyorum tabi ki de haklı olarak.

Öncelikle Ulaş'ın evime bırakmasıyla birlikte Ender'in kardeşi Sanem'i aramıştım bile.

Evime gelmesini istediğimde bir saat sonra gelmişti. Tabi ki de olanları açık seçik anlatmıştım. Ayıbı onun abisi yapmıştı ben değil. Öncelikle şaşırmış, daha sonrasında ise ağabeyine sayıp söverken çalan kapım ile birbirimize bakakalmıştık. Gelenin elbette ki kim olduğunu tahmin ediyorduk. Eee hadi ama sizde tahmin ettiniz bile.

Ender.

Kapımın pervazına dayanmış bir halde buldum kapıyı açınca. Arkamda duran Sanem'i görünce her ne kadar şaşırmış olsa da bozuntuya vermeyerek içeriye girmek istedi. Tabi ki de böyle bir şeye izin vermediğim için kapıda derdini anlatmaya çalışsa da dinlemedim. Ben öğrenmem gereken şeyleri o kızdan öğrenmiştim zaten.

En sonunda bizden olmayacağını, gitmesini istediğimi söylediğimde her ne kadar çirkinleşmeye başlasa da en sonunda ablası ile eniştesi alıp götürmüştü. Sanem benimle kalmak istemişti ve sanırım bu durum bizim arkadaşlığımızın da önüne geçememiş olmuştu böylelikle.

Ertesi gün Sanem ile çarşıya çıkmış, ilk iş olarak da hattımı değiştirmiştim.

Ve bir hafta sonra da İzmir'e uçmuştuk. Sanem'e her ne kadar ailenizde sıkıntı çıkar benimle gelme desem bile "Zaten sıkıntı çıkacağı kadar çıktı. Kimse ağabeyim ile konuşmuyor. Tüm aile seni haklı buluyor."diyince kabul etmiştim. Açıkçası Ender ve ailesinde yaşanan durumlar artık beni germiyordu.

Ve dün İstanbul'a geri dönmüştük. Bir ay dururuz derken iki haftalık bir tatil yapmak zorunda kalmıştık çünkü iş başvurularımdan geri dönüşü beklediğimden erken almıştım.

Hastanelerden önce ikinci seçenek olan basketbol takımı fizyoterapistliği için spor tesislerine gidiyorduk şimdi. Tabi ki de Sanem yine beni yalnız bırakmıyordu.

"Heyecanlı mısın kızım?"

"Sorma Sanem. Hani biraz daha zorlasa kalbim bedenimden firar edip gidecek."

"Ay Allah Korusun. Deme kız şöyle şeyler."

"Tamam, tamam."diyerek güldüm haline. Taksicinin tuhaf bakışları bizden yola dönerken Sanem ciddi yüz ifadesi ile bana döndü.

"Talia."

"Efendim canım."

"Benim sana bir şey söylemem lazım."

"Söyle güzelim."

"Abim ve Işık. Evleniyorlar."

"Ne?"

"Işık hamileymiş. Dört haftalık."

"Desene ben onları basmadan önce işi pişirmişler."demem ile şaşkınca bana baktı.

"Sen?"

"Sanem sende biliyorsun ki ağabeyin ile bizimkisi öyle büyük bir ölüyorum aşkından tarzında değildi. Ne benim ne de Ender'in açısından benim görüşüm. Sadece aldatılıyor olmak her kadın için berbat bir durum ve tabi bunu yirmi dört yaşında yaşamak daha berbat bir durum. Bana sadece onlara mutluluklar dilemek düşer."

"Özür dilerim kuzum. Haklısın. Zaten biliyorsun ben bu yaz sonu Amerika'ya yüksek lisans için gidecektim. Ağabeyim de Londra'da yaşayacakmış. Orada ortak olduğumuz şirketlerde." Sanem Şirket Yönetimi hakkında yüksek lisans için Amerika'ya gidecekti.