~3~

259 12 6
                                    

Gözlerim yavaşça aralandığında görüşüm bulanıktı. Önce tam karşımda duran katile ve ardından da içinde bulunduğumuz boş ve metruk binada etrafıma bakındım. En son arabadayken annemin bulunduğu beyaz jipi farkettiğimde bilincimin yavaşça kaybolduğunu hatırlayabiliyordum. Şimdi ise bir sandalyeye bağlanmış bir şekilde kendime gelmiştim.

"Annem... annem nerede?"

Sesimden çeneme kadar her hücrem titriyordu.

"Bir önemi var mı? Birazdan öleceksin." dedi bana bakmadan ciddi ve soğukkanlı bir ifadeyle. Ölüm kelimesini sanki bu bir oyunmuş ve birden fazla can hakkımız varmış gibi rahatlıkla kullanabiliyordu.

"Yemin ederim kimseye söylemem. Lütfen beni öldürme." dedim gözlerimden yağmur gibi ardı ardına süzülen yaşlara engel olamazken. Hala elimin bağlı olduğu iplerden sanki mümkünmüş gibi kurtulmaya çalışıyordum.

"Bunu, o küçük burnunu işlerime sokmadan önce düşünecektin."

Dejavu yaşadığımı hissettiğimde anlam veremeyerek kaşlarım çatıldı.

"Ben... ben bu anı rüyamda görmüştüm." dedim hayretle.

"Öyle mi?" dedi sesimdeki hayreti taklit ederek ve belindeki silahı çıkardı.

"E-evet." dedim hala üzerimden atamadığım şaşkınlıkla. "Sen yine aynı şeyi söylemiştin ve bende.."

"Nasıl bitiyordu?" dedi sözümü keserek. "Rüyan."

Bana inanmadığını ve dalga geçtiğini anlamak pek zor değildi.

Rüyamın nasıl bittiğini hatırladığımda boğazım düğümlendi ve yutkundum. Artık ağlamıyordum. Tıpkı rüyamda olduğu gibi kabullenmiştim sanki ölümü. Çünkü onunla ilk göz göze geldiğim andan beri içime oturan bir histi bu, kaçınılmaz bir sondu.

"Dur yada söyleme. Spoiler sevmem." Elindeki silahı bana doğru uzattı. "Kendim izleyip öğrenmeyi tercih ederim."

Gözlerimi sımsıkı kapatıp nefesimi tuttum.

"Ölmeden önce son bir isteğin var mı?"

Sorduğu soru ile gözlerimi yeniden açtım.

Tıpkı gördüğüm rüyadaki gibi ne istediğimi sormuştu bana. Rüyamda beni öldürmemesini istemiştim ondan. O da bu isteğimi kabul etmişti fakat bu sonucu değiştirmemişti.

Bu kez farklı birşey denemeliydim.

O an aklıma arabada söylediği şey geldi. Hayatında sadece bir kez risk aldığını ve onun da annesinin ölümüyle sonuçlandığını söylemişti. Başına böyle birşey gelen birinin psikolojisinin normal olmadığını tahmin etmek zor değildi ve ben psikiyatrist olmak istediğim için tam dört yıldır özel psikoloji dersleri alıyordum. Belki bu bok sonunda bir işe yarayabilirdi.

"Sana yardım etmek istiyorum." dedim aklıma gelen fikir ile.

Elindeki silahı indirirken bana garip bir şekilde baktı.

"Öylesine sormuştum ama sen ciddi misin amına koyayım? Birazdan öleceksin ve son isteğin bana yardım etmek mi?"

Omuz silktim.

"Sen ne istememi bekliyordun?"

"Bilmem. Son isteğim 'beni öldürme' diyecek gibi saçma bir tip var sende."

Yeniden gördüğüm kabusu hatırladım.

"Sende de 'öyleyse sen kendini öldür' diyecek gibi bir tip var."

TANIKWhere stories live. Discover now