Bölüm Şarkısı:
Halsey- Don't Play"Jungkook."
"Hey, Jungkook uyan."
"Uyansana!"
Gözlerimi açıp bir süre karanlığa alışmasını bekledim.
"Ne, n'oldu?" Aynı onun gibi fısıldayarak konuşmuştum.
Gece saat üç gibi olmalıydı ve beni güzel uykumdan uyandırmıştı.
"Eğer önemli bir şey değilse..."
Gözlerim korkmuş gözleriyle buluşunca şaşırmış ve diyeceği şeyi beklemiştim.
"Dışarıda biri var Jungkook."
Hızla yattığım yataktan kalkmış ve odadaki pencereye yönelmiştim.
"Tamam, sen odana git ve kapını kilitle."
Başını sallamış ve hızlı adımlarla odadan çıkmıştı. Ben de çekmeceden tabancamı çıkarmış ve aşağı kata inmiştim.
İlk önce alt katı kontrol etmiş ve arka taraftan dışarı çıkmıştım. Bahçeyi gelişi güzel kontrol etmiş ve ön tarafa doğru yürümeye başlamıştım.
Sessiz adımlarla ve tetikte hazır bekleyen elimle evin ön tarafına geldim.
Kimse yoktu. Yerdeki büyük tombul kedi hariç. Sıkıntılı bir nefes vermiş ve gözlerimi yerdeki kediden pencereden burayı izleyen Taehyung'a çevirdim.
Masumca benim bir suçum yok der gibi gülüyordu. İşaret parmağımla boğazımı keser gibi yapıp fısıladım.
'sen bittin'
Anında yüzü endişeli bir hal alırken bu haline karşı sırıtıyordum.
Yerdeki kediye son kez bakıp içeri adımlayacak iken Taehyung'un çığlığını duymuştum.Yüksek sesli bir küfür savurup son hız içeri koşmuş ve üst kata çıkmıştım.
Yerde birkaç kan damlası vardı.
Endişem git gide artarken yavaş adımlarla odaya girmiştim."Vay vay vay. Ünlü Tavşan maskeli katil, kaçacak kadar korkak mıydı ha?"
Önümde daha önce yüzünü görmediğim adam elindeki silahı Taehyung'un kafasına dayamış bir şekilde yanıma doğru geliyordu. Taehyung'un burnundan oluk oluk kan akarken daha fazla ona bakamamıştım. Baygın duruyordu ve bu adamı bir an önce gebertmeliydim.
"Sen de evime girecek kadar cesaretlisin bakıyorum."
Yüzümdeki sırıtışla adama doğru bir adım atmıştım.
"Öyle de denebilir. Şimdi sen kenara çekiliyorsun ve biz bu prensesle gidiyoruz."
Arkadan Taehyung'u ittirmesiyle ağzından ufak bir inilti kaçmış ve gözlerinden yaşlar süzülmeye başlamıştı.
"Hayır, öyle bir şey olmayacak. Çocuğu serbest bırakıyorsun ve sen de eşek cennetine gidiyorsun."
Adam büyük bir kahkaha atmış ve elindeki silahı bana doğrultmuştu. Bu pozisyon onu alt etmem için daha kolaydı.
"Kapının önünden hemen çekilmezsen sen de bizimle geleceksin. Değil mi prenses?" Burnunu Taehyung'un yanağına sürterken gülmesi son damla olmuştu.
Elindeki silaha bir tekme atmış ve yerle buluşturmuştum. Taehyung onun elinden kurtulmuş ve arkama geçmişti.
Yere düşen silahı elime almış ve adamın elini tersine bükerek kırılmasını sağlamıştım. O acıyla inlerken bacaklarına da bir tekme geçirmemle yeri boylamıştı.
Hızla üzerine çıkıp boğazına asılırken fısıldamıştım."Seni öldürmemem için bir sebep söyle."
Adam acı dolu bir sırıtmayla nefesi kesilirken konuştu.
"Eninde sonunda sizi bulacak. İkinizde öleceksiniz."
Bu onun son nefesiydi. O, gözlerini kapatmış ve artık inip kalkmayan ciğerleriyle altımda yatarken Taehyung'a dönmüştüm.
Korku dolu gözlerle adama bakıyordu. Hızla adamın üzerinden kalkmış ve onun yanına ilerlemiştim.
"Hey, sen iyi misin?" Yüzünü ellerim arasına almış kanayan burnuna bakıyordum.
"Sanırım." Burnunu çekerken gözlerinden istemsizce yaşlar akmaya devam ediyordu.
Korkudan titreyen bedenini omuzlarından tutup onu kollarım arasına almıştım.
Anında bana karşılık verirken başımı boynuna gömmüş, sırtını sıvazlamaya başlamıştım.
"Korkma, geçti artık. Ben buradayım. Sana bir şey olmasına izin vermeyeceğim."
♣ ♣ ♣
Selam nasılsınız bakalım?
Gününüz Taekook kadar güzel geçsin ⭐🍃❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Assassin | Taekook
Fanfiction❝ Jeon Jungkook, daha önce hiçbir kurbanına böyle şeyler hissetmemişti. ❞ ~~ Vkook fanfic ♣ Yazım Tarihi: 21.04.2018 Bitiş Tarihi: 11.05.2019 *Bölümler düzenlenmiştir Serial Killer içinde #1 Assassin içinde #1 © Tüm hakları saklıdır