Ch.5

7.9K 455 193
                                    

Taehyung'un bakış açısı:

Sıramdan kalktım ve ona doğru döndüm. "Ne yaptığını sanıyorsun sen?!?!?" diye sorup, dramatikçe ona baktım.

"Açıklamaya gerek yok babacık." Sesi azar azar yok olmuştu. Söylediği şeye karşı ona şok olmuş bir halde baktım. Pantolonumun darlaştığını ve darlaşma sebebinin de oğlanın davranışları olduğunu hissedebiliyordum.

Bu Jungkook değil, diye düşündüm kendi kendime, o ayaklanıp bana doğru yürümeye başladığında.

O bana yaklaştıkça geriye adımladım. Sırtımın tahtayla buluşacağını biliyordum.

Jungkook'un elleri, başımın iki yanındaydı, beni bedeni ve tahta arasında kıstırmıştı.

Yüzüme iyice eğildi, dudaklarımız arasında santimler vardı, "Dün yaptığın şeyden hoşlanmadım, babacık." diye fısıldadı.

Dilinden dökülen hitaba karşı titreyip, beklentiyle alt dudağımı ısırmıştım.

Daha da yaklaştı, elini birazcık hareket ettirip, "kazara" sertleşmiş üyeme sürterken, bedenini benimkine bastırıyordu.

"Yardıma ihtiyacın var mı?" diye sordu kocaman, masum gözlerle, hemen ardından da dudaklarını yaladı.

Dudağımı daha da sert dişleyip, ani sorusuna karşı derince soluklandım.

Bu yanlış bir şey...
Ama neden bu kadar doğru hissettiriyor?
Bunu yapmamalıyım...
Ama çok istiyorum...

Cevaplamak üzere ağzımı açmıştım ancak daha tek kelime edemeden sınıf kapısı açılmış ve gözleri ile ağzı şokla aralanan Jeonghan belirmişti.

Jungkook kendini aniden benden uzaklaştırdı ve hızla sırasına dönerken hantalca öksürdü.

Girdiğim transtan çıkıp, bahsi geçen Jeonghan bana yaklaşırken beceriksizce güldüm, kapı eşiğine sıkışmış gibi görünüyordu.

Başı eğik bir şekilde yürürken, yaklaştığında titredi. Ardından tam karşıma geçip duraksadı.

"B-ben gerçekten ü-üzgünüm, özel a-anınızı bölmek i-istemezdim v-ve-" Elimi omzuna yerleştirip, lafını böldüm.

"Sorun değil," dedim rahatladığını görürken, "ama," diye tekrar lafa girip, kafasını kaldırarak bana dehşetle bakmasına sebep oldum.

"Bundan kimseye bahsetmezsen iyi olur." diye tamamladım, ona baktığımda hızlıca onayladı ve yutkundu.

Onu kovduğum anda kaçtı ve çıkarken kapıyı da örttü.

Sırama yürürken huzursuz hissediyordum. Bir şey farkettiğimde ansızın durdum.

Başımı eğip pantolonumdaki şişliğe baktım. Sinirle gözlerimi devirdim, bunu şimdi halletmem gerektiğini biliyordum.

Demek ki huzursuzluğumun sebebi buymuş...

Bana şeytani bir gülümseme ile bakan Jungkook'a baktım, gözleri tüm vücudumda geziniyor, dudaklarını tekrardan yalıyordu.

Endişeyle dudağımı dişledim, cidden bu kadar ilerlemek istiyor muydum? Aşağı bakarken kendime sorup, gözlerimi kıstım.

Hayır, başka bir zaman, kendi kendime sırıtıp sınıf kapısına doğru yürüdüm, ve sınıfa yeni gelenleri iterek ilerledim.

Babacık fantezisi, tespit edildi!

-

©danaMCtube.

my kinky baby boy. [tr]Where stories live. Discover now