Bedenimizde ruhun bedenden kopmasını engelleyen gümüş bir kordon bulunur. Ruhumuz astral seyahat esnasında bu kordon aracılığı ile göbek çakrasından terk ediyor. Konuşulan iddialara göre kordon koptuğunda ölüm gerçekleşiyor. Pek çok kişi bu iddialara karşın yapmak istediklerini söylemekle birlikte bir kısım da bu seyahati yapma konusunda çekimser davranıyor.
Öncelikle sessiz ve sakin bir ortamda olmalısınız. Uyku öncesi astral seyahat için en uygun zamandır. Işık sizi rahatsız etmemeli. Korku ve strese sokan fikirlerden arınmalı ve düzenli bir nefes-alışverişi ile bedeninizi hazırlamalısınız. Çok fazla yememek ve hafif şeyler tüketmek de vücudunuzu hazırlamak için idealdir.
İmgeleme yapmak, en basit tabiri ile hayal kurmak ve bunu gerçekten görebiliyormuş gibi hissetmeye çalışmak önemlidir. Bedeninizi tamamen gevşettikten sonra kendinizi serbest bırakın ve kasmayın. Yatağın kıpırdadığını hayal edin. Ruhunuzu bedeninizden ayrılmaya yakınmış gibi hissedin ve düşünün. Adeta sallanmaya başlamış gibi hissetmeye çalışın ve kendinize düşüncelerinizle telkinler verin. Astral seyahate çıkış yaparken vücudunuzun titrediğini, ruhunuzla bedeninize tepeden baktığınızı, kısa bir mesafe yükselip etrafı kontrol ettiğinizi düşünün ve devam edin.
Astral seyahate çıkış evresi dahilinde buraya kadar geldik. Şimdi de internette bahsedilen ve o anda hissedilen durumları aktaracağız. Astral seyahate çıkarken bedeninizi şişer durumda hissedebilirsiniz. Korkmayın, ruhunuz bedenden ayrılmak üzere. Astral seyahate çıkmadan önce nereyi ziyaret edeceğinize ilişkin bir karar verirseniz bilinçaltınızı da bu yönde hazırlamış olursunuz. İlk deneyiminizde mutlaka oda içinde dolaşın. Bir kaç deneyimden sonra ise kendi kararınızı verebilirsiniz.
Astral seyahat sonrası bedene dönmek ise oldukça kolaydır. Bedeninize dönmek istediğinizi kendinize telkin etmeniz yeterli olacaktır.
