Sürgün 2 ( YENIDEN DOĞUŞ )

5.bölüm

         Hayatın acımasızlığından şikayetçidir çoğu kişi oysa hayat Aşkı tatmayan bir kalp kadar acımasız değildir.
Sadece tek bir farkla birbirine benzerler
İkiside kendini bulman içindir
Biri gerçekleri diğeri hayal kırıklıkları yaratır ve kimse bilmez ki
Gerçekler asla hayal kırıklığı değildir.
Bir başkasının yarattığı sahte kişi olmaktan çıkarsa insan ancak o zaman kendi gerçeğini görür.
Dokunduğun kalpte AŞK yoksa YAŞAM' da yoktur.
Ölüler diyarında gezme yolcu senin için seçilen ölümlere değil ,senin seçtiğin bir yaşam için Öl....

Amarna vadisinin soğuk gecelerinde yine geçmişini kaybetmeden geleceğini arıyordu Samues
Okuduğu kil tabletteki satırların üzerinde parmağını gezdirirken kendisinin bile zor duyacağı bir ses tonuyla fısıldadı

" Ninu sana kavuşmama az kaldı sevgilim ,yine gözlerinin maviliğinde gökyüzünü kıskandıracak kadar bir parıltıyla Aşk'ın doğuşunu göreceğim .

Yıldızlar asla Sirius'un kızı Ninu Sirua kadar parlamayacak ,çünkü sen AŞK'sın" diyerek özlem dolu bir gülümsemeyle nefes aldı.

Bu nefes öyle bir soluk alıp verişti ki her nefesde sevgilisinin kokusunu tüm hücrelerine kadar hissettiriyordu.

"Eğer Rafiel 'de Thebes'e ulaşmışsa yüceler meclisinin kararı kesinleşmiş olacaktı "

Kader denilen çizgi bizi sonuca ulaştırmak için sebepler yaratırdı.

Oysa asıl kader herkesin seçimlerinin içinde saklıydı.

Mısır ne kadarda egzotik bir dünyaydı,genç adamın geldiği dünyadan farklı bir yeryüzüydü burası, evrenler arası geçiş Aralık ayında gerçekleşmişti, yine Sirius bu zaman ki kadar parlaktı .

Bu farklı dünyaya geldiği günden bu yana uzunca bir zaman geçmişti, asla umutsuzluğa düşmemişti genç adam ve kehanetin gerçekleşeceği zamanı Ninbah söylediğinde içindeki heyecanı bastıramamış
" Daha önce göremezmiyim uzaktan?" dediğinde
Kadın gülümseyerek delice seven bu adama
" Tabiki "diyerek sevdiği kadını göstermişti.
Ninu'su dalgınca bir odada öyle sevimlice kıvrılmış bir papirüsü okuyordu.
" Ahh çılgın sevgilim ,hiç değişmemiş "diyerek gülümsedi genç adam .

Aradan uzun zaman geçmesine rağmen o görüntüyle avundu hep ,şimdiye kadar sevdiği kadını göreceği o anı düşünerek geçirmişti , zaman çok kısalmış olmasına rağmen genç adamın tahammülü de kalmamıştı artık .
Ninu' nun korunduğunu bilsede her gün her gece başına bir felaket gelmesinden korkarak yaşıyordu.
Sarayın geniş bahçesinde ki binbir çeşit bitki Mısır'ın sıcak ve kavurucu sıcağına inat yeşilin en koyusu  kaplıyordu bahçeyi, çölün sessiz kuraklığında  göz alabildiğince geniş kumlu bölgeye bakınca burası bir serap kadar çekici ve inanılmazdı.
Yüksek duvarların üzerindeki resimlerse tıpkı genç adamın kendi dünyasındaki duvar oymaları  gibiydi.

"Belki o insanlarla aynı insanlardı bunları yapanlar ,tek bir farkla insanların üzerindeki kıyafetler burada daha farklıydı"

Nil nehrinin üzerine vuran ay ışığı nehri büyülü bir atmosfere sokarken ,genç adamın geceleri izlediği en güzel manzarayı oluşturuyordu.

Odasındaki pencereden manzarayı daha iyi izleyebilmek için tülleri eliyle iteleyip kapıda duran köleye işaret etti.
Kara kuru erkek köle genç efendisinin işaretiyle yanına yaklaşıp ellerini göbeğinin altında birleştirip sessizce efendisinin emrini bekledi
"Ghaneka komutan Morigal' den bir haber gelirse , uyuyor olsam bile beni uyandırın " diyerek köleye çıkması gereken işareti verdi eliyle
Ninu'sunu Amonkahe'nin sarayında gördüğü günden bugüne sarayın yakınında bulunan tapınak rahipleri ile irtibata geçip gün gün rapor almıştı genç prens
İçinde günbegün çoğalan öfke genç adamı delirtirse de yüceler meclisinin kararlarına uyacaktı mecburen.
Bir türlü değiştiremediği ve öfkelendiği şey ise Ninu' nun Hadesin büyüsüyle kendinden uzak bir diyarda Amonkahe' nin sarayında yaşamaya mecbur olmasıydı
"Annesinin sayesinde Ninu güvende,benim asi ama bir o kadar da naif sevgilim "diyerek Nil nehrini izlediği penceresinden sevgilisine fısıldadı.
" Seni seviyorum hemde yaşamımdaki her şeyden vazgeçecek kadar "