/- 2 -/

21.7K 780 539
                                    


İlhan

Şuan Çetin bey ile beraber ders vermesi gereken sınıfa gidiyorduk ama ikimizde konuşmuyorduk.

Ders anlatmak için girmesi gereken sınıf 9-D idi ayrıca benim yeğenim Kerem 'in sınıdıydı. Merdivenlerden çıktıktan sonra boş koridorda yürümeye devam ettik.

Gireceği sınıf 'ın kapısına gelince durdum küçük kare olan camdan baktım. Bütün sınıf bir bölgede toplanmıştı.

Direk kapının kolunu indirdim " Neler oluyor burada " diye bağırdım. Arkamdan da Çetin bey geliyordu.

Çocukların hepsi aniden bana doğru döndü ruh görmüş gibiydiler. O kadar sesli mi bağırmıştım ki? Hayır bu kadar renkleri atacak kadar bağırmamıştım.

Öğrencilerden biri hemen koşarak yanıma gelip " İlhan hocam Kerem kafasının kenarını sıranın sivri yerine çarptı " dedi.

Direk öğrencilerin olduğu yere koştum. Sırada kafası öne eğik ve kafasının kenarı kanayan yeğenime baktım. Bayağı kötü görünüyordu.

Kerem 'i revire götürmem için ayağı kalkmam ile Çetin hoca ile dip dibe burun burunaydık.
Çetin hoca " pardon " diyerek birkaç adım geri gitti.

Kerem 'i kolundan kutup kalkmasına yardım ettim ve sonra sınıfta geri kalan öğrencilere döndüm.

" Çoçuklar bu gördüğünüz kişi yeni Tarih öğretmeniniz Çetin bey siz tanışırsınız ve herkes yerlerine geçsin " dedim.

Herkes yavaşça yerlerine geçti Çetin beyde öğretmen masasına yaslandı. Kerem 'i alıp hemen sınıftan çıktım.

Çetin

Az önce yaşanan olaydan hiçbir şey anlamamıştım. İlhan beyin niye adı Kerem olan çoçuğun hemen yanına koşmuştu ve niye hiçbir şey demeden sınıftan çıkmıştı. Neyse bu konuyu kapatıp karşımda duran öğrencilere baktım.

" Günaydın çoçuklar ben yeni tarih öğretmeniniz Cafer Çetin " dedim. Yine her zaman ki olduğu gibi sınıftan gülüş sesleri geliyordu.

Öğrencilerden biri parmak kaldırdı. Söz hakkı verince ise " hocam ders işlemeyeceksiniz değil mi? " diye sordu. Direk net bir şekilde " Hayır ders falan işlemeyeceğim " dedim.

Sınıftan birkaç kişi hemen bağırmaya başladılar yaşayın hocam falan diyerek yalakalık yapıyordular en nefret ettiğim öğrenci tiplemesiydi bunlar.

Zilin çalmasıyla tanışma faslına daha gelemeden ders bitmişti. Ne yapıcaktım ki bu okulda daha yeniydim ve hiçbir şey bilmiyordum.

Dışarıya çıkan öğrencilerden birini durdurdum ve revirin nerede olduğunu sordum. Öğrenci " beni takip edin hocam " dedi.

Revire giderken düşündüm hep acaba İlhan bey niye o kadar endişelenmişti. Yanımdaki çoçuğa dönüp " Kerem ile İlhan hocanın bir aile bağı var mı? " diye sordum.

Çocuk ilk şaşırsada sonra " Evet var Kerem İlhan hocanın yeğeni ve Kerem 'in anneside babasıda kerem daha ikinci sınıfa giderken ölmüş. Hiçbir akrabasıda Kerem 'e bakmak istememiş ama İlhan hoca sahip çıkmış. " diyip bana döndü.

" Hocam lütfen bunu kimseye benden duyduğunuzu söylemeyin " dedi.

Çoçuğun omzuna elimi attım " Merak etme kimseye söylemem " dedim.

Sonunda revire geldiğimde yanımda ki çocuğa döndüm " Teşekkürler ama şimdi sen arkadaşlarının yanına git dedim. " çoçuk hiç lafımı ikiletmeden yanımdan ayrıldı. Kapıyı açıp içeri girdim.

Yavaşça etrafa göz gezdirmeye başladım. Hemşire falan yoktu.

Kerem de sedyede yatıyordu gözleri kapalı bir şekilde. Hemen sedyenin yanında ise İlhan bey çok sessiz bir şekilde ağlıyordu. İlhan beyi öyle görünce üzülmüştüm.

İkinci bölümle ilgili fikirleriniz.

İkinci bölümle sizlere selam çok mu hızlı ilerliyor benim yazdığım kurgular neyse bir daha ki bölümde görüşürüz.

Yeni Öğretmen /BxB/(Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin