[ ۱۱ ]

91 71 22
                                    


Bir sabah uyanıyorsun günün habersizliğinde güçlüsün, mutlusun. Çıkıyorsun dışarıya. Her şey parlak, renkleri iliklerine kadar hissediyorsun. Her zaman ki bir gün aslinda ama yaşıyorsun ve o günü daha mutlu kılmak için elinden geleni yapıyorsun. “Gülüşümden başka neyim var ki benim” diyorsun sonra demekle kalıyorsun. Gerçekten kalıyorsun. Biri gelip her şeyi elinden alıyor, getirmedigi şeyleri bile. Gitmek ne kadar vicdansız bir eylem. Gitmek nedir? Neden gider insan, neden arkasında bırakır onca şeyi? Nereye gider? Giden kişi neden bizden bir parça götürür? Neden biz gidemiyoruz? Giden insan sever mi? 

Bir sabah uyanıyorsun başka biri gibi. Ruhun her şeyden haberdar. Geleceğin gelmeyeceğinden bile. Giden almış ya gülüşünü, bu sabah yok o. Gülüşün yok, mutluluğun yok, o yok. Bir insan o kadar şey barındırır mı içinde ? Mutluluğumuz tamamen biri olabilir mi? Yoksa biz mi mutluluğumuzu sadece onda aradığımız için mutluluğumuz gitti? Birisini arkanda bırakmak ne vicdansız bir eylem. 

Bir sabah uyanıyorsun. Eskisi gibi değilsin , gittikçe farklı biri olup çıkıyorsun. O muydu gerçek sen, yoksa sen mi degiştin? Hayatın yaptığın bir insan gidince neden hayatımıza devam edemiyoruz? Neden başkasını, baska bir şeyi o yapamıyoruz, onun yerine koyamıyoruz? Kalmak ne kadar acınası? Kalmış insanlar olarak kaç kişiyiz? Ya da kaç kişiyi arkamızda bıraktıkta kaç kişi bizi arkasında bıraktı?

Bir sabah uyanıyorsun herkesleşmişsin. Ondan eser kalmadığı gibi senden de eser kalmıyor.

Bir sabah uyanıyorsun. Sonra başka bir sabah uyanıyorsun. Sonra bir başka. Aslında uyuyamıyorsun. 

Sabahlar da vicdansız en az gitmek kadar.

-⚘

BenefşeWhere stories live. Discover now