3.BÖLÜM - ATEŞİ YAKALIM MI?

8.8K 786 158
                                    

Mart ayına hızlı bir giriş yaptık =) umarım hızımız kesilmez =) pazartesi kızım okula gidecek artık Allah'a şükür, daha çok bölüm atabilirim =) özlendiniz =)

***

Pelin sinirle eve yürüyordu. "İyi ki üç tane yıldızı var! Havasından geçilmiyor!"

"Beş." Kız arkasına bakıp, kaşlarını çatınca Murat açıklama yaptı. "Beş yıldızım var. Üç değil," dedi gülerek.

Kız inleyerek önüne döndü ve elini kaldırarak bağırdı, "Galaksiyi dövdüreceğim bedenime gör sen! Mars, Venüs, Uranüs ne kadar gök cismi varsa bedenime çizdireceğim. Güneş'i, Ay'ı, tüm tabiat olaylarını."

Murat güldü. "Fazla da abartmasak mı? Çok karışık olur."

"Sanane! Sanane acaba?"

Murat kendi kendine "Valla bu benim yıldızlarımı kıskanıyor," diye mırıldandı.

"Yada ben denizkızı çizeceğim, sevgilime de okyanus. Dalacağım içine içine!"

Murat yüzünü buruşturdu. "Çirkin bir fantezi."

Eve girince havlusunu koltuğa atıp, arkasından onu takip eden adama baktı.

"Ne geliyorsun be peşimden sende? Evde de mi bekçilik yapacaksın bana?"

Murat kızın dibine kadar geldi, "Bana bak baş belası küçük şeytan, inan bende sana bekçilik yapma modunda değilim. Zaten şimdi de aynen dediğini yapıp, bedenimde kullanılmadık yer bırakmayana kadar sevişeceğim bir kız bulmaya gideceğim."

Pelin adamın çıplak olan teninde kalbinin üzerine işaret parmağını bastırdı, "Bedenin kadının elinde kalır inşallah! Çürür de bir yerlerin kullanamazsın! Hatta yedeğe alınır da oyun dışı kalırsın inşallah!"

Murat kaşlarını çattı, "Ne biçim beddualar lan onlar öyle? Pelin bak yemin ederim kuzen falan dinlemeyeceğim alacağım ayağımın altına. Sözlerine dikkat et!"

Pelin birden bağırdı, "Ben senin kuzenin değilim! O yıldızların bir bir dökülürken, sivri uçları da bir yerlerini de keser alırlar inşallah. Hamamlarda kese yaptırırken o yıldızların siline, yıldızsız gecelerden güneşsiz sabahlara diye inim inim inleyesin inşallah!" diye cırladı sonuna doğru."

"Pelin sus! Elimde kalacaksın yemin ederim!"

"Akşam görelim bakalım, kim daha çabuk tavlayacak birini," dedi sinir eden bir gülümseme ile.

Tam Murat yeniden konuşacakken içeri Aleyna'nın, arkasından da sırıtan kardeşi girdiğini gördü.

Aleyna'yı çamur içinde gören Pelin, sinirinde verdiği o gerginlikle kahkahalarla gülmeye başladı. "Kız bu ne hal?" dedi üzerini göstererek.

Aleyna öfkeyle ayağını yere vurup, arkasındaki adama baktı, "Bok çukuruna düştük!" diye inledi.

Serhat kapı pervazına yaslanıp, sırıttı. "O aşk için denmiyor muydu? Altı üstü çamura düştün."

Aleyna birden gözlerini kocaman açtı, "Hoşt! Sen kim köpek aşık olacağım sana? Değil ıssız orman, şu gördüğün dünya üzerinde tek adam da sen kalsan sana aşık olmam."

Serhat başını sağa sola salladı ve kıza doğru yürüdü, "Hep böyle büyük konuşanlardan korkacaksın, der büyük bir üstat. Özellikle..." gözlerini kısıp düşünür gibi yaptı. "Neydi o kelime? Hah! Baş belası, en tehlikeli kelimelerden biri," deyip, merdivenlerden yukarı çıktı.

YASAK BAHÇELERİN MEYVESİ - AŞKIN ÇOCUKLARI SERİSİ I - FİNALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin