13-KİLİTLİ KAPI

1.7K 333 149
                                    

Merhaba

Yeni bölüm sizlerle👇

Okurken tarihlere dikkat ediyorsunuz değil mi?
Hadi gelin, bu bölümde Alara Sarah neler yapmış birlikte bakalım. Onun hakkındaki düşüncelerinizi merak ediyorum.

Keyifli okumalar💕

Okurken sizin için seçtiğim şarkıyı dinleyebilirsiniz🎵🎶🎵🎶

MULTIMEDIA: Sweet But Psycho, Ava Max

13-KİLİTLİ KAPI

23 Ağustos 2019, Kanada

Arabayla eve doğru süratle ilerlerken arkama yaslanıp koltukla adeta bütünleşmiştim. Başımı yana doğru çevirip sessizce gözümü yola diktim.

Hızla belirip kaybolan görüntülere dikkatle bakıyor gibi dursam da o an aslında hiç birini gözüm görmüyordu.

Mert bir yandan arabayı kullanırken diğer yandan da göz ucuyla ara sıra beni süzüyordu. Her ne kadar belli etmek istemese bile yaşanan bu tuhaf olayın kesinlikle onun da kafasını kurcalayıp canını sıktığını hissediyordum.

Bir süre sanki birbirine küsmüş iki insan gibi yolda hiç konuşmadan, sessizce ilerledik.

Keyifle başlayan yemeğimiz, tatsız bir şekilde son bulmuştu.

Dudaklarımız mühürlenmiş gibiydi. Arabadan gelen motor gürültüsü dışında sadece nefeslerimiz ve çarpan kalplerimizin sesleri işitiliyor, onun dışında içeride çıt bile çıkmıyordu.

Restoran müdürü özür dilerken anahtarın sadece kapının arka tarafında olduğunu ve bunu bilmeyen birinin asla fark edemeyeceğini, kendisinin de tüm bu olanlara bir anlam vermekte zorlandığını bize defalarca vurgulamıştı.

Kafam karışmıştı. Evet, bildiğim tek şey o kapı yeniydi. Kilidin bozulmuş olması ya da birisi yapmadan, kazara kilitlenmesi mümkün değildi. Yaşananların mantıklı bir açıklaması olmalıydı fakat bulamıyordum.

Ben oradayken temizlikçi de gelmemişti, kaldı ki gelse bile mekan bu kadar doluyken kapıyı kilitleyecek kadar cahil olamazdı. Buna adımın Melis olduğunu bildiğim kadar emindim.

Peki, o zaman bu nasıl olmuştu? Daha da önemlisi böyle bir şeyi kim, neden yapmıştı? Bulmak için ne kadar çabalasam da olmuyordu. Kafamın içindeki yapbozun parçaları yerli yerine oturmuyordu. Hala eksik vardı ve ne yaparsam yapayım onu bulamıyordum.

Yolda bir süre daha sessizce ilerledik sonra beynimde aniden çakan o şimşekle oturduğum yerde heyecanla doğruldum. Koltuğumda zıplayıp Mert'e doğru dönerek "Buldum Mert buldum!" diye haykırdım. "Tabii ya! Hay benim aptal kafam. Bunu nasıl daha önce düşünemedim ki?"

Kurduğum cümleler bizi yutan sessizliği tıpkı bir makas gibi kesip tam ortasından ikiye bölerken Mert ne olduğunu anlamaya çabalayan meraklı gözlerle dönüp bana baktı.

"Canım? Melis dur, tamam, sakin ol lütfen. Ne oldu? Bulduğun bu kadar önemli olan şey de ne? Söyle bakalım."

Mert bir yandan araba kullanırken diğer yandan da bana meraklı kaçamak bakışlar atıyor, ne olduğunu anlamak için çabalıyordu.

SESİMİ DUY [TAMAMLANDI]Where stories live. Discover now