Tamer'in Dönüşü

7.7K 382 5
                                    

Yorgun geçirdiği 3 haftadan sonra sonunda evine dönebilmişti Tamer. Üç hafta boyunca Başak ile geçirdiği o muhteşem geceden sonra işine odaklanması zor olmuşsa da genç adam bunu başarmıştı. Başak'ı hem özlemiş hem  de ona kızgınlıkla doluydu. Kendisine nasıl bu şekilde davranabildiğine anlam veremiyordu.

O sabah Kerem kendisini aradığında daha önce hiç olmadığı kadar nefret etmişti Kerem'den. Böylesi güzel bir sabahta İngiltere'ye gönderecek başka kimse bulamamış mıydı!

Yanında uyuyan çıplak bedene baktı; o kadar güzel, o kadar huzur içinde uyuyordu ki onu uyandırmaya kıyamadı genç adam. Onu uzun bir süre seyretti öylece ve bir süre sonra kalkıp duş aldı üzerini giyindi evden çıkmak üzere çantasını alınca Başak'a bir not bırakmayı düşündü; ama sonra notun kaybolabileceği ihtimalini düşününce mesaj atmanın daha güvenilir olacağına karar verdi.

"Acil bir işim çıktı, yurt dışına gitmem gerekiyor.

Seni seviyorum ♡"

Genç kızın yanağına bir öpücük kondurduktan sonra ayrılmıştı evden. Genç adam aynı günün akşamı telefonunu açtığında Başak'tan hiç bir geri dönüş olmadığını görünce yine zoru oynadığını düşündü. Sırıttı ve sevgilisini aradı. Bir süre çalan telefon bir kaç arama sonrasında  "aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor, lütfen daha sonra tekrar deneyiniz" söylemleriyle doldu.

Endişelenmişti bir kaç gün daha aramaları böyle devam etmişti, sonrasında Kerem'e sormuş ve o da kötü bir şey olsaydı Ceylin'in kendisine bahsedeceğini söyleyip endişelenmemesi gerektiğini telkin etmişti. Bu durumda geriye tek bir açıklama kalıyordu, bu da Başak'a çok fena aldandığıydı..

Bunları düşününce sinirle yatağına gömüldü ve uyudu.

☆☆☆

Geçen salı girdiği muayeneden sonra kafası iyice karışan Başak yine bir kararsızlığa doğru sürükleniyordu. Bunu fark eden yine Ceylin olmuştu.

"Biraz Kore dizisi izlemeye ne dersin?"

Başak gözlerini devirdi.. "Bu durumda bana romantik komedi önerebildiğine inanamıyorum. Şu an izlemek isteyeceğim son şey. "

"K-pop dinleyip, kliplerini izleyelim o zaman?"

"Ceylin şaka mı yapıyorsun?"

"Hayır ciddiyim." deyip gözlerini kocaman açıp gülümsedi arkadaşına.

"Ben kitap okuyacağım sen dizi mi izlersin şarkı mı dinlersin sana kalmış"

Başak'ı fazlaca sıkmanın iyi bir fikir olmayacağını düşünerek onunla daha sonra ilgilenmeye karar verdi ve "Davet eden de kabahat. Gae Dong'un*1 yeni bölümü gelmiştir. Ben de onu izleyeyim bari " dedi.

Başak kitabını almış okuyorken Ceylin laptopu Tv ye bağlamış ve dizisini izlemeye başladı.

Ahh kitap fazlasıyla sıkıcı.. Romantik komedi okumanın romantik komedi izlemekten ne farkı vardı ki; ön yargılarını kırıp izlemeye karar verdi. Ceylin Başak'ın da izlediğinden habersiz bir elinde cipsi bir elinde kolası dizisinin keyfini çıkarıyordu. Başak'ın da oldukça hoşuna gitmişti dizi, ta ki o sahneye kadar. Dizideki kadın eşinin peşinden giderken araba çarpıyor, yere düşüyor ve kadının zayıf bedeninden kanlar asfalta yayılıyordu. Hastanede sedye üzerinde ameliyathaneye doğru götürülen kadın kendisini boşverip  çocuğunu  kurtarmalarını diliyordu. Fazlasıyla etkileyiciydi. Kendisiyle karşılaştırıp kürtaj olacağı günü hatırlayınca hiç bir zaman böyle bir anne olamayacağını düşündü. Dizideki kadına üzülmüştü, çelişkili bir şekilde çocuğunun kurtulmasını diledi. Evet dizi bu tema üzerineyken çocuk ölmezdi. Ama hayır, bu dizi hiç istediği gibi gitmiyordu.. Kadının ameliyattan sonraki acılı hali karşısında gözyaşlarını tutamamıştı. Eli istemsizce karnına gitti, bunu gerçekten yapmak istediğine emin değildi.

PATRON !!!Where stories live. Discover now