1. BÖLÜM

302 117 79
                                    

"Hayır olamaz bu gördüğüm şey doğru olamaz."

Üstümden soğuk terler akıyor,çenemden damlıyordu.Nefes alış verişlerim yavaşlayıp kesiliyordu, ellerim dudaklarım tir tir titriyordu. Gözlerim kapanıyaor sanırım bayılacağım,hayır!!! bayılamamlıyım ayakta durmam lazım. Aynadaki aksime baktım kahve gözlerim kan dolmuş, saçlarım dağınıktı.

Elimdeki hamilelik testi çift çizgi göstermiş olamaz değil mi??
Hayal görüyorum ve bu kâbustan uyanmak istiyorum ama hayır asla uyanamayacağım bir gerçeğin tam merkezindeyim. 

Hamileyim.Bu nasıl olur?
"Şimdi ne yapa-"
Ooo hayır "Öğğğ"

Kusmaktan midemin beynime sıçradığını hissettim.  Elim ayağıma dolanmıştı sanki.Titremem bir türlü durmuyordu. Bir yandan ağalayıp bir yandan da elimi karnımda gezdiriyordum. Soğuk ter vücudumda keşfe çıkarken banyo kapısının ardından birinin bana seslendiğini duydum."Hey Melek! Iyi misin."
Bu annem'di.
Konuşacak takatim yoktu.

Onun sesini duyduğumda elimdeki hamilelik testini cebime sakladım. Annemi fazla şüphelendirmemek için zorda olsa konuşmaya çalıştım.
"Iyim Anne dün yediklerim dokundu heralde,birazdan çıkarım"dedim. Sanırım annem buna inanmış olmalı ki "Tamam çabuk çık. Baban seni aşağıda bekliyor onu fazla bekletme."dedi. Tüm gücümle konuşmaya çalıştım ama yine de sesim kısık çıkmıştı. "Tamam anne gelicem."dedim.

Babam beni bekliyor hemen hazırlamnmam gerek yoksa bir şey olduğundan şüphelenicekler.

Hızlı hareketlerle elimi yüzümü yıkayıp kimseye görünmeden banyodan çıktım odama girdim.

Miğde bulantım beni öldürecek ama bunu kimseye belli ettiremezdim.

Dolabımdan çıkardığım siyah dar pantolonumu giydim, beyaz boğazlı kazağımı üzerime geçirdim ardından ağladığım belli olmasın diye göz makyajı yapıp özensiz bir şekilde saçlarımı açık bıraktım. Çevik adımlarla hızlıca odadan ayrıldım.

Yemek salonuna indiğimde annem, babam, Kardelen ve sinir bozucu Rıdvan'ın masada oturduklarını gördüm. Hiç bir şeyi belli etirmememk adına sahte tebessümümü yüzüme taktım. Bir şey anlamaları benim ölümüm olurdu. Eğer öğrenseler bir mezarım bile olmazdı.

Masaya yaklaşmamla babamın bana bakışlarını yakaladım.
Hayır yoksa anladımı?? Babam "Melek iyi misin bir sorun yok değil mi?"dedi. Bir şey öğrenmek ister gibi gözlerini üstümden ayırmıyordu.

Anlamamalı.

Biraz daha tebessü ederek konuştum. "Iyim bir sorun yok sadece dün yediklerim dokundu sanırım."dedim.

Inanmayan gözlerle yüzümü daha dikkatli inceledi.
"Istersen okula gitmeden önce bi doktor gözük" dedi. Ne dokrtor mu?? Doktor olmaz oraya gidersem her şey ortaya çıkar. Babam öğrenirse belinde taşıdığı silahla beni anlımın çatısından vurur. Sakin gözükmeye çalıştım. "Gerek yok baba ilaç içtim zaten, birazdan geçer."dedim

Babam gözlerini benden alıp önündeki tabağa baktığında. "Tamam öyle diyorsan öyledir. Hadi kahvaltını yap Rıdvan seni bu gün okula bırakacak."dedi.

Allah kahretsin ben ondan kaçarken babam beni daha da yaklaştırıyor Rıdvan'a. Neymiş ailemize en uygun kişi sadece oymuş. Asla. Ben asla onunla birlikte olmam ama benim için önemli olan bu değil, önemli olan  beynimin her hücresini kemiren hamileleğimdi.

Rıdvan'a baktığımda pis sırıtışını yüzüne takmış bana bakıyordu ona ölümcül bakışlarımı atarken "Gerek yok ben arabamla giderim" dedim.

Annem hiç beklemeden lafa atladı. "Kızım dün kaza yapmadın mı sen?? Araba da bagaj diye bir şey kalmadı."dedi.

Ahh!! Bunu nasıl unuturum? Dün kaza yapmıştım ben daha doğrusu arabama çarpıp kaçmışlardı. Ofladım. Şuan ki hormonlarım aklımdan geçenleri yapmam için beni zorluyor gibi.

Bıkkın bir sesle "Kardelen'in bu gün okulu yok onun arabasını alırım."dedim.

Ani bir hareketle Kardelen'in bakışlarını hissettim. Bana izin vermeyeceğini bilmeme reğmen o arabayı almalıydım.

Kardelen "Olmaz!!Bu sefer kırıp dökmek için benim arabama mı göz diktin?"dedi. Ne bu ya? Çocukluk evresinden çikamamış mı ne?

Ben tam konuşacakken miğdemin bulantısını hissettim. Şimdi olmaz lütfen!!

Babam susmamı fırsat bilip konuştu. "Sana Rıdvan'la gideceksin dedim o kadar."dedi. Ahh!! Rıdvan sen miğdemin bulanmasına şükür et yoksa ne yapacağımı iyi bilirim.

                 *    *    *

Önümdeki tabağın yarısını bile yiyemeden kalktım. Rıdvan'a ölümcül bakışlarımı atıp "Seni dışarda bekliyorum"dedim.

Çantamı alarak zar zor kendimi dışarı attım.Ohh... temiz hava çok iyi geldi. Miğde bulantısından eser kalmadı. Ne yapacam şimdi? Karnımdakini ne yapacağım?? Ya Sinan. Sinan'a hamile olduğumu söylersem ne tepki verecek??

Sinan hayatım boyunca varlığından mutlu olduğum tek kişi. O benim hayatım, nefesim, o benim hayallerim.

Biz birlikteliğimizi hep sakladık, öğrenilmemesi lazım. Çünkü ben nasıl bir aşiret üyesiyisem o da öyle.

Ailelerimiz arasında yıllar boyu yaşanmış kan davaları, kavgalar,  silahlı çatışmalar oldu. O ailem için bir düşmandı ve ben o düşmana aşığım.

Sinan kendi ailesi gibi değil o daha merhametli, babası gibi adam öldüren mafya bozuntusu değil. O başka. Hayatım boyunca seveceğim ve asla bırakmayacağım biri.

Hamile olduğumu bir çocuğumuzun olacağını söyleyemezdim. Bunu yapamazdım.

Bu koca villa da onca insanın içinde yanlızdım. Herkes para pul peşinde koşarken ben mutluluğu arar oldum. Hiç bulamayacağım sandığım  mutluluğu Sinan'ın kollarında buldum her seferinde.

Hamile olduğumu söylediğim an beni terk eder mi?? Beni karanlıkta bırakıp gider mi??

Ben düşüncelerimle boğuşurken Rıdvan'ın dışarı çıktığını gördüm ve gıcık bakışlarıyla tebessümünü yüzüne takmıştı.

Arabanın kapısını açmasıyla yüzüne bakmamaya özen göstererek arabaya bindim. Yolda ilerlerken sessizliğin içinde düşüncelerimle cebelleşiyordum. Taki Rıdvan konuşacak gibi olunca elimi kaldırarak onu susturdum.

"Sesini duymak istemiyorum. Mümkünse yanımdayken hiç konuşma."dedim.  Buna tebessüm edip tekrar yola döndü.

Yeter ya! Görmeye dayanamazken sesini işitmek bana ağır gelir, en iyisi böyle hiç konuşmaması.

Kolejin bahçesinde araba durduğunda çantamı kavrayıp kapıyı açacakken Rıdvan bileğimden tutup beni durdurdu ve kendine çekti. Donmuş gözlerle onun okyanus mavisi gözlerine baktım. Bir nefes kadar yakındı bana.

"Bir gün benim olacaksın bunu biliyorsun değil mi? Ve ben o günü, seni kollarıma saracağım günü sabırla bekleyeceğim."dedi.
Hadinden daha yakın duruyordu bana. Yüzüne tükürmemek için kendimi zor tutum. Ve  yüzüne sert bir tokat indirerek bileğimi bırakmasını sağladım. Sinir kat sayım yükseldi bir anda.

"Bana asla sahip olamayacaksın. Senin gerçek yüzünü herkes bir gün görecek. Pis işlerini ortaya çıkartığımda bakalım yine sevecek misin beni Rıdvan SOYLU."dedim. Üstüne basa basa.


*      *      *
Arkadaşlar kitabımı yeni yazmaya başladım amatör olduğum için yazım yanlışlarım olabilir.
En yakın zamanında yeni bölüm gelicek. Ilerleyen bölümlerde kitaba bağlanacağınızın garantisini verebilirim. Kitabîmı beğenip arkadaşlarınıza paylaşırsanız çok memnun olurum. Yorumlarınızı yazmayıda unutmayın  :)))

                           Nazlıcan Aydın...

SADECE HİÇ  +18 (Ölüm Serisi)Where stories live. Discover now