29. Bölüm

758 50 34
                                    

Azradan;

Zaman o kadar hızlı geçiyordu ki biz ne zaman dağ evinden döndük? Ne zaman konağa geldik anlamadım.

Dağ evinde geçirdiğimiz o güzel bir haftanın ardından her ne kadar eve dönmek istemese de Demir'in işleri yüzünden dönmek zorunda kaldık.

Tabi birazda Ahsen'yi merak ettiğimden...

"Ne yani? Günlerdir benden bunu sakladın mı?"

"Hayır saklamadım! Sadece fırsat olmadı."

"On bir gün! On bir gündür hiç mi fırsat olmadı karıcığım?"

Ha bu arada az önce Demir'e şu kolye işini anlatmış ve şimdide azarımı yemekle meşguldüm.

"İyide ilk üçgün konuşmuyorduk. Sonraki günlerde de dağ evindeydik."

"Orada söyleyebilirdin!"

"İyi ama aklıma mı geldi sanki..."

Diye mırıldandım.

"Demek aklını o kadar başından aldım?"

Bu sorudan daha çok bir tespit gibiydi. Birde kızartmayaydı iyiydi...

"Ya Demir aklıma gelmedi! Unutmuşum! Oldu mu?"

Demir sıkıntılı bir nefes alıp verdikten sonra elimdeki kolyeye uzandı ve içindeki fotoğraflara baktı.

"Bu fotoğraflar eski. En az 20 yıllık var. Kolye de antika gibi duruyor. Zarfın üzerinde ne yazıyordu?"

"Bilmem. Boştu sanki. Öyle çok bakamamıştım. O an kolye çekti dikkatimi."

"Zarf nerede peki?"

Bir an düşündüm zarf nerede diye. Sonra aklıma gelenle yatağın altına eğildim.

"Ciddi olamazsın güzelim?!"

Zarfı elimi uzatıp yatağın altından çıkardım. Yerden yavaşça doğrulurken Demir'e yandan bir bakış attım.

"Ne yapayım? O gün sen öyle odaya birden girince panik oldum. Zarf elimden düşünce ittirmişim işte."

"Ahh!"

Suçlu bir şekilde bakışlarımı kaçırdım kocamdan.

Demir zarfın sağını solunu kontrol ederek yatağın ucuna oturdu.

"Zarfta senin adından başka birşey yok. Gönderenin adı yazmıyor."

Bende yanına oturdum.

Uzun bir süre fotoğraflara baktık.

"Bu kadın sanki ikizin gibi Azra. Sana çok benziyor. Ama sadece zaman farkı var. Kim ki bu kadın?"

"Yanlış soru."

Anlamamış bir şekilde baktı yüzüme.

"Doğru soru; Kim? Neden bu kolyeyi bana gönderdi? Amacı yada amaçları ne?"

"Haklısın. Bu kolyenin varlığı ayrı bir mesele ama sana gönderenin amacı daha önemli."

"Evet. Bir düşünsene. Bunu bana gönderen her kimse, benim bu kolyeyi bulunca içindeki resimlerin kime ait olduklarını düşünmemi istiyor. Ben bunu düşünüp fotoğrafların peşine düşerken göndereni aklıma bile getirmeyeceğimi düşünmüş olabilir. Yani aklımdaki soruları fotoğraflardan arayacağım gönderene göre."

"Ee?"

"Ee si, aklımdaki soruların tüm cevapları kimde?"

"Kolyeyi gönderende."

Aşkın Tasviri (KİTAP OLDU)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin