▪️B-20▪️

369 53 6
                                    

Böyle gelişeceğini düşünmemiştim. Sen pes edecektin, o ölecekti. Jungkook, çok inatçısın.

♪♫

"Sen..."

Parmağımı kaldırıp dolan gözlerimi aldırmadan yakasından yakaladım.

"Hafızanı kaybettiğini sanıyordum."

Gülerek söylediklerini karşın dilimi ısırdım. Yüzüne tükürürcesine konuştum.

"So... Na... Sen Sona'yı öldürdün!"

"Onu öldüren sensin, Jimin. Kazayı yapan sendin. Sen sadece Sona'yı değil. Jungkook'u da öldürdün. O çocuğu babasız bıraktın."

"Hayır!.."

Yere çökerken başımı ellerimin arasına aldım. Sona... Mavi gözlüm...

{ Yazar Anlatımı }

O gün kaza gerçekleşmeseydi, şimdi Jungkookla asla tanışamayacaktı. Kader birden ikiliyi birleştirdi. Jungkook babasıyla gittiği lünaparkdan kazandığı kedinin peşinden koşarken Jimin ve Sona, Sona'nın erkek kardeşinin açtığı sorunla baş ediyorlardı. Jimin'in ailesi zengindi. Bu olaya karşı çıkmıştılar. Onlara göre Sona çok fakirdi ve ailelerine denk düşmüyordu. Jimin'in babası eğer kızdan vazgeçmezse velayetini ve tüm zenginliğini çekecekti.

"Onu seviyorum ve sevmekten asla vazgeçmeyeceğim!"

"Seni sersem anlamıyor musun, o kız bize eşit değil! Seni kullanacak!"

"Seni de paranıda istemiyorum! Bu zenginlik gözünüzü köreltmiş sizin! Diğerlerini kendiniz gibi görüyorsunuz!"

Odayı dolduran tokat sesi annesinin şaşkın bakışlarıyla birleşti. Babası ciddiyetle sözünün arkasındaydı. Jimin düşünmeden sinirle sol gözünden süzülmeye devam eden gözyaşını göz ardı ederek evden ayrıldı. Arabasına binip hızla parka gitti. Kızı salıncakta sallanırken görünce samimiyetle bir süre onu izledi. Salıncağın yanıbaşına gelip oturdu. Kız kendi kendine konuşuyordu.

"Niye gelmedi bu! Donacağım burada ya!"

Üzerindeki montu hiç düşünmeden çıkarıp kızın omzundan aşağı sarıverdi. Kız korkuyla bağırdı. Göğsü sıkışmaya başlamıştı sanki.

"Kimsin?!"

Üşüyen burnunu çekince burnuna dolan kokuyla gülümsedi.

"Jimin... Sen mi geldin?"

Kahkaha atarak cevabını verdi.

"Seni terbiyesiz! Beni mi izliyorsun?"

Gözlerini ovalayarak kalkmaya çalıştı. Jimin tekrar oturttu.

"Jimin bastonumu getirir misin?"

"Bu sefer sizi ben taşıyacağım, hanımefendi."

Kız utanarak başını salladı. Jimin, kızın kolunu omzuna doladı. Yavaş yavaş arabaya bindiler. Kapısını kapanmasına yardım edip yerine geçti.

"Bu dünyada en çok istediğim şey ne biliyor musun, Jimin?"

Başını aşağı eğip yanaklarına dokundu.

"Seni görebilmek..."

"Bunu düşünme Sona... Elbet sende bir gün göreceksin."

Yalan söylemesi canını yaksa da sesini çıkarmadı. Kızın kör olması, ona olan aşkını değiştirmiyordu.

My Teacher ♬ Ĵικσσκ ♬ Where stories live. Discover now