Bölüm 2.1

358 30 0
                                    

Yorumlarınızı bekliyorum 🐾

Keyifli okumalar!

Güneş çoktan tepeye çıkmış, yakıcı ışınlarını üzerine gönderiyordu. Yaz aylarının sıcaklığı kendini belli etmeye başlamıştı ve bu durum normalde Lily'nin çok hoşuna gitmesine rağmen şu an nefret etmesine neden oluyordu.

Tyron'un evi, şehrin başka bir ucundaydı ve onu eve bırakmak gibi bir incelikte bulunmadığı için yolu kendisi bulmak zorunda kalmış, öğle güneşinin kavurucu sıcağı altında yürümeye mahkum edilmişti. Evinin yakınlarından taksi geçmiyor oluşu da ona verilen büyük bir ceza gibiydi. Gerçekten son günlerde oldukça şanssızdı.

Lily, alnından süzülen ter damlasıyla birlikte birazcık dinlenmeyi düşündüyse de bu fikirden hızla vazgeçti. Hâlâ bilmediği bir bölgedeydi ve başına neler gelebileceğini kestiremiyordu. Ayrıca kısacık bir duraksama bile yarım saat kadar önce yaşadıklarını aklına getirirdi ki bu, şu anda hiç istemediği bir şeydi.

Yürürken en azından dikkatini yola ve çevreye vererek içinden çıkamayacağı düşünceleri aklına getirmemeyi başarıyordu.

Lily, bu konuyu araştırmadan hiçbir şey düşünmeyecek ve hiçbir şeye inanmayacaktı.

Bir süre daha yürüyüp ana yola benzeyen daha işlek bir yola çıktığında rahat bir nefes aldı. Artık bir taksi bulabileceğini umuyordu. Çok geçmeden sonunda bir taksiye binebildi.

Düşünceler beynini esir almak için an kollarken Lily, derin bir nefes alarak gözlerini kapattı. Sabahtan beridir hayatında görebileceği en ilginç şeylere tanık oluyor ve bu onu şaşırtmaktan ziyade korkutuyordu. Evet, ilgi duyup heyecanlanması gerekirken garip bir şekilde korkuyordu çünkü aslında sabah gördükleri, geçmişinden bir kareyi ona bir kez daha hatırlatmıştı. Henüz altı yaşındayken yaşadığı bir olay, onun kişiliğini de maalesef geri dönülmez bir şekilde olumsuz etkilemişti.

Evinde, güvenli olduğunu düşündüğü yatağında uyumaya hazırlanırken yorganının üstünde garip bir baskı hissetmişti. Bu baskı gittikçe artıyor ve yukarı doğru çıkıyordu. Altı yaşında olan Lily, o zamanlar korkunç bir şey olabileceğini düşünemeyecek kadar iyimser bir çocuktu. Kafası karışmış bir şekilde başını aşağı eğdiğinde ise kabuslarını uzun bir süre ziyaret edecek olan o görüntüyle karşılaştı. Kocaman bir yılan ona doğru sürünüyor ve tehditkâr bir şekilde tıslıyordu.

Çığlık atamayacak kadar şoka girmiş olan Lily, yılanı uzaklaştırabilmek için bir hamle yapamamıştı çünkü yılan boynuna doğru çıkıp koca vücuduyla onu ezmeye başlamıştı. Lily, hayatta kalma içgüdüsüyle bağıracağı sırada başını kapıya çevirdiğinde babasının ona baktığını görmüştü fakat tuhaf bir şekilde hiç harekete geçmemiş, onu kurtarmak için yerinden bile kıpırdamamıştı.

Lily hatırladığı görüntülerle ürperdi. Babasının o anda şoka girdiğini düşünmüştü uzun yıllar boyunca ama şimdi yüzünü tekrar hafızasında canlandırınca tüyler ürpertici bir detayı fark etti. Babası sanki...onun ölmesini bekliyor gibiydi.

Lily daha fazla bu korkunç anıyı düşünmeyi reddederek gözlerini açtı. O olaydan sonra hayvanlara bir daha asla yaklaşamamıştı. Onları belgesellerde izlemeye bile birkaç yıl sonra başlayabilmişti ama yılanlara hâlâ bakamıyordu.

Başını cama doğru çevirip dışarıyı izlemeye başladı. Hatırladıkları onu boğmaya başlıyordu bu yüzden dikkatini dağıtacak bir şeyler bulmalıydı. Şoföre kısaca bir göz attı. Belki sohbet edebilirlerdi ama biraz düşününce pek de sohbet edecek havasında olmadığını fark etti. Bakışları yine cama dönerken kaşlarını çattı. Yolun kenarındaki sık ağaçların arasında bir şey -hayvana benzetmişti- hareket ediyor gibiydi.

Vahşi RuhWhere stories live. Discover now