Jungkook--- Sabah uyandığımda Jennie ' yi izliyordum. İçeri Jimin bodoslama daldı. Jimin: JON JONKUK! Jungkook: CEMENŞİİ! Jennie: ne yaşıyonuz lan siz?! Jungkook: aaa günaydın. Jimin: Kook, beni mi aldatıyosun lan!? Jennie: aranızda bişey mi var? Jungkook: salak uyduruyo ya! Tae: hani evlencektik lan! Jennie: ben aranıza mı girdim? Jimin: Kook, öyle olsun... Tae: bu günleri de mi görecektim... Jimin: gel biz VMIN olalım... Jungkook: yha, SALAKLAR NEREYE?! Jennie: Tae, Lisa seni soruyodu... Tae: nheee, nerde benim Uranüs tozum!? Jennie: Rose sen yoksun diye kahroldu Jimin... Jimin: çiçeğim solmasın, ben bi ona bakayım! Jungkook: Zeki kız! Jennie: ah öyleyimdir! Jungkook: bu arada kahvaltı yapmalıyız. Jennie: ben hazırlarım. Jungkook: bence birlikte hazırlayalım. Jennie: hm tamam...
Jennie ile beraber mutfağa doğru ilerledik. (Ah o kutsal mutfak!) Kahvaltıyı hazırlamaya başladık.
Jennie--- Çok tatlı hazırlıyordu. Gerçi onun yemek yapabildiğini sanmıyorum. 😂 Bana arkamdan sarıldı. O şokla hızlıca arkamı döndüm. Jungkook' la aramızda milimler kalmıştı. Jungkook beni duvara yapıştırdı ve kendine bastırıp öpmeye başladı. (O lanet duvar...)
Jungkook--- Tam en güzel yerindeyken kapı açıldı ve ikimizde yerimizde zıpladık. Jin hyung! Jin: aaaa, çok ayıp! Jungkook: hyung! Jin: aile var aile! Jennie: özür dilerim... Jin: sadece dalga geçiyorum Jennie! Jungkook: hyung... Jin: ayrıca sen buraya nasıl girdin? Jisoo' da geldi mi? Jennie: bu seni niye bu kadar heyecanlandırıyor oppa? Jungkook: eveeeet!? Jin: biz şarkı şeederiz diye... Jennie: bu seferlik öyle olsun... Jungkook: bana hiç inandırıcı gelmedi ama neyse... Jin: şimdi kafanıza terliği yiyeceksiniz! Jungkook: tamam omma, sakin ol! Jennie: omma!? 😂 iyiymiş.
اوووه! هذه الصورة لا تتبع إرشادات المحتوى الخاصة بنا. لمتابعة النشر، يرجى إزالتها أو تحميل صورة أخرى.