Parla Seçim Yapıyor

82 75 7
                                    

Yazarın ağzından
Parla'nın bugin eve gelen ablası ve kuzeni için yemeğe gitmeyi kabul etmemişti. Emre ile iyice yakınlık kurması  Tolgayı sinirlendirmeye başlamıştı. Ve Emre ile Parla arasında geçen aşk konuşmasına ara vermek için

-Aaa Emre güzel şiir ve eminim ikinizin sesi birbirine uyacaktır.

-Ben de öyle düşünüyorum. Sesimizin uyacağına sıkıntı yok da ilk kıta kısa olmuş.

Emre
-Ama diğer türlü şarkı olarak akışı bozulur güzelim.

Bu güzelim lafı Tolgayı sinirlendirmişti ve
-Bence bu kadar dert etmeyin sonuçta yarışmada değilsiniz.

Parla dayanamadı.

-Ne yani sadece yarışmada mı iyi olmamız gerekiyor. İlk kıta kısa Emre. Bakşa sözüm yok şiirine.

-Bana niye kızıyorsun Parla. Ben mi dedim yarışma diye?

-Emre anla ama beni. Artık anla. En yakınımsın. Arkadaşımsın. Kardeşimsin anla beni.

Emre sadece yutkunup susmakla kalmıştı. Ve kafasını salladığı gibi uzaklaştı onların yanından. Bu durum Tolgada gülümseme uyandırmış ancak Parla buna anlam verememişti.

Ders boyu ne Parla'nın yüzüne baktı ne başkasının. Sırada önünde bir kağıt karalıyıp durdu. Dersi de dinlemedi. Herkes onları kardeş olarak görüyordu. Parla bile. Canını çok yakmıştı bu söz. İlk defa Emre'ye bu kadar karşı gelmişti. Hemde o çocuğun yanında. Hiçbir arkadaşı yokmuş gibi geçirdi son tenefüsleri ama yanına onu yalnız gören bir kız gelmişti. Adı Berrak. Güzel bir kızdı. Emre'nin yanına oturdu ve onla konuşmaya başladı.

-Noldu Emre?

-Yok bir şey Berrak.

-Ondan yalnızsın zaten.

-Haklısın yalnızım.

- Senle bir şey konuşmak istiyorum. Ama yanlış anlama desem yanlış anlaşılacak bir şey yok.

-Çekinme Berrak. Anlat. Konuş. Söyle. Ama yanımda duracaksan susma.

-Emre ben seni seviyorum. Biliyorum sen beni sevmiyorsun. Ama...

-Anlıyorum Berrak seni. Seni tersleyeceğimi düşünüyorsan bu yalnış. Bunu ben yapmam. Benle konuşmayı kesme.

- Bundan emin misin? Rahatsız olmayacaksın değil mi?

-Konuşmandan mı rahatsız olacağım? Saçmalama Berrak.

-Tamam o zaman çıkışta bir yerlere gidebiliriz. Yani şey konuşmak için.

-Çok isterdim Berrakcım ama bugün ailecek Parlalara davetliyiz geç kalırsam babam buna kızabilir.

-Haklısın davet edildiğin yere geç kalma.

O sırada Tolga ve yanında en yakın arkadaşı Murat'ın geldiğini gördü ve Berrak'a dönerek
-Yarın öğle yemeğini dışardaki kafede yiyebiliriz istersen.

-Tabii ki. Çok güzel olur. O zaman.

-Yarın görüşürüz.

Emre bunu içinden gelerek söylediğine inanamadı ve yanına Tolga ile Murat'ın oturduğunu görünce şok oldu.

-Emre Parla'yı sevdiğini...
Emre sözünü keserek

-Onu hepinizden ve herkesten iyi tanıyorum Tolga ve onun ki heves. Nefes değil. Şimdi kapa çeneni ve uzak dur yanımdan hatta yanımızdan.

-O,o kadar kolay değil. Parla beni seviyor ve beni Parla'dan ayırırsan sana tepkisi ben anlatmayım sana Emrecim.

Parla koşa oynaya gelmeye başladı.
-Emmmmrrrreeeee,bil bakalım ne oldu ? Hadi Emre bil bakalım.

-Noldu iyi misin bir şeyin yok değil mi? Parla cevap ver lütfen.

-Yaaa Emre neden bu kadar telaşlanıyorsun? 
O sırada Tolga söze atlar ve
-Neden olcak Parla o seni çok seviyor.

-Yyaaaaa bende Emrecim seni seviyorum ama konu bu değil.

-Noldu söyleyecek misin?

-Emre tekrar spora başlıyorum. Koşu ekibine katıldım.

-Emin misin katılacağına. Ara vermiştin. Bu kadar kısa mı?

- Emre ne fark eder süresi.

Tolga
-Bende takımdayım. Desene birlikte çalışacağız.

-Parla evde görüşürüz.

Parla olanlara anlam veremiyordu. Çünkü Emre ve Tolga birbirlerine sinirle bakıyorlardı. Bugün eve gidince yapmak istediği ilk şey Emre'nin gelmesini beklemek ve ona neden böyle yaptıklarını sormaktı. Beden Eğitimi Öğretmeni ile konuştuktan sonra evin yolunu tuttu. Yanında Doğanay vardı.

Parla'nın Ağzından

-Doğanay noluyor Emre'ye böyle?

-Ben de bilmiyorum canım. Ama bugün Berrak ile konuşuyordu. Üzgündü ve yalnızdı.

-Bilmem gereken bir şey mi var?

-Biz de bir şey bilmiyoruz. Berrakla konuşunca mutlu gözüküyordu. Kız güzel evet ama Emre'ye göre mi bilemiyorum.

-Doğanay evet Berrak güzel ama Emre buna dikkat eder mi?

-...

-Ama canısı bak şimdi Emre ile o düşünemiyorum.

-Ben de bunu kendime yediremiyorum bebeğim ama Emre bu belli olmaz ki ona.

-Akşam birlikte kapıjın önünde buluşalım. Hem Emre'ye de iyi gelir.

-Olur. Hem stresini de atar iyi gelecek ona. Hem de şu kafamıza takılan soruları cevaplandırır.

Akşam Parla'nın evindeler ve ailecek sohbet edilir.

-Emre bakıyorum Parla ile iyi geçiniyorsunuz hâlâ. Küçükkende böyleydiniz. Sonra çoğaldınız. Baş edilmiyordur şimdi sizle.
Dedi ablam. Amcam hiç susar mı atladı hemen lafa.

-Aaahh,doğru dedin kızım. Gece kaçta geldiğini şaşırıyorum. Allah'tan Parla var yanında yoksa napcak bu deli.

-Haklısın abi aynı şey Parla için de geçerli. Kapının önünde ne konuşjyorlar o kadar anlamıyorum bi türlü. Birbirlerine sahip çıkıyorlar.  Diye ekleyen babamdı sanki.

-Baba bu akşam yine dışarıda olacağız biz. Merak etmenize gerek yok uzaklaşmayız.

-Peki Parla.

-Abla sen ne zaman evleniyorsun? Eniştemizi de getirmemişsin. Olmuyor böyle ama.

-Parla sen daha küçüksün ne bu düğün merakı. Anneme göz kırpıp gülümsedi.

-Heheee meraka bak sen. Ben düğün yapcam borç ödeyeceğim elin delisi gelip göbek atcak. Yokkk yaaa.

Babam buna kızmış olacak ki Emre ağzımı kapattı ve dışarıya gelmeyeceğini belirtti. Nedenini söylemeden kızgınca televizyonun başına geçti. Bende grubumuzdan "kardeşlerim kusura bakmayın biz bugün gelemeyeceğiz.
"Neden Parla?
"öylr gerekti canlarım. Yarın görüşürüz.
"Tamam öyle olsun. "

Emre sinirli bir şekilde
"Parla ya Tolgayı ya da beni seç"
"Ama neden?"
"Neden mi beni ne kadar üzdüğünün bile farkında değilsin. Cevabını bekleyeceğim. "

"Aaaammmaa"

"Aması yok cevabını bekliyorum."

Ne yapacağımı bilmiyorum. Emre neden neden neden ki ?

_*BAŞLANGIÇ*_Onde histórias criam vida. Descubra agora