Two

711 92 59
                                    

Louis kahvaltıyı hazırlamış Harry'nin uyanmasını bekliyordu. Mutfak kapısında iri bedeni gördüğünde ayağa kalktı. "Jennie ile konuştum. Bir saat sonra burada olur." başını sallayıp saçlarını düzeltti.

"Ben eve geçsem iyi olur. Hem Rander gelebilir. Beni evde görmezse kızabilir." Louis'nin yüzü düştü.

"Kahvaltı hazırlamıştım ama sen bilirsin." Harry kendini mahcup hissetti.

"Aslında acıkmıştım." deyip Louis'nin yanına ilerledi. Masayı görünce gözlerine inanamadı. "Bunları sen mi yaptın?"

"Yapamaz mıyım?"

"Yapabilirsin tabi. Sen... çok değişmişsin."

"Aynı kalmak bir işime yaramadı. Değişmeye karar verdim." Harry burukça gülümseyip bir şeyler atıştırmaya başladı. Yan daireden gelen sert kapı sesiyle hızlıca ayağa kalktı.

"B-ben şey kahvaltı için teşekkür ederim. Dün akşam içinde. Görüşürüz." koşturarak evden çıktı. Arkasında ona hala deliler gibi aşık bir adam bırakarak. Louis tüm gece Harry'yi izlemişti. Dört yılın acısını çıkarmak istercesine. Onun yaptığı tek şey Louis'yi tekrar arkasında bırakıp gitmekti. Hazırladığı kahvaltıyı tekrar topladı. Bulaşıkları yıkayıp bilgisayarını eline aldı. Yazdığı kitaba devam etmeye karar verdi.

Belgeyi henüz açmıştı ki kapı çaldı. Hızlı adımlarla kapıyı açmaya gitti. Kapı açılır açılmaz Jennie kollarını Louis'nin boynuna sardı. "Selam yakışıklı." diyerek sesiyle apartmanı inletti. Louis onu kendinden uzaklaştırıp salona gitti. Bilgisayarını kapatıp Jennie'ye baktı.

"Konuşmamız lazım." kız başını sallayıp merakla baktı. "Yan komşum-" zil sesiyle konuşması yarım kaldı. Kapıyı açtığında asık yüzlü bir Harry gördü.

"Geldi değil mi? Sesini duydum." Louis başını sallayıp salonu işaret etti. Birlikte salona girdiklerinde Jennie şok olmuş gibi bakıyordu.

"Selam Jenn." deyip sinir bozucu bir şekilde gülümsedi Harry.

"Tamam olduğumuza göre konuşmaya başlayabilirim. Harry benim yan komşum ve bil bakalım ben ne öğrendim?" Jennie sertçe yutkundu.

"Onun gideceğini bildiğin halde bana söylemediğini öğrendim. Ona aldığım hediye elimde karşına oturup ağlarken bunu bana çok gördün. Belkide onunla son defa vedalaşmamı elimden almıştın. Neden Jenn, neden yaptın bunu? Acı çekmem hoşuna mı gitti? O hastane yatağında kıvranmam seni çok mu memnun etti?"

"Özür dilerim." bu o kadar kısık sesle söylenmiş bir özürdü ki Louis duyduğundan emin bile olamadı. "Acı çekmeni istemiyordum elbette ama o yanındayken daha çok acı çekecektin. Bunu ikimizde biliyoruz Louis. O seni görmezden gelirken daha çok kahrolacaktın." Louis başını iki yana sallayıp dolan gözlerini kırpıştırdı.

"Seni en yakınım zannederdim hep. Bir daha yüzünü görmek istemiyorum. Hayatımdan çaldığın dört yıl için bunu bana borçlusun. Geri döndüğümde gitmiş ol lütfen." Louis tuvalete ilerlerken Harry gözlerini dikmiş karşısındaki kızı inceliyordu. Kızın yüzündeki acıyı görebiliyorsun.

"Bende ilk ondan uzaklaştığım zamanlarda senin gibi hatta daha fazla acı çektim. Zamanla o acıya alışırsın. Söylesene onu hala çok mu seviyorsun?" kız başını salladığında Harry gülümsemeye çalıştı.

"Dört yıl Jenn, dört yıl boyunca senin için ondan uzak kaldım. Senin sevgin için kendi sevgimi göz ardı ettim." derin bir nefes alıp karşısındaki kıza tiksinirmiş gibi baktı. "Şuanda hergün kavga ettiğim, bana zarar veren adama mahkum ettin beni. Louis ve benim dört yılımızı çaldın. Şimdi mutlu musun? Gay bir adama aşık olmak nasıl bir duygu?" kız üzerine atılmak üzereyken Louis'nin sesiyle durdu.

History - Larry/5 ShotHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin