Siyahlar Çok Seksi.

15.8K 579 8
                                    

“Kahvaltıyı ben toplamam” diyip koşarak kaçmaya hazırlanırken ense kökümden yakalayan Doğaç beni tek hamlede omzuna atıp mutfağa geri getirdiğinde sırtını ısırmamanın bir işe yaramadığını anlamama sebep oldu.

“Oldu küçük hanım evde de böyle yapıp kaçıyorsun” diye isyan etti.

“Kaçarım tabi akşam yemeklerini ben yapıyorum kahvaltıyı da ben hazırlıyorum bulaşığını bari yıkayın” diye isyan ettim. Aslında kahvaltı hazırlama ve akşam yemeğini tek başına kabul etme sebebim ikisini mutfakta baş başa romantik bir bulaşık yıkama keyfine bırakmaktı.

“Dua et hastasın diye elleşmiyorum yoksa bütün bulaşıkları sana yıkatırdım” dediğinde mutlulukla yanağına şu sevmediği kocaman sulu öpücüklerden bıraktım ve koşarak kendimi koltuğa Deniz’in kucağına attım.

“Pis kız öpme şöyle sulu, sulu beni” diye isyan etti ardından Arda ile beraber bulaşıkları yıkamaya girişti. Evet, Arda, kızları sofrada aşkım çay koy, Cemre su veriri misin gibi ayak işlerine verince kızlar isyan ederek masadan kalkmış ve bulaşıkları onlara yıkatma kararı vermişlerdi.

Şimdide resmen bana dış yaparak dışarıda şezlong kenarında oturuyorlardı, Deniz ise onlarla dalga geçmek için son fırsatım diyerek solundaki koltuğa geçmiş onları hallerine gülerken bir yandan videoya çekiyordu.

Tabi ben kucağına atlayana kadardı ben kucağına atlayınca telefonu salonda bırakarak hazır ikilinin arkası dönükken kucağına alıp odaya çıkardı.

“Hey aşağıda misafirlerimiz var” diye isyan ettiğim halde beni dinlemeyerek yatağa uzandı ve belimden kavradığı gibi onun kucağına oturmama yardım etti.

Yaram arada bir beni zorlasa da ilaçlar sağ olsun canım yanmıyordu. Hele de doktor arada bir pansumana gelin deyince Deniz kıskançlıkla “Benim sevgilim doktor sayılır kendi pansumanını kendi yapar olmadı doktor çok arkadaşımız var hastaneye gerek yok” diyerek doktoru kıskançlık şokuyla yalnız bıraktı.

Birden gözüme çok çekici gelen Deniz’in üzerine iyice eğilerek dudaklarına minik öpücükler kondurup çekilmeye çalıştım ama tek bir hamlede beni altına alırken öpüşmemizde aynı hızla derinleşmeye başladı.

Deniz’den çıktığından emin olduğum ama buna sebep olduğuma inanamadığım minik iniltiler yüzünden güldüğümde Deniz geri çekilerek hınzır bir gülüşme “Ne oldu?” diye sordu.

“İnliyorsun ve bunun sebebi benim “dediğimde ilk suratı bozulsa da sonra oda gülmeye başladı.

“Bende seni bir güzel inletirdim de dua et hastasın” dediğinde resmen tırnak diplerime kadar morardım.

Deniz halime kahkaha atmaya başladığı sırada bahçeden gelen sevinç çığlıkları ile ikimizde yataktan kalkıp odasının minik balkonuna yöneldik.

Minik mi pardon bütün İzmir resmen ayaklarımızın altında. Doğaç İrem’i kucağına almıştı. Birden Cemrede arkadan Doğaç’ı ittirince İrem ve Doğaç gülerek havuzu boyladılar.  Cemrede tam gülerek arkasını dönmüştü ki Arda’ya toslayınca ona sinirle bakıp geri arkasını döndü.

Ama Arda hepimizi şaşırtarak “Ah yeter be artık” diyip Cemre’nin koluna yapıştığı gibi kendisine çevirip ellerini suratının iki yanından tutup dudaklarına yapıştı.

Hepimiz bu beklenmeyen hareket karşısında “ooo” diye bağırmaya başladıktan birkaç saniye sonra Cemre kıp kırmızı bir surat ile Arda’dan ayrılıp bacak arasına kısır bırakacak cinsten bir tekme attı.

Hızla içeriye girdiğinde bu arada İrem’in Doğaç’a bağırdığını işitip dikkatimizi havuza verdik. Resmen Deniz'le maç izler gibi onların bu paslaşmalı hallerini izliyorduk.

Patron.Onde histórias criam vida. Descubra agora