Bölüm 11

1.3K 41 19
                                    

Medya: o şişe kadar bile şanslı değilim 😫.

Jennie---

Yurda döndüm ve duşumu aldım. Daha sonra kahvaltı için yeterli malzeme olmadığını fark ettim. Bunun için markete gittim.

Yolda yürürken Tae ile karşılaştım. O da markete gidiyormuş. Birlikte yürümeye başladık.

Tae: Jennie, hiç makyaj yapmamışsın ama yinede çok güzelsin.
Jennie: teşekkür ederim. Sen de her halinle tatlısın.

Arkadan bir el omzuma dokundu ve beni kendine çevirdi. Bilin bakalım kim? JEON JUNGKOOK! Çok şaşırdım (!) .

Jungkook: gençler kolay gelsin. 😤🤔🤧
Jennie: 😒 göz devirmekten felç kalıcam...
Tae: senin ne işin var burada?
Jungkook: seni merak ettim hyung. On saattir dışarıda olduğun için. Meğerse Jennie ile-
Tae: of Kook!
Jennie: aaa ben de seninle bişey konuşacaktık Zuzaylım.

M harfini bilerek bastırarak söylemiştim. Sanırım onu gıcık etmek eğlenceli olacak. Ama bir yandan da Tae' yi kullanıyormuş gibi hissediyorum.

Jungkook: dimi kedicik...
Jennie: hadi sen git maknae, büyüklerin işine karışma.

Kaş göz işaretiyle Jungkook ' a Lisa ile ilgili konuşacağımızı anlatmaya çalıştım. Anlamış olacak ki yüzünde şüpheci bir gülüşle yanımızdan geçip gitti.

Jennie: eee Tae, gel biraz konuşalım.
Tae: korkuyorum 😂.
Jennie: ah, korkma yemeyeceğim. 😂
Tae: yemenden korkmam zaten...tadının hoşuma gideceğine eminim. -piç smile-
Jennie: konu saçma yerlere gidiyo, en iyisi sorumuza geçelim.
Tae: bi ara diğer konuyu da konuşalım...
Jennie: aish! Tae, hoşlandığın biri var mı?
Tae: gibi ama o kişi ikinci planda.

Dedi ve bana bir adım daha yaklaştı. Bende geri çekildim. Neyseki konuşmak için bi ara sokağa girmiştik.

Jennie: kimmiş o kişi?
Tae: ikinci plandaki Lalisa, ama dayanamadığım birisi var.
Jennie: hm

Bir adım daha atmamla soğuk gri duvarı bulmam bir oldu.

Tae: o kişi tam da karşımda duruyor.

Sertçe yutkundum ve başımı yere eğdim.

Tae: beni azdırıyorsun Jennie Kim.

Aniden başımı dudaklarına götürdü ve beni sertçe öpmeye başladı. Jungkook daha iyi öpüşüyor. Aish! Ne düşünüyorum ben ya!

Karşılık vermedim. Bu onu daha çok azdırmış olacak ki bedenlerimizi birleştirdi ve ellerini kalçalarıma koymak için beni duvardan kurtardı.

Ben de bunu fırsat bilip aradan sıyrıldım. Koşarak geldiğim yolu dönüyordum ki ileride arkası dönük bir adet Jimin gördüm.

Jennie: Jimin-shi!
Jimin: hı? Jen?
Jennie: beni kurtar!
Jimin: kimden? Jungkook?
Jennie: ııı, Tae.
Jimin: Neden?
Jennie: oppa lütfen...
Jimin: ama sonra anlatacaksın.
Jennie: söz ama şimdi beni saklaman gerek.
Jimin: tamam, odama gel.

Jimin' in arkasına takıldım ve odasına girdik. Sevimli ve daha çok sarı tonlarının bulunduğu oda insanın içini ısıtıyordu.

Jimin: Bir süre burada benimle kalabilirsin, ama Kook görmesin yanlış anlayabilir.
Jennie: yha çok tatlısın, teşekkür ederim.

Dedim ve boynuna sarıldım. O da bana sarıldı ve ayrıldık.

Sizin için daha uzun yazdım. Umarım beğenirsiniz. Kitabın ismiyle hiç bir alakası kalmadı ksksksksksk. İsim için öneride bulunursanız sevinirim. Sizi seviyorum 😘. 430 kelime rekorum olabilir. Ksksksksksk.

💛

But I'm idolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin