sahnemde ki aşk | vsoo

//15//

bu da günün 3. bölümü şxöxşxöxlxx

neredeyse 1 ay olmuştu 1 aydır suho ile konuşuyordum ve sevgisine inanmaya başlamıştım çok olmasada yanında bazen heyecanlanıyordum.

bu 1 ay içinde bts ile çok yakın arkadaş da olmuştuk.

hatta lisa ve jungkook çıkıyordu, yoongi ve jennie ise flörtleşiyorlardı.

ben de rose ve jimin'i shipliyordum.

ben böyle düşünürken aklıma bana yazan anonim geldi ister istemez onu özlüyordum.

bana karşı duygularu cidden çok güzeldi ve gerçekti ama neden böyle yapmıştı?

telefonumun sesi odaya yayıldığında düşüncelerimde dağılmıştı.

kalkıp masanın üstündeki telefonu alıp açtım.

"selam jisoo"

"efendim suho"

"ne yapıyorsun?"

"evde dinleniyordum sen ne yapıyorsun?"

"ben de öyle benimle kafeye gelir misin?"

"hmm olabilir aslında tamam gelirim yarım saat sonra beni almaya gelirsin." dedim ve telefonu kapattım

nereye gideceğimizi biliyordum gazetecilerden ve fanlardan uzak bir yerde idollerin gittiği bir mekana gidecektik.

dolabımın karşısına geçtim ve siyah pantolonumun üstüne yine siyah olan ama üstündr gri parıltılar olan gömleğimi giydim ayağıma da kısa botlarımı geçirdiğimde hazırdım.

"kızlar ben suho ile dışarıya çıkıyorum."

"tamam unnie dikkat et ve geç kalma."

aşağıya indiğimde suhoyu gördüm ve hemen yanına gidip arabaya bindim.

mekana geldiğimizde boş bir masa bulup oturduk garsona da siparişlerimizi söyledik.

biz sohbet ederken suho'nun gözleri girişe kaydı ve ayağa kalktı.

"taehyung kardeşim naber ya ne zamandır görüşemiyoruz." dedi suho.

"i-iyiyim hyung sen nasılsın?"

"ben de iyiyim jisoo ile oturmaya gelmiştik öyle" dedi suho ve bende taehyung'a selam vermek için kafamı kaldırdım ama gördüğüm kişi tzuyu oldu.

"bizde tzuyu ile geldik neyse sonrs görüşürüz hyung." dedi ve gitti.

suho da tekrar yerine oturdu.
"bizim taehyung'a bak ya ne ara birisini buldu." dedi.

ona gülümsedim ve yemeğime devam ettim yemek bitince beni eve bıraktı.

bangtanpink.

jin: yahu iyi ki bir sevgiliniz oldu gruba mesaj atan yok ya.

jisoo: benim sevgilim yok ki.

taehyung: :)

jennie: benimde yooook.

yoongi: şimdilik ;)

rose: ıy yeter be.

jimin: +

jungkook: ağlama lan sevdiğin kız yüz vermiyor diye bize sallıyo mala bak.

rose: aa jimin birisini mi seviyor?

jimin: :)

lisa: kimden laan.

jimin: :)

jisoo: sırıtma amk söyle.

jimin: sakin ol abla ama söyleyemem.

jennie: niye lan korktun mu ehehehe

jimin: yok be niye korkuyum.

jisoo: söyle o zaman.

lisa: lan rose niye odana çıktın.

jennie: hassiktir ağlıyor lan bu.

jisoo: vay amk yine noldu neyse ben bakarım.

jimin: haber verirsiniz.

lisa: okey.

"rose güzelim yavrum,canım aç şu kapıyı."

"işim var unnie git sen"

"işin ağlamak mı salak kendine gel ve ne olup bittiğini anlat hemen."

"olmaz" dedi ve burnunu çekti.

"sana avakado alırım."

ve o sihirli kelimeyle kapı açılmıştı.

"şimdi anlat bakalım ne oldu?"

"unnie ben jiminden hoşlanıyorum ama onun sevdiği varmış."

"aha shipim tuttu hem nerden biliyorsun belki o kişi sensin"

"imkansız gibi bir şey bu beni sadece arkadaşı olarak görüyor."

"ben en başından beri jimin'in sana karşı bir şeyler hissettiğini anladım rose bence git söyle her şeyi hir şey kaybetmezsin."

"sağol unnie deneyeceğim"

"önemli değil rosee ama hadi sil şu göz yaşlarını sonra aşağıya gel kızlara beraber konuşalım şu konuyu.

"tamam unnie" dedi ve bende odadan çıktım

ah bunlarla ne yapacaktım ben