89.BÖLÜM - Bir 'dizi' saçmalık..

55.3K 1.9K 562
                                    

Uzun bir aradan sonra upuzun bir bölümle merhaba ^^ Umarım beğenirsiniz. Bir sonraki bölüm ne zaman gelir bilmiyorum. İşlerime bağlı. Keyifli okumalar :)

Çantamı son kez kontrol ettikten sonra merdivenlerden üçer beşer hızlıca iniyorum. Kerem ise salonda oturduğu koltuktan kalkıp bana doğru dönüyor.

“Hazır mısın güzelim?”

“Evet hayatım. Çıkabiliriz.”

Birlikte evden çıkıp her sabah olduğu gibi ben önden, Kerem arkamdan apartman merdivenlerden inmeye başlıyoruz. Ve yedinci kata geldiğimizde bir sabah klasiği olarak dairenin kapısı açılıyor ve Safiye Teyze tabi ki dışarı fırlıyor.

“Günaydın evlatlarım.” diyor neşeli bir sesle gülümseyerek Kerem ve beni süzerken.

“Günaydın Safiye Teyze.” diyoruz Kerem’le aynı anda cevaplayarak. Safiye Teyze ise vakit kaybetmeden heyecanlı bir şekilde konuşuyor hemen.

“Saat daha sabahın körü.. Siz niye erken çıkıyorsunuz artık? Önceden Kerem Bey oğlum önce, sen de ondan yarım saat sonra çıkardın evden Zeynep.”

Kadın resmen eve giriş-çıkış saatlerimizi kayda almış. Gerçi almadığı şey yok ama neyse.

“Artık yeni düzenimiz böyle Safiye Teyzecim.” diyorum gülümseyerek. “Hadi sana iyi günler.”

“Dur ayol.” diyor hemen beni kolumdan tutup durdurarak. “İki laf edelim.”

Safiye Teyzecim ben senin bugüne kadar iki tane laf ettiğini hiç görmedim. Sen şimdi başladın mı alt komşular, üst komşular, karşı apartman, çapraz mahalle derken, biz burada yıllanırız.

“İşe geç kalacağız ama.” diyor Kerem hemen araya girerek.

“Siz niye böyle erken erken çalışmaya başladınız?” diye soruyor bu kez de kaşlarını çatıp, meraklı bir ifadeyle ikimizi de süzerken. “Bana bakın, sizin durumunuz mu yok? Ondan mı böyle sabah kargalar kahvaltısını etmeden koştura koştura geçiyorsunuz kapımın önünden?”

Yok biz sana yakalanmayalım diye koşuyoruz teyzecim. Ama görüldüğü üzere pek de bir işe yaramıyor.

“Yok canım. Bir sorun yok.” diyorum kafamı iki yana sallarken. Ama Safiye Teyze bir türlü ikna olmuyor.

“Zeynep? Bak ölümü gör doğru söyle.”

Ben senin ölünü niye göreyim Safiye Teyze ya? Tırsarım ben öyle şeylerden.

“Yok bir şey Safiye Teyzecim.”

“Yok yoook.” diyor kaşlarını havaya kaldırırken. “Siz ikiniz zor durumdasınız, ikinci bir işe falan girdiniz dimi? Gururunuzdan da söyleyemiyorsunuz tabi kimseye. Geçim sıkıntısı çok zordur bilirim. Bir de yeni evlendiniz, bir sürü masraf da var. Ah çocuğuuuuum..”

“Safiye Teyz-”

“Yazık valla yazık.” diyor Safiye Teyze beni dinlemeyerek acıklı bir ifadeyle konuşmaya devam ederken. “Bak turuncu oğlanın yüzü gözü solmuş.”

Safiye Teyze’nin sözlerinden sonra dönüp Kerem’e bakıyorum. Gerçekten de solgun gibi.. Allah Allah. Biz geçim sıkıntısı mı çekiyoruz yani? Benim niye haberim yok?

NUMARA 12Opowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz