06

433 66 12
                                    


Telefonu cebime koyduğum gibi koşmaya başladım ve bulduğum ilk apartmanın bahçesine girip saklandım. Eğer Demir'i birazcık tanıyorsam, merakına yenik düşüp gelecekti, aynen de öyle oldu.

Sokağın başındaki hızlı adım seslerine karşı arkama döndüm ve derin bir nefes alıp gözlerimi sıkıca kapattım. Adım sesleri durduğunda hükmünü derin nefes seslerine bırakmıştı. "Bu seferlik kaçtın bakalım. Bir dahakine girdiğin o bahçeden seni çıkartmasını bilirim." dediğiyle hafiften gülümsedim ama daha çok büzüştüm. "Görüşeceğiz." diye mırıldandı ve yine adım sesleri duyuldu.

"Görüşeceğiz.." diye hafiften mırıldandım. "Görüşeceğiz.."

Telefonuma yine düşen bildirim sesiyle cebimden çıkarttım ve mesajına tıkladım.

Demir: Bir dahaki sefere kaçmana izin vermeyeceğim  kapşonlu.

Gülümsedim ve yavaşça ayağa kalktım. Sırıtmaya devam ederken birden kafamı sert bir şeye çarptığımı fark ettim. Umarım, çarptığım şey Demir değil, betondur. Umarım..

someone you lovedWhere stories live. Discover now