Hayır saçma bölüm başlıkarından bıkmıycam.
Ve sınav haftası ya hani yazım yanlışlarını çok şey etmeyin zor yazdım zaten 🤦♀️
°
°
°
°İmkansız.
Bu beyinsizle yaşamam imkansız.
Onu alttan almam daha da imkansız.
"Daha saat üç, o zamana kadar evde olmak zorundasın? Beni ispiyoncu yapmak istemiyorsan eve geliyorsun!"
Zil çalana kadar bahçede Çilekli Süt içerek hayatımı sorgulamıştım zil çalınca da konu Louis'den nasıl oraya geldiyse Zayn efendinin işinin olmasını umursamadığımı fark etmiştim. Cidden oraya nasıl geldim bilmiyorum ama sonuçta bende istesem Ed'le takılırdım ama ebeveynlerimiz bize bir görev vermişti. Ayrıca o kadar önemli olsa bile saat daha üçtü, sözleştikleri saate çok vardı.
Pekala şu tabir daha uygun, Louis ve aramdaki olmayan şeyi düşünmüş düşünmüş sonra da cevap bulamayınca cevabını bildiğim soruya geçmiştim.
Şimdi de Zayn kaşlarını çatmış bir elliyle pekte sakallı olmayan çenesini sıvazlıyordu ve ben de omzunun üzerinden okuldan yeni çıkan Louis'i görüp cevapsız soruma geri dönüyordum.
"Sanırım beynin o koca kafana küçük gelmiş. Anlamıyor musun işim var?"
Tamam o bekleyebilir. Gözlerimi ela gözlerle çakıştırıp yumruk yaptığım ellerimi bacaklarımın yanına sıkıca sabitledim. Bir de fark etmeden hala yara olan alt dudağımı ısırmıştım ama umrumda değil. Şuan onun o parlak saçlarını yolasım var. Götlek.
"Kafam ve beynim senin varlığından daha falza yer kapladığına göre hiç konuşmamalısın. Eğer gelmezsen -"
Evet götlekti ve lafımı kesiyordu, bu çocuk beni sinir krizine sokuyor. Trisha nasıl dayanıyor bu döl israfına?
"Eğer gelmezsem babana söylersin? Ve o bana karışamaz?"
Her kelimeyi bastırarak söylemesi ve konuyu tamamen değiştirmesi sayesinde sinirden ensemin yandığını hissediyordum. Bu kadar amip olmak için ders alıyor olmalı? Gerçekten ben nasıl dayanabilirdim bu insanımsıya?
Keşke Louis onu alttan almamı söylemeseydi. İstemesem yapmazdım değil mi ama o benden isteyince yapmak zorunda hissediyordum. Louis demişken, her zamanki gibi birden belirdi ve hiç anormal bir şey yapmamış gibi bir kolunu Zayn'ın omzuna attı. Onu görünce biraz kızarmış olabilirim ama nedenini hiç sormayın çünkü bende bilmiyorum.
Mavi gözlerini benim gözlerime dikip benim onun hakkında düşündüğüm şeylerden tamamen bağımsız uyarı dolu bir ses tonuyla Zayn'e de arada bakarak uyardı.
"Sakin olun herkes size bakıyor?"
Birden ortaya çıkmayı cidden seviyor olmalı. Ama umarım bana göz kırpmayı da bu kadar sevmez. Çünkü bunu ona baktığımı fark ettiğinde ve yaptığında birisi beni bir trene bağlamış ve o tren geri geri gidiyormuş gibi hissetmiştim. Midem alt üst oldu.
Ve gözlerini kısarak halime gülmesi konusunda hangi duyguyu kullanmam gerektiğini çözemedim. Kızmalı mıyım? Ama o tatlı yüzü buna engel olur.
Aslında bazen saçmalıyorum gibi geliyor. Bu hoşlantı hiç bir yere gitmiyor çünkü. Asla bir ilerleme olamayacak arkadaş bile değiliz zaten, en iyisimi boş vermek.
Gözlerimi kırpıştırp kendime gelince etrafta bize bakan ergen okul arkadaşlarımı fark ettim. Haklıydı, okul dağılıyordu ve herkes bahçedeydi. Ben de Zayn efendiyle böyle bahçenin ortasında kavga ediyordum. Eh izliyorlardı ve izlemeleri gayet normal.

YOU ARE READING
Rebel / Larry Stylinson
FanfictionErgenler acımasızdır. Aileler anlayışsız. Harry Styles annesiyle olan kavgası yüzünden babasının yanına Doncaster'e gönderilir. Ve babasının sandığının aksi olan yönlerini keşfederek çok daha farklı bir hayata başlar. Buna okul hayatı da dahildir...