Sabah alarm sesiyle kalktım. Haftasonu ne çabuk geçmişti. Melih'i görecek olmanın verdiği heyecanla işlerimi hızlıca hallettim ve evden çıktım. Okula vardığımda tam okula giriyordum ki adımın söylenmesiyle daha doğrusu böğrülmesiyle yönümü değiştirdim. Mert, Seda ve Melih çardakta oturmuşlardı ve Mert bana bağırıyordu. Yanlarına gittim "neden böğürüyorsun Mert ismimi bütün okul duymak zorunda mı?" Ufak bi kahkaha attı. "Dün neler yaptın Irmakcım?" Bir ima seziyordum Melih anlatmış olamazdı değil mi? "H-hiç bir şey" gülmeye başladı "Hadi hadi Seda anlattı" dedi ve Melih'i gösterdi. Seda ne alakaydı? Seda'ya baktım ellerini ben suçsuzum der gibi kaldırdı "merak kötü bir şey değildir biraz dikizledim sadece" yuh ama ya "insanın başına ne gelirse ya meraktan ya da tövbe estağfurullah" Seda utançtan kızarırken erkekler benim dediğim lafa gülüyordu. Melih beni yanına çağırınca daha doğrusu kaş göz yaparak gel deyince gittim yanına oturdum. Kolunu omzuma attı ve kulağıma eğilerek "nasılsın miniğim" dedi fısıldayarak sanırım kalpten gidicektim. Bi dakika bi dakika o bana miniğim mı demişti valla dedi. Hiç ona bakmadan "iyiyim sen nasılsın" dedim bu halime sadece tebessüm etti sanırım iyiyim demekti. Sınıfa gidince sıraya oturdum bi süre sonra Melih gelmişti malum aynı sırada oturuyoruz. Yanıma oturunca elinde ki çilekli sütü bana uzattı. Gözlerim parlamıştı adeta ama anlamamazlıktan gelicektim. "Bu ne?" Bana mal mısın der gibi baktı. "Ordan bakınca neye benziyor güzelim" aha bu güzelim lafına düşerim. "Valla çilekli süte benziyor" güldü "hadi ya sana aldım" teşekkür eder gibi başımı salladım ve sütü aldım. Mert elinde bi karton bardakla ve çilekli sütle içeriye daldı daldı diyorum çünkü "yandım yandım açın yolu" diyerek girdi sınıfa elinde ki karton bardağı Melih'in önüne koydu içinde çay vardı. "Özür şeyi olarak kabul et özür dilerim" dedi benim yüzümden araları bozulmuştu. "Önemli değil arkadaşını korudun sonuçta teşekkür ederim çay için" dedi ve mutlu son sarıldılar nasıl sarılma ama birbirlerinin ciğerlerini söktüler. Melih çayını bende sütümü içiyordum. Süt içerken aynı küçük çocuklara benziyordum genelde hep pipeti ısırarak içerdim ve yerimde bi sağa bi sola sallanırdım neden olduğunu bende bilmiyorum alışkanlık küçüklüğümden beri böyleyim. Melih'in beni izlediğini fark ettiğimde süt boğazıma kaçtı birden panik yapmıştım. Gülerek sırtıma vurdu "helal güzelim sakin ol" gerçekten kalpten gitmemi istiyordu bu çocuk biz şimdi neydik sevgili miydikonun gibi bir şey mi? Melih'e döndüm. "Melih biz şimdi neyiz?" Şaşırdı sabahtan beri bana yakın davranıyordu. "Sevgili?" Biraz nazdan bir şeycik olmazdı. "Ha ben teklif aldığımı hatırlamıyorum" tek kaşını kaldırdı. "Güzelim dün etmiştim aslında" ben bi daha istiyorum be adam "Allah Allah ben hatırlamıyorum arkadaşım" kaşları üst dudağına değecek şekilde çatıldı. "Ne arkadaşı kızım başlarım arkadaşına tamam yaparız teklifini" güldüm ve önüme döndüm. Sınıftan bi çocuk içeriye dalıp dersin boş olduğunu söyleyince sınıf coşmuştu. Kafamı Melih'in omzuna koydum bana baktı gülümsedi ve kendi kafasını benim kafamın üstüne koydu. Okul çıkışı Melih suratıma bile bakmadan çıktı gitti. Eve doğru yürürken ona mesaj attım.
Irmak: Melih bir sıkıntı mı var?
Melih: Ne alaka?
Irmak: Çıkışta suratıma bakmadan gittin.
Melih: Bilmem farkında değilim arkadaşım.
Ne saçmalıyordu bu? Sabah ben dedim diye kızmıştı.
Irmak: Arkadaşım?
Melih: Evet arkadaş değil miyiz? Irmak iyi misin?
Sanırım ben kendi hayal dünyamda yaşıyordum her şeyi
Irmak: Yok iyiyim tabii arkadaşız
Melih'ten:
Demek teklif istiyorsun Irmak hanım al sana teklif canım. Okul çıkışı Irmak'ın suratına bile bakmadan çıktım çünkü teklifim için bu gerekiyordu. Akşama doğru Irmak'a mesaj attım.
Melih: Irmak parkın oraya gelir misin?
Irmak: Neden?
Melih: Konuşmamız lazım
Irmak: Peki
Mert ve Seda arkada çalıların arkasına saklandı. Karşıdan Irmak'ın geldiğini görünce ayağa kalktım. "Hoşgeldin" ufak bi baş selamı verdi. "Irmak dün ki konuşma biraz yanlış oldu yani şöyle dün akşam ilgiye fazlaca muhtaçtım o yüzden seninle öyle konuştum ama dediklerim gerçek hislerimi yansıtmıyordu yani kısaca sana senin düşündüğün gibi şeyler hissetmiyorum arkadaş kalalım en iyisi bu bizim için" çoktan gözyaşları akmaya başlamıştı. "Anlıyorum sorun değil yardımcı olduysam sıkıntı yok tabii arkadaşımsın" daha fazla üzmeye dayanamazdım. Seda uçan balonları saldı Mert havai fişekleri patlattı ve Güzel kadın şarkısı çalmaya başladı. Irmak şok olmuş bi şekilde bana bakarken gülmeye başladım. "Adının yanında ne güzel durur adım" diyerek şarkıya eşlik ettim. Şarkı bittiğinde söze girdim. "Bir teklif istiyordun bende yaptım daha doğrusu yapıcam" ne diyeceğimi bilemiyordum doğaçlama giderim demiştim ama takılmıştım. " Irmak her şeyinle her şeyim olur musun?" Güldü hâlâ şoktaydı kafasını salladı "olurum" gülerek belinden sarıldım ve havaya kaldırdım. "Seni seviyorum" "seni seviyorum"
Irmaktan:
Gerçekten şok olmuştum böyle bir teklif beklemiyordum. Dörtlü olarak biraz oturup sohbet ettikten sonra herkes evine dağıldı. Eve gider gitmez kendimi yatağa attım kalbim hâlâ hızlı hızlı çarpıyordu. İnstagramı girdim.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Melihates: Adının yanında ne güzel durur adım ❤ Irmakyildirim: Çok seviyorum ❤
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Irmakyildirim: Sevilmek ne çok yakışır sana ❤ Melihates: Çok seviyorum ❤
