Jamais Touché - Kookjin.

confusion.

08:12

Jungkook'un Annesi: Jungkoookkk hadi kalk anneciğim okula geç kalacaksın ilk günden
JK: Aah tamam anneee bağırma lütfen
Jungkook'un Annesi: O zaman hemen kalkıyorsun 15 dakika içinde aşağıda oluyosun tamam mı kahvaltı yapmadan gitmene izin vermem
JK: Tamaaaammm

Oflaya puflaya yataktan kalkıp banyoya gidip yüzünü yıkadıktan sonra hafif dağılmış saçlarını düzelterek odasına döndü. Her zamanki gibi düz simsiyah giyinerek kahvaltı yapmak için mutfağa indi.
JK: Günaydıın herkese
Jungkook'un Babası: Günaydın evlat."
Jungkook'un Annesi: Günaydın oğlum omlet yaptım sana en sevdiğinden hadi soğutmadan ye
JK: Oo eline sağlık anneciğim
Jungkook'u Annesi: Afiyet olsunnn oğlum

Jungkook kahvaltısını yapıp çantasını alarak kapıdan çıktı.
Metroya doğru yürümeye başladı. Durağa geldiğinde çok geçmeden metroya binip okula vardı. İlk günün verdiği gerginlikle okulun bahçesine ilk adımını atmıştı. Etrafındaki herkes gayet mutlu ve rahat gibiydi. Bu durum onu daha da gerdi ama belli etmeden sınıfını buldu. Sınıfın arkalarına geçip telefonuyla oyalanmaya başladı.
Jungkook ortalamanın çok üstünde bir yakışıklılığa sahipti doğal olara sınıfa girer girmez herkesin dikkatini çekmişti ki bu durum onu şaşırtmıyordu aslında. Farkındaydı bakışların ama aldırmadan telefonuyla ilgilenmeye devam etti.
Ders başladı. Birkaç dersin ardından çıkış saati gelmişti.

Jungkook Jimin'i arayıp buluşma ayarladı. Telefonu kapatıp metroya binip cafenin olduğu noktada indi. Kafeye geldiğinde Jimin klasik masalarında oturuyordu.

JK: Ahh bugün çok yorgunum
JM: Niye?
JK: Daha ilk günden deli gibi çizim yaptık ya
JM: Hhah hemen de pes etme havasına girmen??
JK: Yok ya ama cidden yorulduk elimi hissetmiyorum hala
JM: Dur bi bilek güreşi yapalım hemen en azından 1 kez olsun seni yenmiş olmak istiyorum fırsat bu fırsat
JK: Hhah seni elim uyuşukken bile yenerim bu arada
JM: Hehhe doğru yine de bi şansımı denemek istedim
JK: Onu boşver de sen naptın? 3. sınıf öğrenci olmak nasıl gidiyor
JM: Daha yeni başladı ya bilmiyorum. Sanırım zor geçecek bu yıl ders çalışmam gerekiyo
JK: Sen ve ders çalışmak hahhah
JM: Harbiden anasını satayım hiç akıl alır gibi değil ama seneye zorlanmamak için yapmam lazım
JK: İyi oldu biraz daha az barda takılırsın aq ayyaş oldun çıktın başımıza
JM: Bu yaşımda böyle olmayacaksam ne zaman olacağım arkadaşım
JK: Tabi filozof gibi adamsın bilirsin en iyisini
JM: Hhah tabi.. Ee sen naptın ortam falan nasıldı?
JK: Tabii ki benlik değil.
JM: Artık bunu aşman lazım farkındaysan üniversitedesin. Yalnız olmak dünyanın en sıkıcı şeyi olur senin için biraz ilgilenmeye çalışsana insanlarla
JK: Gerek duymuyorum açıkçası çok arkadaşa ihtiyacım yok
JM: Tamam insanları sevmiyorsun güvenmiyorsun da okay ama bari kadınlarla ilgilen lan bir sevgilin bile olmadı daha hahha artık kızlara ilgi duymadığını düşünmeye başladım

Jimin Jungkook'a takılarak gülüp telefonuna gelen mesaja bakarken Jungkook yüzündeki sahte gülümsenin sebebini anlamaya çalışıyordu.

"Cidden ben neden kimseyle ilgilenemiyorum? Kadınlar yanıma yaklaşınca bile midem bulanmaya başlıyor. Ahh sorunum ne? Acaba gerçekten de karşı cinse ilgi duymuyor muyum?"