that book in the library & 𝑛𝑜𝑚𝑖𝑛

septima:

najae: lee jeno?

leejen: hm?

najae: sen iyi misin?

leejen: iyiyim

najae: bana yalan söylemeyi kes
iki gündür kütüphanede değilsin

leejen: çünkü kore'de değilim

najae: ne?
najae: jeno, korkutuyorsun

leejen: iyi değilim
leejen: sadece buradan uzaklaşmak
zorundayım
leejen: önemli olan bir şey değil
tamam mı

najae: jeno
najae: sorun ne?

leejen: aldığım her nefes
leejen: canımı yakıyor
leejen: tutunduğum her dal
leejen: kırılıyor
leejen: ve ben
leejen: her geçen gün içime sızan zehirle ölüyorum
leejen: sen de beni merak etmemeye çalış

najae: aptalsın
najae: saçmalıyorsun

leejen: farkındayım nana

najae: sana nasıl yandığımın farkında mısın peki?
najae: seni sevdiğimin farkında mısın?
najae: ve şu an meraktan delirdiğimin farkında mısın lee jeno?

leejen: ne
leejen: ne yani, sen-
leejen: hayır hayır
leejen: asıl saçmalayan sensin
leejen: beni sevmemelisin

najae: neredesin

leejen: amsterdam'da
leejen: sakın bir delilik yapayım deme
leejen: nana hayır

najae: o zaman iki gün içinde buraya dönmüş ol
najae: yalvarırım

leejen: neden?
leejen: neden beni seviyorsun, tanrı aşkına?
leejen: neden güzel kalbini benim gibi bir insana ezdiriyorsun?
leejen: ben ölmeliyim
leejen: sen ise beni unutup yaşamalısın
leejen: kendime olan sözümü ben tutamazsam
leejen: sen tut, yalvarırım

leejen: sana acı vermek istemiyorum
leejen: çünkü ben de seni seviyorum
(MESAJ GÖNDERİLEMEDİ)