56.Bölüm

7.3K 865 996
                                    

(Taehyung)

Lily'e şüphelerimden bahsetmenin ardından yeniden profesörün odasındaki koltuklardan birine gömülmüş düşünüyordum.

So Ra, Ella ve Hoseok ile birlikte buraya gelene kadar kendi kabuğuma çekilmeyi uygun görmüştüm. Bu süreçte Hwa Mi'den birçok arama ve mesaj alsam da ona henüz dönmeyi düşünmüyordum. Zaten yeterince karışık olan bu durumu çözmeden ona açıklama yapamazdım. Endişede olduğunu anlayabiliyordum fakat aklımdakileri toparlamak açısından şimdilik sessiz kalmayı yeğliyordum.

Zilin çalması ile birlikte yerimden hızla kalktığımda hâlâ dosyalarla ilgilenen Lily de benimle birlikte ayaklandı ve ikimiz birden kapıyı açmak için odadan ayrıldık.

Lily benden önce davranarak aceleyle kapıyı açtığında So Ra, Ella ve Hoseok göründü. Ella, Lily ile kısa süreli bir bakışma yaşadıktan sonra bana şaşkın bakışlarını sabitledi.

"Hadi geçin içeri," diye talimatta bulunduğumda Lily de kapının önünden yana kayarak bizimkilere yol açtı. Ella'nın ilk işi yanıma geçip koluma tutunmak olurken onu rahatlatmak adına saçlarına minik birkaç öpücük kondurdum. Şimdi gülümsüyordu.

"Neden çağırdın bizi?

Hoseok'un sorusu üzerine derin bir iç geçirmek zorunda kaldım.

"Durum oldukça karışık. İçeri geçelim. Her şeyi anlatacağım."

Durumun ciddiyetinin farkına varan Hoseok ve So Ra yönlendirmem üzerine Profesör Watson'ın odasına geçerken elini kavradığım Ella ve yanımızda bulunan Lily ile onları takip ettik.

Profesör Watson'ın odasında bir koltuğa geçen Hoseok ve So Ra'nın tam karşısına geçtim.

"Lily, Profesör Watson'ın kızı ve aradığım bilgiler için bana yardım ediyor," diye kısa bir açıklama yaptım ve sırayla "Bunlar da sevgilim Ella, en yakın arkadaşlarım Hoseok ve So Ra," dedikten sonra derin bir nefes alıp söyleyeceklerimi kafamda kısaca toparladım.

"Buraya sizi çağırmamın çok önemli sebepleri var ve soracağım her şeye sorgusuz sualsiz yanıt verilmesini istiyorum. Daha sonra her şeyi açıklayacağım. Şu an vakit kaybetmek istemiyorum."

Hoseok ve So Ra ciddiyetle başını olumlu bir şekilde salladı ve Ella yüzüme bir delik açmak istiyor gibi beni inceliyordu. Daha çok ortamın neden bu denli ciddi olduğunu çözmeye çalışıyor gibiydi.

"So Ra, insomnia (uykusuzluk) hastalığın için ameliyat olduğunu söylemiştin değil mi?"

"Evet," diye beni onaylayan So Ra'nın ardından Hoseok konuşmaya katıldı ve "artık uyku problemi çekmiyor," diyerek So Ra'yı onayladı.

"Ameliyat için kulak arkasına mikroçip yerleştirdiklerini söylediler doğru mu?"

"Evet, sanırım uykulu halimizi algılayan adenosin kimyasalını beynim algılamıyordu. Bununla ilgili sinir uçlarını aktif hale getirmekle sorumlu bu mikroçip."

Usulca başımı salladım ve derin bir iç geçirdim. Bu elbette Profesör Watson'ın bu çalışmayı yaparken hedeflediği olaydı. İnsanların uykusuzluk, unutkanlık gibi çeşitli sorunlarına çözüm bulmak. Yine de atlanılan bir şey vardı.

"Pekala, sana beyninin açık bir devreye dönüşebileceğini ve bu mikroçiplere PC ortamından ulaşım sağlanarak, sinyal gönderilmesi durumunda beyninin bunu işleyeceği riskini de söylediler mi?"

So Ra'nın kaşları endişeyle çatıldı.

"Ne demek bu?"

Yeniden iç geçirip yerimden kalktım ve So Ra'nın oturduğu koltuğun koluna rahatsız bir şekilde oturup elini avuçlarımın arasına aldım. Hâlâ endişe ve merak içinde bana bakarken sakin olmaya çalışarak "beynindeki çipi çıkarmak gerekiyor fakat önce olayları açığa kavuşturmalıyız." dedim.

Blue Side ❧ VHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin