the

1.2K 130 279
                                    

Gözümü araladım.

Yabancı mesaj atmıştır diye düşünüp telefonu elime alıp İnstagram'a girdim.

Anonim: şimdi seni sana anlatıyorum.
kurabiyeleri çok seviyorsun.
ama sımsıcak olsun istersin çünkü sıcak oldukları zaman yumuşak olur ve ağızda kolay dağılınca içini de yumuş yumuş
hissettirmesi hoşuna çok gider.

Anonim: öğle arası her zaman acılı noodle yersin ama acı olduğundan karın ağrısından ağlarsın.
Seni salak.

Anonim: todoroki'yi çok seversin.
ona çok değer verirsin.
onun gözlerine çok farklı bakıyorsun Izuku.
sevdiğin insanlara baktığı zaman gözlerinin yeşili açılır.
Onda gözlerinin o rengi o kadar açıklaşıyor ki, gerçek rengini unutuyorum.
Ve ben sadece gözlerin rengi bana bu kadar açık olsun istiyorum.

Anonim: Etrafındaki insanları çok iyi bildiğini düşünüyorsun ama tek bir kişiyi hiç iyi bilmiyorsun İzuku.
Ve bunun için çok ezik görüyorum seni.

Anonim: Todoroki'den ne kadar nefret ettiğimi söylemiş miydim?

Anonim: Seninle ne zaman konuşmak için adım attığım zamanlarda önüme geçip sana o pis ellerini omzuna sarıp, hikayeler anlatıyor.

Anonim: Ama seninle hiç konuşmasam bile seni herkesten iyi tanıyorum.

Anonim: Her geçen gün seni daha çok tanıyorum ve sana her geçen gün aşık oluyorum.

Anonim: Şu an seni izliyorum.
Gözlerini sakince yummuş, huzurlu bir şekilde hayal ediyorsun bazı şeyleri.

Anonim: Ne hayal ettiğini bilmiyorum ama, seni etkilemiş, büyülemiş olmalı.

Anonim: Todoroki'yle miydin? Onu mu öpüyordun? Yoksa o mu seni?

Anonim: Todoroki benim için ölü.

Anonim: Ölümü de benim ellerimde olacak.

Anonim: Ama seni seviyorum.

Anonim: Görüşürüz.

Bu bir sapık.
Gerçekten bir sapık.

Ellerim titremeye başladı, panikle etrafımda birisi olup olmadığını kontrol etmek için hızlıca etrafıma baktım ama kimse yoktu.
Bundan kurtulmam lazımdı.

Fakat içten içe anlıyorum onu. Ulaşamadığı biri için kendini paralayan bir özleme sahipti. Aynı benim gibiydi bu yüzden ona karşı bir yakınlık hissettim.

Todoroki'ye bakışımı o söyleyene kadar hiç fark etmemiştim.
Sahi, onu gördüğümde gülümseyişimde bir değişiklik oluyordu. Herkese güldüğüm gibi gülemiyordum ona. Daha farklıydı.

Her neyse, ben okyanustaydım ya.


Okyanus. Arıyor.

Yanıtlamak için soğa kaydırın.


Beni, beni arıyordu.
Telefon titreşim yüzünden mi titriyordu ellerim yoksa içimi saran kocaman stres yüzüzden mi titriyordum emin olamadım.
Titrek ellerle, kuşku dolu bir şekilde telefonu açtım.

"Hey, bok!"

"Sana da merhaba Kacchan. Evet, günüm güzel geçti. Senin?"

l'océan (katsudeku)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin