YENİ OKUL

546 54 14
                                    

Yine mi ya? Şu kavgalarda hep haksız çıkmayı nasıl başarıyorum ki! Ama bu son. Gerçekten bu sefer son.

Bugün yeni okulumda ilk günüm. Bu sefer sorun çıkartmak yok! Hem yeni okulumda çocukluk arkadaşım Orhan ile birlikte olacağım . Bu da problemlerden biraz da olsa uzak olmama yardımcı olacak bir durum.

Orhan 'la yurda bırakıldığım yıl tanışmıştım. Yani 6 yaşımdayken.
Ortama alışamadığım için sürekli oradan kaçmaya çalışıyordum. Bir gün bunu başardım fakat gidecek hiçbir yerim yoktu. Bir süre dümdüz koştuktan sonra bir çocuk parkına vardım. Bir köşeye oturup çaresizce ellerimi yüzüme kapatıp ağlamaya başladım. Biri yanıma oturdu. İrkildim başımı kaldırdığımda yeşil gözleriyle ve kocaman gülümsemesiyle bana bakan bir erkek çocuğu vardı karşımda. Benimle konuşmaya çalışıyordu. Hoşuma gitmişti. Çünkü uzun zamandır ilk kez biri benimle çok samimi bir şekilde iletişime geçmişti. Sonra annesi Ceyda teyze geldi yanımıza. Benimle konuştu, neden ağladığımı ve neden tek başıma olduğumu sordu. Neden bilniyorum ama muhtemelen henüz birçok şeyi kavrayamayan bir yaşta olduğum için sanırım onlara her şeyi anlattım. Onlarda beni sık sık ziyaret edeceklerine dair söz verip beni kaçtığım o yurda teslim ettiler. Açıkçası çok bozulmuştum bu duruma ama söz verdikleri gibi beni sürekli ziyarete geldiler bazen parka, bazen hayvanat bahçesine götürdüler.

Herneyse.

İlk günden geç kaldım. Saat neredeyse 9 olmuş! Ah Hülya teyze ah! İzin alacak zaman mıydı? Şimdi burada olsaydın beni uyandırırdın ben de geç kalmazdım. Hızlıca hazırlanıp çıktım. Koşa koşa yurttan çıktım. Hızlı adımlarla durağa ilerledim. Durak iki üç sokak ötedeydi. Durak yakındı aslında ama geç kaldığım için sanırım durağa varmam bana çok uzun zaman aldı gibi geldi. Otobüs bir türlü gelmek bilmedi. Geldiğinde ise artık çok geçti. İlk ders saati başlamıştı. Aferin kızım ilk günden geç kaldın. İlk derse giremedim. Okula vardığımda teneffüstü. Havalar çok soğuk değildi. Yazdan kalma bir hava vardı dışarıda. Bu nedenle bahçe kalabalıktı. Yavaş yavaş yürüyerek içeri girdim. Sınıfımı öğrendim ve sınıfımın olduğu kata çıktım. Koridor kenarlarında, sınıf kapılarının yanlarında kızlı erkekli küçük gruplar vardı. Hepsi hararetli hararetli konuşuyorlardı. Kimileri bana tuhaf tuhaf bakıyordu. Neyim ben zombi falan mı?

Bakışları beni o kadar rahatsız etti ki aynaya bakma ihtiyacı hissettim. Önce bir üst katta olan kızlar tuvaletine uğradım aynaya baktım. Her zamanki bendim işte! Bir tuhaflık yoktu. Tek bir sorun vardı o da kızların forması etekmiş ben ise kot pantolon giymiştim. Belkide bu dikkat çekici bir farktı onlar için.

Ellerimi yıkayıp tuvaletten çıktım. Tekrar sınıfımın olduğu kata indim. Fazla dikkat çekmeden hızlı adımlarla sınıfımı aradım. Etrafı incelerken omzuma ansızın bir acı saplandı ve yerle bütünleştiğimi farkettim.

YAĞMUR KRALİÇESİWhere stories live. Discover now