1.5

1.6K 157 44
                                    

Bölüm sonu açıklamasını lütfen okuyun.Sınır önceki bölüm geçilmediği için bu bölümün sınırı daha az.

❀✿❀

O gün ikisi için belki de hayatlarındaki en iyi gündü. Kimseyi umursamadan el ele bahçeyi gezmiş ardından havanın kararması ile bir ağacın altına yine el ele oturmuş - Sirius, Mery'nin elini bıraksa onun toz olup uçmasından, bütün bunların rüya olmasından korkuyordu- beraber yıldıları seyrediyorlardı.

Mery yavaşça kafasını genç oğlanın omzuna yatırdı. Genç Gryffindor'lu da bunu fırsat bilip kollarını genç kıza doladı. Şimdi birbirine sarılmış bir şekilde gökyüzüne bakıyorlardı. Daha bir gün önce Sirius'un teklifini reddetmeyi düşünürken şuanki hallerine inanamıyordu. Ama yine de pişman değildi. İçinde ufacık bir pişmanlık dahi yoktu. Sanki ruhu yanındaki genç Gryffindor'lu ile kendini bulmuştu. Sanki içlerinde bir parça birbirlerinin ellerini tuttuklarında birbirinden bir daha hiç ayrılmamak adına kenetlenmiş gibiydi.

Yine de korkuyordu Mery. Gerçekleri Sirius'a anlatmalı mı kestiremiyordu. Akışına bırakmak istiyordu ama korkuyordu da.

Şuanlık kafasındaki saçma düşünceleri zihninin derinliklerine gönderecekti. Anı yaşamak istiyordu. Dumbledore'ye zaten bilmiyor muydu herşeyi? O birşeyler yapardı.

"Hala inanamıyorum" diye mırıldandı sessizce. Kendi kendi ile konuşuyor gibiydi ama genç oğlan duymuştu. Kollarını daha da sardı genç kıza.
Birazdan yasak başlayacaktı ama o kollarındaki kızı ve bu mükemmel manzarayı bırakıp gitmek istemiyordu. Ömrünün sonuna kadar burada bu şekilde kalabilirdi.

Daha önce hiç böyle hissetmemişti Sirius. Bir kız onu gördüğü ilk anda etkilememişti. İlk anı geç Sirius daha önce bir kızdan etkilendiğini hatırlamıyordu bile. Mery her açıdan ilkti onun için. Bir anda aklına hücum eden düşüncelerle sinirlerinin gerildiğini hissediyordu. Peki ya Sirius, Mery'nin ilki miydi? Mery'nin daha önce bir sevgilisi olmuş muydu? Bu soruyla birlikte daha da gerildiğini hissetti. Mery'e kimse bakmasın istiyordu. Kıskançlık mıydı bu emin değildi ama o çocukları gördüğü ilk yerde bir daha kimseye bakamayacak hale getirene kadar dövmek istiyordu.

"Sirius, İyi misin?" kollarında olduğu bedenin gerildiğini o da hissetmişti. Buna bir anlam veremese de onu rahatsız eden bir şey mi var diye etrafına bakındı ama dışarıda onlardan başka kimse yoktu.

"Birşey olmadı. Birazdan yasak başlayacak hadi kuleye geri dönelim." dedi ve genç kızı beklemeden kollarını çözüp ilerlemeye başladı.

"Pekala. Öyle olsun." diyerek kalkan kız ise onu takip etti. Sirius'un aniden neden uzaklaştığını anlamıyordu. Yine de şuan bir tartışma yaşamak istemediği için susup kuleye yürümeye devam etti.

❀✿❀

Bölümü kısa bıraktım çünkü sınırlar geçilmedi. Yine de bölüm atmayalı uzun zaman olduğu için bölüm atmak istedim.

Bu bölümde oy sınırı için sizi fazla zorlamayacağım. Yorum sınırı da bölüm kısa olduğu için az olacak. Bu nedenle

Sınır:25 oy, 30 yorum

Fark ettiniz mi bilmiyorum ama şuana kadar kitapta Snape geçmedi. Çünkü  ne kadar Sanpe'yi sevmesem de zorbalığa karşıyım ve kitapta Snape ve Çapulcular'ı da dost yapamazdım. Elbette ki ilerleyen bölümlerde onu da göreceğiz ama şuan kitapta olmamasını anlayışla karşıladığınızı düşünüyorum.

MERİUS      [Marauders Era]Where stories live. Discover now