•Rk || 5.Bölüm •

1.9K 88 0
                                    

Akından

Akın Azerle konuştuktan sonra

<···>

Kapıda duran kızı kolundan tutup çektim.

"Sakin ol." Bağırmaması için elimle ağzını kapattım. "Merak etme sana bir şey yapmayacağım." Elimi yavaşca ağzından çektim.

'"Sen kimsin?" Geri çekildim ve rahat haraket etmesini sağladım gözlerinde ki korkuyu gördüğüm için çok sıkmıyordum.

"Akın ben,Akın Koçovalı." Gözleri biraz sinirli bakıyordu şimdi.

"Koçovalı mı?" Anlaşılan abisi kız kardeşlerinide düşman etmişti bize.

"Merak etme sana zarar vermek için burada değilim Ceylan." Arabanın kapısını açtım. "Yardımına ihtiyacım var."

"Sana niye yardım edeyim? Abilerimi öldürmediniz mi,Seyhan'ın kanı ellerinizde değil mi?"

"Abin kardeşimi öldürmesin diye yardım edeceksin bana zor kullanmasında bilirim şimdi geç arabaya." Şaşırılacak bir şekilde açtığım kapıdan içeri girdi. Kapıyı örtüp yerime oturdum.

"Abim kardeşine ne yaptı ki?" Bende bilmiyordum Karaca'm ne halde bilmiyordum.

"Bilmiyorum." Çukur'a girdiğinizde şaşkınlıkla etrafına baktı.

"Neden geldik buraya?" Sokağı döndüm ve evin yoluna girdim.

"Karanlık bir depoya götüreyim istersen." Gözlerini devirip geriye yaslandı evin önünde arabayı durdurup indim Ceylanda arkamdan indiğinde kapıyı tıklattım.

"Benim eve geç kalmamam gerek." Kapıyı açan babaannemdi bir bana bir Ceylan'a bakıyordu.

"Akın niye getirdin Azer'in kardeşini eve?" Yok artık tanıyor muydu?

"İçeride anlatacağım babaanne." Geri çekilip içeri girmemize izin verdi.

Ceylan'ın ayakkabılarını çıkarmasını bekledim ve ardından bende içeriye girdim.

"Aç mısın kızım?" Ceylan kafasını hayır anlamında salladı ve gösterdiğim yere oturdu.

"Azer Karacayı kaçırdı." Babaannem elini ağzına götürdü.

"Ha sende intikam olsun diye Ceylan'ı kaçırdın öyle mi?" Dedi şaşkınlık dolu bir ses tonuyla.

"Ceylan." Bana döndü. "Senden bir şey isteyeceğim demiştim."

"Evet." Dedi kaşlarını çatarak.

"Karacayı kurtarana kadar bir süre misafir olacaksın burada tabi abilerin kaçırdım sanacak." Başını iki yana salladı.

"Olmaz abilerime bunu yapamam." Derin bir nefes aldım sabrımın son demlerindeydim artık.

"Bak Ceylan." Sesimi olabildiğince sakinleştirdim. "Kardeş acısını iyi biliyorsun."

Gözleri yumuşamıştı. "Tamam haklısın." Duraksadı. "Abim kardeşine zarar vermez o yüzden endişen yersiz."

Azer Kurtuluş'a gram güvenmiyordum.

"Tamam babaanne Ceylan Karaca'nın odasında kalsın olur mu?" Babaannem başını salladı.

"Annesine haber verelim." Başımla onayladım.

"Bende odamdayım." Odama girip hızlı bir duş aldım üzerimi değiştirip saçlarımı düzelttim ve odama çıktım.

"Oğlum haber var mı Karacadan." Telefonuma bir mesaj gelince elimle bir dakika işareti yaptım.

Gönderen Karacaydı kaçmıştı.

"Kaçmış babaanne." Cevap gönderdim bekliyordum ama gelmiyordu kesin yakalanmıştı.

Gelen mesajla ağzım beş karış açık kalmıştı.

"Azer'i vurmuş." Sert bir ses geldiğimde arkamı döndüm Ceylan elinde ki bardağı düşürmüştü gözleri dolu doluydu.

"Ceylan sakin ol." Yanına gittim ve kollarından çekip oturmasını sağladım. Titriyordu.

Telefonu çalınca açmasını söyledim titreyen elleriyle telefonu açtı.

"Yı-yılmaz abi Az-zer abim." Yılmaz konuşmasına izin vermeden.

"İyi o merak etme." Kıza bir adres verip gitmesini söyledi. "Karaca orada ben alırdım ama abim şüphelenir al ailesine teslim et."

İnstgram

@cihangirmz
@cukurfc_00

Ruhumun KenarıWhere stories live. Discover now