VAVELYA9. BÖLÜM
Taylor Swift ~ Red
Arya' dan
Olayların üzerinden 2 hafta geçmişti. İlk 5 gün annemin zoruyla onlarda kalmıştım ama sonra sıkılmıştım. Ablamı da işin içine katarak anneme iyi olduğuma inandırmıştım. Gitmeden öncede ikisi de bana pansumanımı aksatırsam olacaklardan sorumlu olmadıklarını söylemişlerdi. Eve geldikten 3 gün sonra ağrılarım azalmıştı, ilk güne nazaran daha iyiydim.
Bu süre zarfında herkes benle notlarını paylaşmış ve geçmiş olsun mesajları atmışlardı. Onlara çok teşekkür etmiştim. Sonuçta üniversitede kimse notlarını kolay kolay paylaşmazdı.
Kapı açılınca kafamı notlardan kaldırıp içeriye giren Melodiye baktım. Elinde buket vardı. Miraç ne romantik bir çocuktu. Melodi şanslıydı. Elindeki buketi masama koyup yatağa oturdu. Hareketine karşı kaşlarımı çattım.
"Miraç' la aranda bir sorun mu var?" dediğimde o da benim kaşlarını çattı. "Hayır be! Nerden çıkardın?" ellini masaya tıklattı. "Allah korusun!" dedi.
"Normalde hediye ile aşk yaşarsın." dediğime güldü. Çiçeği Miraç almadıysa? Aman tanrım! Ağzım kocaman açılıp "Yoksa başka biri mi var?" dediğimde kahkaha atmaya başladı. Ona ne var dercesine baktığımda kendini toparlamıştı fakat hala gülüyordu, "Hayır be salak, sana gelmiş. Nota baktım kim gönderdi diye fakat bir şey anlamadım."
Biri bana çiçek mi yollamıştı? Kıyamet yakındı herhalde. Bukete dikkatli bakınca lavanta ve papatya ile doluydu. Kim göndermişse beni iyi tanıyordu. Buketi elime alıp içindeki nota baktım,
"Geçmiş olsun lavanta, seni çok seviyorum:)"
Lavanta, lavanta.... Aklıma sadece bir isim geliyordu. Beni böyle seven ama olamazdı değil mi? Sonuçta benim vurulduğumu bilmiyordur sonuçta. Üstelik bana niye çiçek göndersin? Kim aldattığı sevgilisine en sevdiği çiçekleri yollayıp seni seviyorum yazsın.
"Kim göndermiş?" Melodi seslenince ona döndüm. Belki biliyordur benim vurulduğumu çünkü Miraç'la Araz arkadaştı. "Benim vurulduğumu Araz biliyor mu?" sorduğumda Melodi'nin yüzü düştü ve bakışlarını ben hariç her yerdeydi. Sakladığı bir şey vardı.
"Melodi anlatır mısın?" dediğimde dudağını ısırdı, yatakta dikleşip boğazını temizledi.
"İlk başta sen ameliyattayken geldi. Ben o sıra bahçe çıkıyordum annenlere su almak için sonra onu danışmanın oradayken gördüm, gözleri ağlamış olacak ki kızarmış ve doluydu. Sonra onu kolundan tutup bahçeye çıkardım. Buraya gelmemesini ve onu ilgilendiren bir durum olmasını söyleyip kovdum." derin bir nefes alıp tekrardan devam etti.
"İkincisinde ise gece saat 2 gibi odana girmiş. Başta ablan zannettim fakat elini tutup yanağına öpmek için yaklaşan bir Araz gördüğümde hemen onu odadan çıkardım. Ona kızıp bağırdığımda ise bana seni özlediğini söyledi. Ben ona yine ağzının payını verince pişmanlık ve üzüntüyle karışık bir ifadeyle gitti. Başta anlatmadığım için özür dilerim ama zaten kötü haldeydin ve eğer bunu sana anlatırsam haftalarca kafana takıp düşünecektin." dudak büzüp bana baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vavelya
Teen FictionHançer gibi kesti, Bir çığlıkla başladı. Zaman istedi, Uzaklaşmak istedi. Sonunda her şey beklemediği bir şekilde gelişti. Aldatıcı nefes kesildi. Çığlıklar sustu.