16. BÖLÜM

3.8K 175 29
                                    


Arya'dan


Melodi uykuya dalınca bende gerekli eşyalarımı alıp evden çıkmıştım. Miraç' la yaşadıkları şeyden sonra ikisi de birbirinden uzak duruyordu. Fakat görünürde bakıldığında bunu en çok yapan Miraç'tı ve en çok üzülen Melodi'ydi.  Ya da ben arkadaşım olduğu için öyle düşünüyor olabilirdim. Sonuçta onun her halini gördüğüm için -benim uyuduğumu zannedip 3 e kadar odasında ağlaması beni en çok üzendi.  Cem'le 4 gün boyunca onu mutlu edecek şeyler yapmaya çalışmıştık fakat işe yaramamıştı.

Okula geleli henüz 3 saat olmuştu ve Cem'le oturmuş simit ve çay keyfi yapıyorduk. Bir yandan da sohbet ediyorduk. Cem arka planda kalan sınavla ilgili çıkmaza düştüğüm soru yönelttiğinde, "Melodi'ye ne zaman söyleyeceksin?" dudağımı düktüm,

"Biliyorum gülüm. En çok çıkmazda kaldığım şey o. Şuan söylesem daha kötü olacak söylemezsem bana çok kızacak. Meryem, söylediğinde ne tepki verdi hatırlamıyor musun?" dediğimde güldü. "2 gün boyunca ağlamıştı." dediğinde kafamı salladım.

Meryem, Melodi ve ben birlikte yaşıyorduk. Çok yakın 3 arkadaştık- ki hâlâ  öyleyiz. Fakat Meryem, 1 sene önce tıpkı benim gireceğim sınav gibi bir sınava katılmış ve kazanmıştı. Ve İsviçre 'de hukuk okuyordu şuan. Onu çok özlemiştim -oysa dün konuşmuştuk , Melodi ve bana baya kızmıştı bu son olaylar yüzünden.

"Melodi'yi endişe etme, o da senin bu sınavı istediğini biliyor. Evi de dert etme zaten Zuhal  teyzem beni çok seviyor. Onları ikna eder senin odanı alırım. Sen yanında yatak götüremeyeceğin için yatağını ben alırım. " dediğinde gülümsedim gidecekmişim gibi konuşmadı bir yandan tuhaf hissettirmişti. Üstelik kazanacağım bile değildi

"Kazanacağım belli değil ki?" dediğime inanmamış olacak ki tek kaşını kaldırdı. "Buna inandın mı sen?" kafamı salladım, sonuçta tıp okuyan öğrencilerin arasından en başarılı öğrenciler giriyordu. Yani benim gibi veya benden daha başarılı öğrenciler vardı. İçimi başarısızlığa uğrama duygusu ve huzursuzluk kaplayınca dudak bükerek Cem' e baktım.

"Katılmasam mı ben bu sınava , sonuçta benden daha başarılar vardır?" dediğimde Cem, 'Sen iflah olmazsın!' bakışlarını üzerime dikti. "Pişt!" diye ses gelince arkama döndüğümde Oğuz'u görmemle gülümsedim. Özlemiştim laciverti. Yanımıza gelip karşıma oturdu. Bana gülümsediğinde bende gülümsedim.

Cem'e döndüğünde Cem'in bana hâlâ şekilde baktığını görünce, "Bir şey mi kaçırdım?" dediğinde Cem yalandan bir gülümseme yüzüne yerleştirdi, "Arya sınava girmeyeceğini söylüyor." dediğinde Oğuz bana döndü.

"Neden ki?" ağzımı açıp konuşmama izin vermeden Cem atıldı. "Ondan zekiler(!) varmış." dediği şeyle göz devirdim. Oğuz kaşlarını çatarak bana baktı. "Kızım sen aptal mısın!" yüzüme pat diye söylemesiyle şaşkınlıkla gözlerimi açtım. Oğuz' dan böyle bir tepki beklemiyordum. Beni anlayacağını düşünmüştüm.

"Ne var ya! Katılmak istemiyorum!" diye cırladığımda, "Ben sözü Oğuz'a bırakıyorum." diye ellerini iki yana açtı ve omuz silkti. "Bak bu sınavı başaramayacağını düşünüyorsan yanılıyorsun. Kazanma ihtimalin olmasa Temel hoca seni seçmez." deyip elimi tutmasıyla kalp atışlarım hızlanmaya başladı ve içim yumuş yumuş oldu. Anın etkisiyle kafamı salladığımda Cem gözlerini pörtleterek bana baktı.

"Vay, bak sen şuna benle kavga et, eniştem gelince öyle olsun. Sen zaten Ayhan amcamın yanına gidiyorsun sen gitmeden ben bir seni şikayet edem de gör gününü!" dediğinde mecburen Oğuz'un tutuğu eli çekip Cem'e sarıldım. Yapar mı yapardı. Sinirlenince aklına koydu mu yapardı.

VavelyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin