2.8

13.7K 1K 682
                                    

Bol bol yorum istiyorum, hadi göreyim sizi kurban olduklarım 💜

.
.
.
.

| Çarşamba |
16:35

.
.

Yiğit POV

Boynuma astığım düdüğü bir kere daha çaldım ve Ulaş kendini geçen seferki gibi yere attı.

"Öleceğim..."

Başında dikilerek üstten ona baktım ve kalkması için elimi uzattım. Bu sefer beni yere çekememesi için ayağımı daha sağlam basmış ve elimi tuttuktan sonra onu direk yukarıya çekmiştim. Ama yine de bana yakın olmanın bir yolunu bulmuş, kafasını göğsüme çarpmıştı.

"Nesin sen Berlin duvarı mı? Kafamı duvara vursam böyle acımaz be." dediğinde kollarından tutarak bir adım uzaklaştırdım kendimden.

"Çok konuşma, beş tur daha atacaksın. Oyalanırsan seni ikiye bölerim, bundan sonra Doğu Ulaş ve Batı Ulaş diye anılırsın."

Gözlerini devirerek kaldığı yerden koşmaya devam etti. Terden, açık kumral saçları alnına ve tişörtü üzerine yapışmış haldeyken bile gözüme tatlı ve çekici görünmeyi başarabiliyordu. Bu hisler içimde ne zaman yeşermeye başladı hiçbir fikrim yoktu ama onun çevresindeyken her şey siliniyordu, geriye bir tek kendisini bırakıyordu. Bundan bir ay önce gelip bana bir erkeğe böyle şeyler hissedeceğimi söyleselerdi, söyleyen kişiyi evire çevire döverdim ve en orijinal küfürlerimin başrolü yapardım. Ama şu an Ulaş'ı izlerken kalbim sevgiden patlayacakmış gibi hissediyordum.

O an ona o kadar dokunmak istedim ki son turunu atacakken düdüğü çaldım ve durmasını sağladım. Anında durup ellerini dizlerine yasladı ve soluklanmaya başladı. Hızlı adımlarla yanına ulaştım ve kollarımı karnımın üzerinde bağlayarak nefesini düzene sokmasını bekledim.

Kafasını kaldırıp güldü. "İnsafa mı geldin?" diye sorarken iyice doğrulmuştu. Yüzüme bakarken başını kaldırması hoşuma gidiyordu. İçimde onu sarıp sarmalama hissi uyandırıyordu.

Gereğinden fazla konuşmadan yüzüne baktığımı fark edince gözlerimi kaçırdım refleks olarak. O ise kafasını eğdi. Kulaklarının kıpkırmızı olduğunu gördüğümde kıkırdadım.

Çenesini kavrayarak başını kaldırmasını sağladığımda kıpkırmızı olmuş yanakları, parıldayan bal rengi gözleriyle karşı karşıya kalmıştım.

Ne yaptığımı fark ettiğimde elimi ateşe değmiş gibi çektim ve istemsizce bir adım geriledim. Elim refleks olarak enseme gittiğinde Ulaş hariç her yere bakıyordum. Kanın yanaklarımda toplandığını hissettim, esmer tenim sayesinde kızardığım belli olmuyordu neyseki.

"Yorulmuşsundur, gel içeriye dinlenelim." diyerek apartmana ilerlemeye başladım önden.

Ne yaptım lan ben az önce!?

.
.
.

Ulaş POV

Bu çocuk ciddi anlamda ayarlarımla oynuyordu. Bir an ölümüne terslerken, başka bir an çok iyi davranıyordu. Ve az önce yaptığı hareket yüzünden kalbim içeride tur bindiriyordu. Derin nefesler alarak kendimi sakinleştirmeye çalıştım Yiğit'in peşi sıra apartmana ilerlerken. Bir yandan da yüzümdeki gülümsemeyi silmeye çalışıyordum.

Bir anda arkasına dönüp bana bakınca yüzümde aptal gülümsemem ile öylece kalakaldım.

Aynı şekilde onun da gülümsediğini görünce istemsizce gülüşüm genişledi.

Punk's Sweetheart || b×bWhere stories live. Discover now