0.0.4

121 18 15
                                    

Multi: Perdenin Ardındakiler 'Beni Kendinden Kurtar'

**KEYİFLİ OKUMALAR**

"Sevgilim..."

"Ben geldim. Yine...
Ve yine çok özledim."

"Nasıl denir.. kalbim sızladı özlerken.."

"Kendimi yavaş yavaş kaybediyorum..."

"Korkuyorum prensim. İçimdeki seni de kaybederim diye çok korkuyorum..."

"Güldüğünde yüzünde oluşan çizgilerin sayısı siliniyor kafamdan..."

Kendimden nefret ediyorum.

Kendimden nefret ediyorum.

Kendimden nefret ediyorum.

"Sanırım yüzünü unutacağım."

"Ölmek istiyorum."

"Hala suretin gözümün önündeyken sonsuzluğa yatmak istiyorum..."

"Beni affet prensim. Sanırım sözümü tutamayacağım..."

"Yaşamaktan çok yoruldum."

"Affet prensim..."

Elimin tersiyle göz yaşlarımı silip bi avuç toprak alıp kavanoza koydum.

Burukça gülümseyip ağzına kadar toprak dolan kavanoza baktım.

"Bu da doldu..."

"Bir oda dolusu kavanoz oldu."

"Bazı geceler orda uyuya kalıyorum. Yanımda sen varmışsın gibi..."

"Oda toprak kokuyor ama olsun tabi. Sen de öyle kokardın. Ya da ben sana ölümü çok yakıştırmıştım.. Ah aptal ben.. Gidebileceğini hiç düşünmemiştim... "

Ardı arkası kesilmeyen göz yaşlarımın toprağın üzerinde dağılışını izledim.

Gözlerim acıyordu. Muhtemelen kızarmış ve şişmişti.

Kafamı mezar taşına yaslayıp gözümü kapattım. Yaprakların rüzgarla dansına eşlik eden şarkı dolmuştu kulağıma. Burnumda zaten sevdiğimin kokusu duruyordu...

Mezarın üzerindeki çiçeklere baktım. Aklıma gelen şeyle gülümsedim.

"Ah unutuyordum prensim.."

"Sahilde.. köşedeki çiçekçi seni sordu bu sabah."

"Burada yok dedim. Selam söyledi."

"Tazeymiş gülleri.."

Yutkunup yanımda duran güllere baktım.

"Yokluğun gibi..."

Telefondan gelen bildirim sesiyle hafiften küfür mırıldanıp gelen mesaja baktım.

Yaratık: Eve mi gitsen artık..?

Yaratık: Burnunun ucu kızarmış yine. Kıvırcık saçların da ıslanmış tel tel dökülmüş alnına. Bu kadar güzel olma be..

Yaratık: Kalkacak mısın artık?

Yaratık: Bu sefer hasta olacaksın. Hadi güzelim.

Yaratık: Boş boş bakma öyle. Bi şey yaz.

Ben: S.git

Yaratık: Jsjsjdndn tamam bu da olur. Ama gitmiyorum güzellik sen geliyorsun.

Ben: Ya bi sal beni!!

Yaratık: Evine git meleğim.

Ben:  Gitmiyorum ya!!!

Yaratık: Evine git!

Telefonu bırakıp güçlükle ayağa kalktım.

" Kimsin?"

" Duyuyosun biliyorum. Görüyorsun da."

"Bırak beni. Lütfen..."

"Bak çok yorgunum. Kendime bile tahammülüm kalmamış. "

"Canım acıyor. Ruhum acıyor. Hislerim kırgın. Duygularımı hissetmiyorum. Bedenim bu yükü daha ne kadar taşır bilmiyorum. "

Göz yaşlarım tenime çarpan yağmur damlalarının arasına karışmıştı.

Bacaklarım beni güçsüz kılmaya yemin etmişçesine titriyordu.

Artık halim kalmamıştı.

Ah...

Tanrım kollarını açar mısın? Sarılacak kimsem kalmadı..


**BÖLÜM SONU**


Umarım beğenmişsinizdir.

Sizleri seviyorum.💙

LİYA //TEXTING//Donde viven las historias. Descúbrelo ahora