Oha çüş günde iki üç bölüm atarım herhalde diyerek kayboldu kız diyorsunuz galiba, demiyorsanız da banane zaten. Neyse kaç yıl oldu bilmiyorum ama umarım yazma tarzım falan değişmemiştir. VE ARKADAŞLAR BU NE OKULA FALAN DA GİTMİYORUM ÇOK SIKICI HAYAT.
☀︎︎
Diagon Alley / Malfoy Manor.
"Uhm, Aurora Age- ne?" Kız şaşkınlıkla duraksadı, ne oluyorduysa kavrayamıyordu, kavraması için yeterli bilgi yoktu.
"Doğru duydun." Dedi Draco aşağılayıcı bir bakışla küçücük bir bebekken kendisinden zorla ayrılan ikiz kardeşine bakarken. Salazar Slytherin'in intikam isteyen ruhunu Davis ailesine musallat etme çalışmaları tam gaz devam etsindi.
"Yani... Bu ne demek tam olarak?" Aurora düşündü ama kafasında açıklığa kavuşan tek şey okul fonu sandığı o altın dolusu kasaydı. Büyük ihtimalle Malfoy ailesinin ona ayırdığı bir miktar olmalıydı ama Aurora, Malfoy ailesinin neyi olabilirdi ki?
Kafası çok karışan küçük kız Narcissa'ya yaklaştı sorgulayan gözlerle, Narcissa dizlerini kırıp Aurora'nın boyuna indi. Kızının saçlarını okşarken gülümsedi.
Hagrid tek elini cebine atıp küçük bir hediye paketi verdi Aurora'nın ellerine, "Eve dönme zamanın gelmiş gibi görünüyor Aurora, Hogwarts'ta görüşürüz." Dedi hafif düşük ama gülümsemeye çalışan bir suratla, yarı dev açık bir şekilde küçük cadıyı yılanlara vermek istemiyordu.
Aurora "Görüşürüz?" Dedi sorgulayan bir sesle, kafası iyice karışmıştı. Tüm bunlar ne anlama geliyordu?
"Babanız bizi bekliyor." Dedi Narcissa, Draco hemen annesinin elini tuttu.
"Cisimlenmek istiyorum ben!"
"Babamız mı?" Küçük Aurora sorusuna cevap alamadan Narcissa elini yakalamış ve iki çocukla beraber hemen yanlarındaki anahtara koşturmuştu.
"Sıkı tutunun!"
Çok geçmeden Aurora'nın ayakları yerden kesildi ve tutunduğu anahtara ellerini daha sıkı sarmasını gerektirecek şekilde savrulmaya başladı.
Kazasız bir şekilde iniş yaptıklarında tekrar toprağa ayak basmak kadar müthiş bir şey daha olmadığını düşünerek iç geçirdi Aurora.
Narcissa, Draco ve Aurora'nın ellerini tutup Malikanenin kapısına doğru yürümeye başladı, bu üç kişinin yanında koca insan adımlarına ayak uyduramayan itaatkar bir ev cini büyük alışveriş çantalarıyla tökezleye tökezleye koşuyordu.
×××
Aurora hâlâ olanlara inanamıyor şaşkınlık içerisinde kendisi için ayrılmış odada oturuyordu.
Neredeyse on dakika öncesinde olanlar yavaş yavaş kafasında temizlenip belirgin ve düzgün düşünmeye uygun hale geliyordu.
'Ne yani, olan her şey... BASİT BİR DÜŞ DEĞİL MİYDİ!?'
Yatakta birden diklendi bu düşünce karşısında, 'hayır hayır, saçmalık, tamamen saçmalık. Şimdi gözlerimi kapatacağım ve eve döneceğim!'
Altın sarısı saçlarını arkaya doğru savurup kocaman yatağı kaplamak istercesine kollarını açtı ve uykuya daldı.
Le rideau se ferme
Les jumeaux du diable
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Twins Of Death ☂︎ Malfoy's (Düzenleniyor/Askıda)
Fanfiction"Ölülerin gözyaşına ihtiyacı yoktur." dedi huzur veren ses, oğlan o kadar dalgındı ki sesin kime ait olduğunu çıkaramadı. Yine de mezara bakmaya devam etti, arkasında duran kişiyi pek de merak etmiyordu. Ağladığı için boğuk çıkan sesiyle, "Ya benim...
