{FİNAL}

3.7K 167 330
                                    

Dün bütün gece neredeyse beş'e kadar durmadan aglamıştım.
Bir zaman sonra insanin göz pınarlari kurur ya hani o radeeye geldim ama yinede icim aglamaya devam etmisti.
Keşke bu kadar agrim, sızım, aglamam gidenleri geri getirebilseydi...karanlayken hep tek umudum tamam karanlayim ama oda hayatta ve bir yerlerde biseylerle uğraşıyor düşüncesiydi...daha düne kadar,  artık kadir yoktu,  birbirimize veda bile edemeden ayrılmak, küs ayrılmak,  aklımın ucundan bile gecmemisti bu zamana kadar şimdi ise o beni bırakıp öylece gitmişti.

Gidenlerde pek bi yara olmazda kalan için hayat çok zor be kadir, , hayatımda ilk defa adam gibi birini sevip belkide dile getirmistim ki ne bahtsizim o artık burda yok dedgim anda ağzımdan bir hıçkırık koparken Doruğun sesiyle irkildim"  asya" demesiyle agzimdan bir hah çıkarken i herşeye rağmen öylece gulumseyince bir kez daha muhtaç kaldigim o insana icimden kufrettim.

" daldın iyice hadi bir lokma bişey ye güç kuvvet lazim sana" derken önümde ki yemeklere baktım.
Güzel iki kisiye göre baya doygunluk getirecek bir kahvaltiydi, bir gün önce olsa buralari silip supururdum ama şimdi hiç içim almiyordu.

Salata almak için uzattığım catalımı yutkunarak geri cekreken sertce önümdeki tabağa fırlattım.
Burada hiç birşey olmamis gibi kahvaltı yapmayı şuan benim midem kesinlikle kaldiramazdi.
" Doruk cenaze kaçta" dedim kahvaltı faslini es gecerek.

Doruk ağzındaki zeytini çıkarırken bana göz devirip " Öyle hiç birşey yemeden gidemezsin oraya , cenaze öğleden sonra kalakacak biz ikindinde gideriz zaten aksam dokuzda da uçağımız kalkacak" sahi biz nereye gidyorduk? Daha onu bile hiç sormamistim, gerçi bundan sonra ne önemi varki ister kasaba olsun ister paris.

"B..ben" diyip öylece yutkunurken masadaki portakal suyundan dilimi ıslatmak amaçlı hir yudum almıştım.
Yine gözlerim dolmaya basliyor icimdeki suçluluk duygusu ortaya çıkıyordu. doruk bunu anlamış olacakki anlayışla elini elimin üstüne koyarken gözlerimin içine bakarak"  yine baslama asya...hiç birşey senin yüzünden değil bunu kafana sok" dediğinde pişmanlık la gözlerinin icine baktım" belkide ben kurtar beni yazmasaydim bunlar onun başına gelmeyecekti" dedim.

Sonra aklima gelen şeyle daha doruk konusmadan lafa atıldım" neden ya neden, beni bu kadar kislaniyorsa bir baskasina emanet etti" derken beynimdeki merak duygusu bir anda üzüntümu resmen yok etmisti.ilk defa bu konuyu düşünüyordum neden? tek ve kısa bir soru neden?

Doruk yüzünde gizlemeyi başaramadığı bir şaşkınlık ifadesiyle kaşlarını havalandirirken doruk hala inanamamiscasina " karan söylemedimi" dediğinde hızla olmusuz anlamda kafa salladım.

" Karan..önceden biriyle evliydi ve onun üstüne kuma gibi gozukmemen icin bosanmayi bekledi" dediğinde beynimden vurulmuşa döndüm. bir de evliyken bana asilmisti ne kadar utanmaz bir adam üstüne ustluk kendi yaptıkları yetmiyor gibi benim Sevdiğimin canıni almıştı.

Yüzümde oluşan iğrenç ifadeyi karşıdaki aynada olan benle gördüğümde tiksinirken gözlerimi doruğa dikerek " e..evli mi?o zaman n..neden ben" ağzımdan sanki biri cumbizla laf alıyor gibi cümleler tek tek vede kekeleyerek geliyordu.

Doruk bana su uzatinca bir yuduk alırken oda konuşmaya başladı " asya babasını karan senle tanismadan iki yıl önce kaybetti, o zamanlar babasi ihtidar için cok yakini olsn bir mafya ailesi ile oğlunu evlendirmek istedi karanda zaten daha yeni on sekizinde direk kabul etmisti ama sonra seni gördü...yani öyle diyordu unutamamis belli hep senden bahsediyordu bize, sonradan saç mi uzamak mi ne biseyelr diyodu ama hatirlamiyorum sonuç olarak seni saçların uzadigi icin almak istemiş ama hala tabi o zamanlar evli kızda bosanmamak icin direnince seni emanet etmek zorunda kaldı"  demesiyke bir an nefesim kesilmis gibi hissettim.kendi hayatıma kötü derken en az benimki kadar kotuleride varmış.

SAPIK (kurtar beni) -TAMAMLANDI-Where stories live. Discover now