Seni sevmek okyanusta yüzmek gibiydi. Yüzüyorsun
ama kurtulamıyorsun.
Beni sevme ihtimalin ise okyanusun ortasında
boğulurken çığlık atmak gibiydi. Duyan yok, kurtaran yok.
Sadece bir umut.
Umut ederek yaşanır mı bıkmadan? Sıkılmaz mı insan?
Ben sıkılmam.
O sonbahar akşamında bir gülüşüyle bağlamıştı kendini
bana. Bir gülümsemesiyle aşık olur mu insan? Ben
olmuştum işte. O kadar güzel gülümsemişti ki bana aşık
olmak elde değildi.
Şimdi karşımda başkasına gülümsüyor. O da sever mi
onu gülümsedi diye? Sever mi cidden benim gibi? Duman
kimi seviyor peki? Aylardır cevabını bulamadığım soru.
Duman kimi seviyor peki?
Yanında şimdiye kadar hiç kız görmedim. Yani sevgili
gibi durmuyordu hiç biri.
Acaba bir gün onunda kalbi benim için atar mı? Bilse
benim onu sevdiğimi, sever miydi beni?
"Senin işini halledicem kızım, Duman aşık olucak sana."
Ada birden yanıma gelip kulağıma fısıldadı.
"En son böyle dediğinde, Duman'la beni çarpıştırarak aşık
ediceğini düşünmüştün. Ka feterya da beni onun üzerine
itmiştin, üstüm ketçapla kaplanmıştı. Tüm gün okulda öyle
dolaşmıştım." hatırlayınca yüzüm buruştu. Geçen sene ne
kadar malmışım.
"Bu sefer öyle değil canısı." Ada'dan çıkıcak saçma fikri
çok merak ediyordum.
"Söylesene?" karşıya baktım. Duman ortalıkta yoktu.
Diğerleri hala oradaydı. Ada saatine baktı.
"Saat gelmiş bile kızım." ne saati? bile diyemeden saçımı
düzeltmeye başladı. "Duman'ın dolabına -öğle arasında
okulun çamlık tarafında seni görmek istiyorum- yazan not
bıraktım." gülerek beni itti.
"Sence gider miyim?" asla gitmezdim, gidemezdim.
"Sana soran yok. Güven bana." zorla ittirmeye başladı.
Konuşamazdım ki onunla.
Nasıl olduysa 5 dakika sonra kendimi çamlığa yakın
buldum. Sakin ol Çığıl. Çamlığa yaklaşırken sesler duydum.
Biraz daha yaklaşınca Duman ve birisinin kavga ettiğini
gördüm. Duman altta üstünde ise bu okulun forması
giymiş biri vardı. Bu okuldandı yani. Duman alttaydı,
üstündeki çocuk ise onu durmadan yumrukluyordu
.
"Bırak onu hemen!" Bu bağıran ben miydim? Bu ses
benden mi çıkmıştı? İkisi de aynı anda bana döndü.
"Bırak yoksa kötü olur." diye devam ettirdim. Duman'ı
döven çocuk gülmeye başladı ve Duman'ın üstünden
kalktı.
"Ya ben çok korktum Dumancım. Gidiyorum hocaya
falan şikayet eder şimdi." gülerek çamlıktan çıktı diğeri.
Duman yerden kalktı. Hemen yanına gittim. Parmaklarımı
narince yüzünde gezdirdim. Parmak uçlarım sakallarının
sertliğini hissettim.
"İyi misin?" dedim gözlerine bakarak. Geri çekildi.
Neden bu kadar yakınken uzaktı bana?
"Sakın burada olanları birine söyleme. İsteseydim
döverdim." dedi bana bakarak. Gözleri koyulaştı, gökyüzüm
neden bu kadar siyahtı?
"Merak etme, egonu incitmem." insan teşekkür ederdi.
Neden bu kadar zordu?