7. Bölüm Kabahatler ve Özürler

1.7K 143 110
                                    

"Yine kıyamadım sizi pazartesiye kadar bekletmeye değerimi bilin ayrıca görsele bakmayı unutmayın. Keyifli okumalar"


Harry arkasında Oleg'le ormanın ortasında ki konağın önünde belirdiğinde vakit gece yarısını çoktan geçmişti. Cisimlenme noktasından sundurmada onu bekleyen adama doğru yürüdü.

"Oleg bize yiyecek bir şeyler hazırlar mısın ?" diye arkasını dönmeden sordu Harry.

Oleg saygılıca "Emredersiniz Efendim." deyip konaktan içeri girip kaybolurken Harry masaya yöneldi.

Adam Harry karşısına gelip oturana kadar tek söz etmedi. Oturduğunda Harry'nin önüne küçük bir parşömen parçası iterken " Draco haber yolladı. Büyücü Şura dönüşünü kabul etmiş. Yakında dönüşünün şartlarını konuşmak için bir heyetle buluşman gerekecek ama." dedi

Harry umursamazca elini salladı " Çok bir şey istememeye gayret ederim." dedi keyiflice.

Adamın gözleri kısıldı hınzırca gülümsemeye başladı " Yine onu görmeye gittin değil mi?" dedi cevabı bilse de Harry'e takılmayı seviyordu. Kızı görmekten her döndüğünde Harry'nin morali düzelmiş olurdu.

Harry cevap vermeyip sadece ona bakarken.

"Hadi ama Sirius" dedi arkalarından bir ses " Onun yaşındayken Arien'i görmek için neler yaptığını biliyoruz" diye takıldı.

Sirius kaşlarını çatarak " Bunu ona söylemene gerek yoktu Remus" dedi yeni gelene dönerek " Zaten ona takılmak için malzemem giderek azalıyor en büyük zevkimi de elimden aldın." dedi numaradan bir sinirle.

Üçü birden aynı anda kahkahalarla gülmeye başladı. Harry bu ikiliyi baba ve annesinin neden bu kadar çok sevdiğini anlayabiliyordu.

Sirius soylu, yakışıklı, yetenekliydi. Yeteneğiyle hava atmayı çok seviyordu. Havai bir karakteri vardı. Her zaman alay edecek bir şeyler bulmaya zorlanmıyordu. Harry'le birbirlerine takılmadan duramazlardı. Yaşadıkları çatışmalarda defalarca kendini Harry'nin önüne atmıştı. Harry ona kendine zarar gelmeyeceğini anlatmaya çalışsa da ona kulak asmıyordu. Harry ona tamamen güveniyordu Sirius'un sadakati tartışılmazdı.

Remus farklı bir karakterdeydi. Hiç bir şeye ölçüp biçmeden üzerinde düşünmeden karar vermeyi sevmezdi. Onun için plan program çok önemliydi. Çok yetenekli olsa da bunu göstermeyi asla sevmiyordu. Gölgelerde kalmayı seviyordu. Ama Harry Remus'un farklı bir yapıda olduğu girdikleri bir çatışmada ancak çözmüştü.

Anlaşma yapmak için gittikleri barda ihanete uğramışlar köşeye sıkışmışlardı. Üzerlerine yağan büyülerden korumak için Harry'i resmen barın arkasına fırlatmış tek başına hepsini haklamıştı. Harry'i şaşırtan bunu yaparken sadistçe kahkahalar atmasıydı. Harry kendinin bile o kadar vahşi olduğunu sanmıyordu.

Oleg onlar için sofra kurarken Üçlü daha ciddi konularda tartışmaya başlamıştı.

" Sen ne diyorsun Remus sence heyet ne şartlar sunacak dersin?" diye sordu Harry ağzına bir şeyler atarak.

Sirius vurucu güçtü ama Remus kurmaydı hep plan yapardı.

Remus düşünceli bir şekilde " Bakanlığa sadakatini sunmanı isteyecekleri kesin" dedi. " Senden onların kuklası olmanı isteyecekler ayrıca savaşmanı da."

"Peki ihtiyarın planı ne?" diye sordu Harry.

" Onun düşüncesi seni öne atmak sen spotların altındayken arkandan iş çevirip en uygun durumda seni Voldemort'la karşı karşıya getirme peşinde." dedi Remus. " Büyük ihtimalle karşılaşmadan ikinizde sağ çıkamayacaksınız o da seni şehit gibi gösterip bundan sonuna kadar faydalanacak."

Kehanetin Oyuncağı (Tamamlandı)Where stories live. Discover now