11. Bölüm

6.3K 568 177
                                    

Lütfen yorum yapıp beğenmeyi unutmayın. İyi okumalar!

11. Bölüm

Elimdeki son tabağı da yıkayıp tezgâhın üzerine serdiğim bezin üstüne yerleştirince elimi kenardaki bezle kurulayıp arkama döndüm. Yaklaşık yarım saattir olduğu gibi hala bana alık bakışlar atan Jungkook'u umursamayıp odanın kenarında duran elektrikli süpürgeye adımladım. Jungkook'un evi gerçekten dağınıktı ve ben asla dağınık ortamlara katlanamazdım. Ne kadar üstümdeki kıyafet her yerden hava aldığı için beni zorlayıp, penisimi fazlasıyla rahatsız etse de bu evi biraz olsa bile adam etmem gerekiyordu.

Uzun elektrikli süpürgeyi alıp odanın ortasında durdum ve elimdeki fişle priz aramaya başladım. Jungkook'a sorardım ama kafasında bir tek 'Kullanım Dışı' yazısı eksik olduğundan beni anlayacağını bile sanmıyordum. Daha çok bitkisel hayatta gibiydi. Ben şimdiye azıp üstüme atlamasını beklemiştim oysaki. Bakın sadece beklemiştim, kesinlikle böyle bir şeyi umduğumdan bahsetmedim.

Televizyon sehpasının yanında duran prizi gördüğümde birkaç adımda önüne gittim ve biraz eğilerek fişi prize takarken arkamda hissettiğim -daha çok kalçamdaki kuyruğa uygulanan baskıda hissettiğim- bedenle hızlıca belimi dik konuma getirdim. Bu çocuk oturduğu koltuktan ne zaman kalkmıştı da arkamda dikilmeye başlamıştı yahu?

" Evimin içinde dolaşman çok hoşuma gitti," dedi kollarını çıplak belime sararken. Sırtımı göğsüne dayayıp ellerimi karnımın üstünde duran ellerinin üstüne koydum.

" Hm," diye bir mırıltı çıkararak onayladığımda dudağını enseme bastırdı. Vücudum beklemediğim hareketiyle titredi. Dudakları birkaç saniye ensemde dinlendikten sonra ufak öpücüklerle boynuma kadar geldi.

" Sen bulaşık yıkarken her hareketinde kıpırdayan küçük kuyruğun çok şirin duruyordu," dedikten sonra vücudunu kalçama yasladı. Amacı kalçamdaki kuyruğu hatırlatmak mıydı yoksa kafasındaki şey çok farklı bir şey miydi emin olamadım ama azgın Jungkook'un ikincisini tercih etmiş olması daha olasıydı. " Ve bu şirinliği beni aşırı tahrik etti," diye devam ettirdi cümlesini. Sesli bir şekilde yutkunduğumda boynuma ufak bir öpücük daha kondurdu. Ardından ise öptüğü yeri emdiğinde mırıldanarak kafamı omzuna koyarak ona daha fazla yer açtım.

" Altındaki külotun kalçanın arasına kaçtığında bana çaktırmadan düzeltmeye çalışman da çok tahrik ediciydi." Oysaki ben kendimi yeterince iyi kamufle ettiğimi sanıyordum.

Jungkook'un bu kıyafeti alırken bunu da hayal ettiğinden yüzde yüz emindim. Külot küçüktü ve sürekli kalça yanaklarıma tutunamayıp firar ediyordu ve kesinlikle bu aşırı rahatsız edici bir olaydı.

" Kıyafetinin altından belli olan göğüs uçların ağzımı sulandırıyor." Gözlerimi sıkıca yumduğumda, boynumun başka bir yerine daha öpücük kondurdu ve ardından emdi. Bunları yaparken de sağ elini kaldırıp üstümdeki şeffaf üstten fazlasıyla belli olan göğüs ucumu kıyafetin üstünden sıkıştırdı. Tenime değen kumaş rahatsız ettiği kadar tahrik edince inledim.

" Külot nedeniyle sıkışan penisini gördükçe seni-," dedi ve duraksadı. Cümlenin devamını hayal gücüme bırakmış gibi derin bir nefes verip tekrar göğüs ucuma eziyet eden parmağını sıktı ve ağzımdan bir inlemenin kaçmasına sebep oldu.

" Jungkook, " dedim nefes nefese. İsmi dudaklarımdan bir ihtiyaç gibi dökülmüştü sanki. Jungkook'un boştaki eli külotla cebelleşen penisime kaydığında elinden kaçmak ister gibi vücudumu biraz daha geriye itip Jungkook'un vücuduna iyice yapışık hale geldim. Az önceden beri kalçamdaki kuyruğa baskı uygulayan penisini kalçamda da hissetmeye başladığımda duraksadım.

Maid Cafe / VKookWhere stories live. Discover now